|

Etiyopya'nın yetimleri Türkiye'nin yolunu gözlüyor

Etiyopya, Afrika kıtasında yaşanan problemlerin çoğunu bire bir yaşayan bir ülke. İHH İnsani Yardım Vakfı'nın düzenlediği Yetim Dayanışma Günleri kapsamında bölgeden yeni dönen Serhat Orakçı, nüfusun yarısının bölgenin en zengin iki ailesinin toplam gelirine eşit bir gelirle yaşamaya çalıştığı, 4 sınıfta 500 öğrencinin eğitim alma mücadelesi verdiği, dünyanın en kalitesi kahvesini yetiştiren ve zengin doğal kaynaklarına rağmen sömürü nedeniyle çocukların karın tokluğuna silahlı örgütlere katıldığı Etiyopya'nın yetimlerini anlattı.

Yeni Şafak ve
13:47 - 17/05/2015 Pazar
Güncelleme: 15:13 - 30/08/2015 Pazar
Yeni Şafak

2002 yılından bu yana Afrika'yla ile ilgili çalışmalar yürüten ve 8 yılını bölgede geçiren İHH Afrika Masası Sorumlusu Serhat Orakçı, Yetim Dayanışma Günleri için Etiyopya'ya bir ziyaret gerçekleştirdi. Bölgede yürütülen yetim çalışmalarının önemine değinen Orakçı, Afrika'da yaşanan tüm sıkıntıların birebir hissedildiği Etiyopya için daha yapılması gereken birçok şey olduğuna dikkat çekiyor.




Etiyopya'nın yetimlerinin yanından yeni döndünüz, yetimler açısından orada durum nasıl?

Dünyada çok sayıda çatışma ve siyasi sorun var. Yetimler de bu durumun yansımalarından biri. Tüm dünyada çatışma bölgelerinden en fazla etkilenen insanlar sivil ve sıradan ailelerdir ve bu ailelerden geriye çok sayıda yetim kalıyor. Afrika bölgesinde Somali, Darfur, Güney Sudan, Orta Afrika, Çat, Kamerun ve Nijerya'nın kuzey bölgelerinden Mali'ye kadar uzanan güzergah üzerinde halen çok sayıda silahlı çatışma var ve bu bölgelerde çok sayıda yetim bulunuyor.



“Misyonerler, mafyalar, silahlı örgütler, organ kaçakçıları yetimleri tehdit ediyor"


Yetimler çok farklı odakların, kesimlerin hedeflediği bir kitle. Özellikle Afrika'da yetimlerle ilgilenen çok sayıda misyoner örgüt var. Kilise destekli yetimhaneler aracılığıyla Müslüman coğrafyasındaki yetimleri Hristiyanlaştırmak üzerine bir proje yapılıyor. İnsanlar yokluktan bu örgütlere el açar hale geliyor. Mafyalar, silahlı örgütler, organ kaçakçıları da yetimleri bekleyen tehlikeler arasında. Bölgenin yetimlerine sahip çıkmak ve onları bu örgütlerin eline teslim etmemek çok önemli. Bu bağlamda yetim sponsorluğu kapsamında İHH'nın düzenli olarak sahip çıktığı 67 binin üzerinde yetimin büyük çoğunluğu Afrika bölgesinde yaşıyor.



Bölgenin en büyük sorunlarından biri de yoksulluk, sponsor desteği yetimler için ne ifade ediyor?

Afrika'nın büyük bölümü açlıkla mücadele ediyor. 'Aşırı yoksulluk' şüphesiz Afrika'daki temel sorunlardan biri. Bu kıtada insanların yüzde elliye yakını günlük 1.25 doların altında çalışıyor. Aylık olarak düşündüğünüzde aylık gelirleri 35 – 40 dolarlık bir rakama tekabül ediyor. Yetim sponsorluğu kapsamında bir yetime ödenen miktar da bu gelire eş. Yoksulluk sadece beslenme alanında değil, eğitim ve sağlık alanında da sıkıntılara neden oluyor.



“Küçük destekler büyük değişimler"


İç savaş yaşanan bölgelere ulaşmak, buradaki yetimlere uzanmak gerçekten zor ve büyük özveri istiyor. Ancak bizim bölgede sahip çıktığımız yetimler çok kısa süre içinde toparlıyor. Mesela Etiyopya'da bir yetim annemizi gösterdiler. Yetim sponsorluğundan gelen aylık ödemeleri biriktirmiş ve bununla bir at arabası alarak geçimini bu şekilde sağlamaya başlamış. Başka bir yetim annesi de yine bu paralarla kendisine bir inek satın almış ve ineğin doğurmasıyla da sadece sütten elde ettiği gelir, bizim verdiğimiz miktarı katlamış durumda. Yani mikro destekler bile buradaki insanların hayatlarında çok büyük değişikliklere neden oluyor. Biz oraya her gittiğimizde bunu gözlerimizle görüyoruz.




Afrika'da dünyaya gelen bir çocuğu neler bekliyor?

Eğer zengin bir ailede dünyaya geldiyse sıkıntı yok çünkü bölgede çok zengin aileler de var. Hatta ciddi bir gelir uçurumu söz konusu. Düşünün, Güney Afrika'nın en zengin iki kişisinin geliri nüfusun toplam gelirinin yarısına eşit. Yani 25 milyondan fazla insan iki kişinin toplam gelirine ancak sahip durumda. Ama bu çocuk normal bir ailede dünyaya geldiyse gıda, sağlık, eğitim ve alt yapı sorunlarıyla dolu bir dünyaya gözünü açıyor. Birçok köyde okul yok mesela. Hatta oyuncağı olmayan, hayatında ilk defa bizim dağıttığımız hediyelerle oyuncak gören çocuklar var. İlk kez bebek gören birçok kız çocuğu görüyoruz. Aynı şekilde bir balonu ilk kez gören, hayatında hiç kalemi olmamış çocuklarla dolu bölgeler.



Bu çocuklar ne şartlarda eğitim alıyor?

Afrika'nın kırsal okullarında bir sınıfta 120, 130 bazen 150 öğrenci bir arada okumaya çalışıyor. Yakın zamanda Etiyopya'da bir köyde okul ziyaret ettik. 4 sınıflık okulda 500 öğrenci eğitim alıyordu. Bir tane sağlam sıra yoktu bu okulda, camlar pencereler kırık dökük. Yerler toprak, duvarlar çökmüş, dört sınıfın sadece bir tanesinde tahta var diğerlerinde o da yok. Eğitim materyali diye bir şey zaten bulunmuyor, duvarlara çizilmiş resimlerden öğrenmeye çalışıyor çocuklar bilgileri. Defteri, kalemi bırakın kıyafetleri bile yok ve bu çocuklar bu şartlarda eğitim almaya çalışıyor. Eğitim alamayanlar ve herhangi bir meslek sahibi olmayan çocuklar da silahlı örgütlerin ağına düşüyor. Bu örgütler durumu çok iyi bildikleri için karın tokluğuna yanlarına çektikleri çocuklardan ordular kuruyorlar. Afrika'da çocuk asker sorunu da maalesef çok yaygın.




Etiyopya için de su sıkıntısı mevcut mu?

Aslında bölgede yeraltı suları çok fazla olduğu halde milyonlarca insan temiz suya ulaşamıyor ve ihtiyaçlarını sağlıksız ortamlardan karşılıyorlar. Yağmur sularının biriktiği göletlerden vs su alıyorlar ve bu mikroplu sulardan dolayı özellikle çocuklarda çocuk ölümleri ve salgın hastalıklar görülüyor. Afrika'da hala sadece sıtmadan 3 milyon insan ölüyor her yıl. 5 yaş altı çocuk ölümlerinde ishal en büyük etkenlerden biri. Bunun kaynağı da kirli sular.



“Dünyanın en kaliteli kahvesi Etiyopya'da yetişiyor"


Yer altı sularının yanında tropikal bir bölge olduğu için yağış da alıyor Etiyopya. Tarım, hayvancılık ve turizme uygun bir ülke. Mesela dünyanın en kaliteli kahveleri bu topraklarda yetişiyor. Ancak yetiştirilen bütün kahveler Amerika'nın meşhur kahve zincirine gidiyor. Burada yaşayan insanların bu kahve zincirinde kahve içebilmesi yani kahve ücretini karşılayabilmesi için günlerce çalışması gerekiyor. Halk ülkenin hiçbir zenginliğinden faydalanamıyor. İngilizler, Amerikalılar, İsrailliler bölgede oldukça etkin. Afrika sömürüden hala kurtulabilmiş değil.



Neler yapılıyor, yapılmalı?

20 yıllık bir geçmişi olan İHH, yaklaşık 15 yıldır Afrika'da çalışmalar yürütüyor. Son 10 yıldır ise kalıcı projelere imza atıyor. Bu projelerde sağlık, eğitim ve yetimler ön planda tutuluyor. Türkiye'nin yardım eli STK'lar veya devlet kuruluşlarıyla Afrika'dan eksik olmuyor. Yeni okullar, yetimhaneler, sağlık birimleri açılıyor ve var olanlar rehabilite ediliyor. Su kuyuları, katarakt ameliyatları da sürüyor. Gönüllü sağlık ekipleri bölgede görev yapıyor, yeni doktorların yetiştirilmesi, var olan doktorların maaşlarının ödenmesi, hastanelerin iyileştirilmesi gibi projeler yürütülüyor. Diyanet Vakfı bölgede İmam Hatip Liseleri açıyor, buralarda Afrikalı ve Türk hocalar birlikte görev yapıyor. TİKA da bölgede yeni okullar açıyor ya da var olan okullara tadilat yapılıyor. Somali'de, bitmiş kalem pillerin içindeki kömürleri çıkartarak bununla yazı yazmaya çalışan çocuklar var. Bu, bir kalemin bile orada ne kadar önemli olduğunu gösteren bir örnek..


#Serhat Orakçı
#İHH
#Afrika
#Yetim
#Etiyopya
9 yıl önce