T ü r k i y e ' n i n   B i r i k i m i

K Ü L T Ü R

Ödüllü bir 'hoşgörü' filmi

38. Antalya Altın Portakal Film Festivali'nde 'En İyi Film Ödülü' de dahil olmak üzere 5 ödül birden alan Handan İpekçi imzalı "Büyük Adam Küçük Aşk" gösterimde. Film, yaşlı bir emekli yargıçla küçük bir Kürt kızının sıcacık hikayesini konu alıyor.

Yalnızlığı paylaşmak ayrı coğrafyayı paylaşmaktan bile zordu; Aynı dili konuşmasalar da onlar bunu başardı... Onlar, yani; 75 yaşında emekli bir yargıç ile yakınlarını köyüne yapılan bir operasyonda kaybetmiş küçücük bir Kürt kızı.

Bu yıl Antalya Film Festivali'nden beş heykelcikle dönen Handan İpekçi imzalı "Büyük Adam Küçük Aşk", tüm yurtta gösterime girdi. Filmde büyük kahramanı Şükran Güngör, sevimli ufaklığı ise Dilan Erçetin oynuyor.

İlk uzun metrajlı filmi "Babam Askerde" ile de 5 ödül alan İpekçi'nin Antalya galibi 'Büyük Adam Küçük Aşk' filmi Kültür Bakanlığı ve Eurimages desteğiyle çekilmiş bir film. 38. Antalya Altın Portakal Film Festivali'nde En İyi Film Ödülü'nü alan Büyük Adam Küçük Aşk büyük bir sürpriz yapmış ve En İyi Senaryo (Handan İpekçi), En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu (Füsun Demirel), En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu (İsmail Hakkı Şen) ve Jüri Özel (Küçük Dilan Erçetin) ödüllerini de almıştı.

Terketme, kal ve sev!

İlk filminde 12 Eylül döneminde babalarını askerde zanneden mahkum çocuklarının öyküsünü anlatan İpekçi, bu filminde de çocuklardan ve politikadan vazgeçmiyor. Büyük Adam Küçük Aşk da İpekçi'nin konusu; sevgi. Nefretin, yerini giderek sevgiye bıraktığı bir öykü. "Büyük Adam Küçük Aşk" tüm yakınlarını kaybeden küçük Hejar ile huzurevine yatma hazırlığı içindeki yargıç emeklisi otoriter Rıfat Bey'in yollarının bir başka operasyon sonrasında İstanbul'da kesişmesinin öyküsü. Film "Ya sev ya terket" döneminde yaşanan bir sevgi filmi! Türkçe'den taviz vermek istemeyen Rıfat Bey ile Kürtçe'den başka dil bilmeyen inatçı Hejar'ın ortak yaşamları itiş kakış ile başlar. Birbirlerine ısındıktan sonra da önce Türkçe-Kürtçe sözcükler öğrenirler, sonra da birbirlerini sevmeyi...

FARKLILIKLAR NEYE ENGEL OLABİLİR Kİ!..

Şükran Güngör, Dilan Erçetin, Füsun Demirel, Yıldız Kenter ve İsmail Hakkı Şen'in başrollerini paylaştıkları "Büyük Adam Küçük Aşk" Türk - Yunan-Macar ortak yapımı. İlk filminde olduğu gibi bu filminde de senaryoyu yazıp yapımcılığını üstlenen Handan İpekçi, işlediği konular, seçtiği oyuncular ile ticari dayatmalara karşı duruyor. Füsun Demirel'in filmde düzgün şive ile konuşabilmek için 3 ay Kürtçe çalıştığı filmin bütçesi 960 bin Euro. İlk yönetmenlik denemesini Kemençenin Türküsü ile yapan, ikinci filmi "Babam Askerde" ile babası hapisteki çocukların iç dünyasına "dokunan" İpekçi, "Büyük Adam Küçük Aşk" ile de hem kentli yalnızlığına, hem de insani ilişkilerin derinliklerinde önemini kaybeden etnik farklılıklara uzanıyor.

Büyük Adam Küçük Aşk
Yönetmen: Handan İpekçi
Senaryo : Handan İpekçi
Oyuncular: Şükran Güngör, Dilan Erçetin, Füsun Demirel, Yıldız Kenter, İ. Hakkı Şen
Görüntü Yönetmeni: Erdal Kahraman
Sanat Yönetmeni: M.Z. Ülkenciler-N. Yeres
Müzik : Serdar Yalçın - Mazlum Çimen
Kurgu : Nikos Kanakis

 
Galerideki 'çöp'leri temizledi!
Modern sanatın duayenlerinden ünlü Damien Hirst'in eserleri çöpten çıkarılarak sergilendi! Çöpten çıkarıldı çünkü; sanatçının Batı Londra'daki Eyesto'rm Sanat Galerisi'nde bir kokteylin ardından sergilenmeye başlanılan eserleri, galerinin temizlikçisine 'sanat'dan çok 'çöp' olarak görünmüş ve çöpe atılmıştı. Galeri temizlikçisi Emmanuel Asare, sabah işine gelip de, boş şişeler, kirli kültablaları ve kullanılmış kahve fincanlarıyla birlikte ortaya dağıtılmış bir sürü 'çöp' görünce esaslı bir temizliğe girişti. Attıklarının sanat eserleri olduğu sonradan öğrenen Asare, şunları söyledi: "Ortalığa bakınca şöyle bir iç geçirdim çünkü çok karışıktı ve bir sürü çöp vardı. Hiç tereddüt etmedim çünkü oradakilerin sanat eseri olabileceği hiç aklıma gelmedi. Sanat gibi görünmediler gözüme ve ben de attım." Galeri sorumluları tarafından çöpten çıkarılan eserlerin doğru yerlerine konulmasında hayli titiz davranıldı ve eserler daha önce çekilmiş sergi fotoğraflarına bakılarak yerlerine yerleştirildi. 35 yaşındaki Turner ödülü sahibi sanatçı ise eserlerinin çöpe atılmış olmasına kızmadığını, aksine çok hoşuna gittiğini belirtti.
Kirli savaşın fotoğrafı
Yönetmenliğini Kazım Öz'ün yaptığı Fotoğraf, 6. Milano Film Festivali'nde 'En İyi Film' ve 12. Arıburnu Ödülleri'nde 'Jüri Özel Ödülü' aldı. Bir savaşın karşıt saflarına giden iki gencin tesadüfen çakışan öykülerini anlatan film, dostluk olasılığı, militarizm, kirli savaş gerçekliği ve gözlerden uzak yaşanan acıların topluma bırakacağı silinmez lekeler üzerine tartışmak isteyen bir film. 38. Antalya Altın Portakal Film Festivali'ne katılan Fotoğraf bundan sonra da, 42. Selanik (Yunanistan), 31. Molodist (Ukrayna), 23. Montpellier (Fransa), 5. Bangkok (Tayland), 4. Beyrut (Lübnan) ve 13. Trieste (İtalya) Uluslararası Film Festivalleri'nde ülkemizi temsil edecek.
Mezopotamya Kültür Merkezi / Tel: 0 212 251 85 06
21 Ekim 2001
Pazar
 
Künye
Temsilcilikler
ReklamTarifesi
AboneFormu
MesajFormu
Ana Sayfa | Gündem | Politika| Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon| Hayat| Arşiv
Bilişim
| Aktüel | Dizi | Röportaj | Karikatür

Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED