|

Türk Edebiyatı'nda İstanbul serisi kitaplaştı

00:00 - 7/01/2010 Perşembe
Güncelleme: 11:47 - 7/01/2010 Perşembe
Yeni Şafak
Türk Edebiyatı'nda İstanbul serisi kitaplaştı
Türk Edebiyatı'nda İstanbul serisi kitaplaştı

İstanbul'un sosyal yaşantısı, ev hayatı, mimarisi, eğlence hayatı, semtleri, bayramları, halk inançları, mahalle hayatı kısacası Şehr-i Şehir'e ait en özel haller, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kültür A.Ş.'nin “Türk Edebiyatında İstanbul Serisi” üst başlığıyla yayımladığı beş kitapta anlatıldı.



Her yazarın bu şehrin ayrı bir noktasına odaklandığı beş kitap yana yana dizildiğinde büyük bir “İstanbul” manzarası ortaya çıkıyor. “Türk Edebiyatında İstanbul” üst başlığı altında yayımlanan bu dizi, geçmişten günümüze isimleri, eserleri “İstanbul” ile özdeşleşmiş edebiyatçılarımızın bu şehri nasıl anladıklarını ve nasıl anlattıklarını gözler önüne seriyor.


Ahmet Rasim'in İstanbul'unda dolaşırken ev ve toplum hayatı; Sâmiha Ayverdi'nin İstanbul'unda halk inançları, merasimler, ev halleri, mahalle hayatı, Ramazanlar, bayramlar; Abdülhak Şinasi Hisar'ın İstanbul'unda Boğaziçi medeniyeti; Ahmet Mithat Efendi'nin İstanbul'unda şehrin mimari özellikleri, semtleri, mevsimler ve konak hayatı; Ahmet Rasim'in İstanbul'unda hayatın devreleri, şehrin eğlence hayatı, adab- muaşeret, bayramlar; Sait Faik'in İstanbul'unda ise öyküleri üzerinden bir İstanbul portresi çiziliyor.


Şehir ve edebiyat ilişkisinin etraflıca anlatıldığı bu beş eserin editörlüğünü Sait Faik'in İstanbul'unda Yeşim Özdemir, Ahmet Mithat Efendi'nin İstanbul'unda Mehmet Doğanay, Ahmet Rasim'in İstanbul'unda Çilem Tercüman, Sâmiha Ayverdi'nin İstanbul'unda Zeynep Uymur ve Abdülhak Şinasi Hisar'ın İstanbul'unda Şafak Güneş Gökduman yaptı.


Sait Faik'in İstanbul'u

Sait Faik, çağının İstanbul'unu küçük büyük, zengin yoksul, iddialı silik, mütekebbir mütevazi çeşit çeşit, hemen yanıbaşımızda soluk alıp verirmiş, kolumuza girip bizimle sıcak bir sohbete koyuluverirmiş gibi canlı ve sahici insan portreleri ile, bu insanlar kalabalığının farklı mekânlarda yaşadığı binbir çeşit hayatlar ile zengin bir dikkat, ayrıntı ve tasvir gücü ile anlatmaktadır. Sait Faik'in eserlerinde, İstanbul'a en fazla yer veren yazarlarımızdan biri olduğu gerçeğinden hareket edilerek, onun İstanbul'u ele alış tarzı, İstanbul'a yaklaşımı, İstanbul'la ilişkisi, eserlerinde yer verdiği ölçüde değerlendirilip, Sait Faik'in İstanbul'u, yazarın bakış açısından uzaklaştırmadan iyi, kötü, güzel, çirkin bütün yönleriyle ortaya konmuştur.


Ahmed Midhat Efendi'nin İstanbul'u

İstanbul'a ait tasvirlerin Tanzimat'tan sonra ortaya çıkan yeni Türk edebiyatı eserleriyle birlikte zengin bir mahiyet arzetmeye başlamıştır. Bunun sebebi, Batı tesiriyle değişen dünyaya bakışın duygu ve düşünceyi anlatma tarzını da etkilemesi olarak tespit edilebilir, ayrıca bu dönemde ortaya çıkan gazete, roman, tiyatro vb. türlerin, muhteva ve üslubu da etkilediğini söyleyebiliriz.


Buna göre ilk romancılarımızdan Ahmed Midhat Efendi, Namık Kemal ve Şemsettin Samî'nin eserlerindeki İstanbul tesiri, kendilerinden önceki edebi eserlerden farklı bir durum arzeder. Çalışmamızın bu cildinde de, Ahmed Midhat Efendi'nin romanlarında yer alan İstanbul'a ait akisleri önce topluca, daha sonra bütün ayrıntılarıyla göstereceğiz.


Abdülhak Şinasi Hisar'ın İstanbul'u

Abdülhak Şinasi Hisar'a dek Ruşen Eşref'in Boğaziçi Yakından, Boğaziçi Uzaktan adlı kitaplarından başka, ilmî çalışmalar dışında, Boğaziçi'ni anlatan bir çalışma yapılmamıştır. Ancak Abdülhak Şinasi Hisar'ın eserleriyle birlikte İstanbul'un özellikle Boğaziçi'nin gündelik hayatı tüm ayrıntılarıyla ele alınmıştır. Boğaziçi yalılarında yaşayanların bir günü nasıl geçirdiklerini, bayramlar, donanmalar gibi özel günlerde neler yaptıklarını Abdülhak Şinasi Hisar inceden inceye anlatmıştır. Boğaz'a göç, sabah gezintileri, akşam gezintileri, bülbül dinlemeye ve mesirelere gidiş, mehtap seyri ve mehtap âlemleri, dönemin nakil vasıtaları, musikî ortamı, ünlü hânende ve sâzendeleri de Hisar'ın eserlerinde en güzel biçimde anlatılmıştır.


Ahmet Rasim'in İstanbul'u

Halkın içinden gelmiş ve halkın içinde yaşamış olması bakımından İstanbul'u içinden seyretmiş, havasını sıradan bir 'mahalleli' olarak teneffüs etmiş; ancak sanatkâr kimliği ile yazılarına aktarmış olan Ahmet Rasim ile ilgili çeşitli çalışmalar yapılmıştır ve elbette daha da yapılacaktır. Biz, burada Ahmet Rasim'in eserlerine günlük hayat çerçevesinden bakmak; bu şekilde hem bir İstanbul yazarının ve eserlerinin önemli bir yönünü farklı bir bakış açısı ile tespit etmek, hem de bir kaynak çalışma ortaya koymak istedik.

Çalışmamıza Ahmet Rasim'in bir kitapta toplanmamış, gazete ve dergilerde kalmış olan yazılarını dışarıda bırakarak sadece yaşarken kitap halinde neşredilmiş olan eserlerini dahil ettik. Bu eserlerin tespiti ve yazarın üslubunu tanıyabilmek amacı ile Ahmet Rasim ile ilgili başlıca makale ve eserlere de ulaşmaya çalıştık.


14 yıl önce
default-profile-img