Beden dili kişiden kişiye değişkenlik göstermektedir. Tüm davranışlarımız kişiliğimizle bağlantılıdır ve herkes farklı şekillerde tepkisini göstermektedir. Ortak özelliklerimiz olan hareketlerimiz, kiminde biraz daha belirginken, kiminde de kendini belli edememektedir.
Nefes almadaki sıklıklar, göz bebeğinin büyümesi, terlemeler, nabzın hızlı atması, kızarmalar, kan basıncının yükselmesinden kaynaklanır. Onun için bedenimizi çok iyi tanımamız, olaylar karşısında nasıl tepkiler gösterdiğimizi bilmemiz gerekmektedir. Riccon Akademi’nin kurucusu Beden Dili iletişim uzmanı İlhan Doğan konuyla ilgili görüşlerini paylaşıyor.
Beden dili ile duygu; tutumun, bilinçli ve bilinçsiz iletinin yorumudur. Bedenin hareketlerinin durumu ve konumu, nesneler ve çevresi ile ilişkilidir. Sözler tek başına, kişinin anlatmak istediğinin gerçek anlamını ve nedenini yansıtmaktadır.
İnsan tanımada beden dilini okumak, bize kişinin aslında ne anlatmak istediğini anlamamıza yardımcı olmaktadır. Biz kelimelerin arkasından gittiğimiz için beden dilini izlemekte sıkıntı çekiyoruz. Bu yüzden gerekirse, bazen sözlere kulağımızı tıkamamız gerekebilir. Herkesin kişiliği farklı olduğu için; okuduğumuz her beden dili bize farklı bir keşfin kapılarını açacaktır.
İnsanoğlu zor durumda kaldığında öğrenilmiş özellikleri gereği olarak yalan söyler. Aldatma ve rol yapma eğilimi içine girer. Sürekli olarak farklı kişilere uygulandığı için de beli bir tecrübeye sahip olur. Ve bu genler nesillere aktarılır.
Günümüzde mimikleri analiz ederek hangi kaşın neden hareket ettiğini, o gülümsemenin ne anlama geldiğini anlayabiliyoruz.
Kadınlar, erkeklere göre mimik okumada daha beceriklidir. Erkekler, sözlü iletişime daha çok önem verirken, kadınlar ise daha çok erkeklerin fiziğiyle ilgileniyor. Ama kadınlar belli bir yerden sonra mimiklerde gerçekliği koruyamıyorlar. Korku, üzüntü, mutluluk, sürpriz ve öfke konusunda sezgileri daha güçlü olabilmektedir.
Bir tartışma sırasında karşınızdaki kişinin samimiyetini ölçebiliyor musunuz? Birinin gülümsememesi gerçek mi yoksa sahte mi anlayabiliyor musunuz? Ya da birinin gergin bir ortamda ki bakışları kişiliğini mi yoksa tepkisinin mi göstergesi bunları ayırt edebiliyor musunuz?
Gözbebeklerimiz heyecan anında yüz kaslarımız ile farklı kombinasyonlara girerek duygularımız yansıtmaktadır.
Sözsüz iletişim becerisi, hem özel hem profesyonel hayatta bize hep yardımcı olmaktadır. İş hayatında yazılı iletişim önemli bir yer tutar ancak sözlü iletişim çok daha önemlidir. Sözlü iletişimde başarılı biri, karşısındakinin söylemek istemeyip saklı tutmak istediği şeyleri de anlayabilir. Bu da kişilere iletişimde büyük avantajlar sağlayabilir.
İnsanlarla göz teması kurabilir (jestler, mimikler, duruş şekilleri ve ses tonu) bunları okumaya çalışırken kişinin ne anlattığına değil nasıl anlattığına bakılmalıdır.
Davranışlarınız sizin kartvizitinizdir. Biriyle ilk karşılaşmanızda ilk notunuzu alacağınız yönünüzdür. Sadece fiziksel değil zihinsel davranışlar da iletişiminizi kuvvetlendirmede oldukça önemli bir rol almaktadır. Etkileyici bir davranış biçimine sahip olmanız, karşınızdakinin sizin için olumlu düşünmesine sebep olacaktır.
Göz teması, dinç ve enerjik hareketler, dik ve güvenilir duruş davranışlarınızı belirlerken görüntünüz, bakımlı el ve tırnaklar, düzgün saçlar, kılık kıyafet karşısındaki insan üzerinde olumlu etki yaratmanıza sebep olacaktır.