South Park, daha önce böylesi bir yapımla karşılaşmayan izleyiciye CNBC-e'den bir 'merhaba' deyip giderken, geri döneceğinin sinyallerini veriyordu aslında. Onlarca kanal arasından CNBC-e'yi tercih edecek kadar seçici -klas mı demeli yoksa?- seyircinin büyük çoğunluğunun tercihi oldu çünkü çizgi dizi. Yeni keşfedilen şeylere karşı içten içe duyulan o engellenemez merak dürtüsüyle, ilgiyle izlendi. Gerçi South Park'ın geleneğin getirdiği bir takım hassasiyetlere falan aldırdığı yoktu ve izlemek çoğu zaman beğenmek anlamına gelmiyordu ama, merak işte... İşte South Park, bu haftadan itibaren cuma ve cumartesi geceyarısından sonra 'fan'ları ile yeniden buluşuyor.

Şaşırtıcı bir orijinallik

Orijinal tek bir çizgi karakteri olmayan Türkiye'de, çizgi film kültürü, 'Mickey Mouse', 'Tom ve Jerry' ve 'Temel Reis'ten öteye geçememiş izleyici için, içine bolca serpiştirilmiş argo ve küfür sosları, güncel olayları merkeze alan konusu, hepsi birbirinden ilginç karakterleri, alışık olmadığımız çizim stili ve günlük hayatın biraz da ötesine geçilerek kotarılmış sert ve kaba ifade biçimleriyle, bildik çizgi film formatının oldukça dışında at koşturuyor bu nevzuhur çizgi.

Çizgi film izlemeyi çocuklara havale etmiş insanların ülkesinde, "Büyükler için çizgi film" olan South Park'ı seyretmek için, hasbelkader önüne ne çıkarsa izleyen bir televizyonkolik ya da bir çizgi film manyağı olmaya gerek yok. Çünkü bu çizgi film, dizi tadı bırakıyor ağızlarda ve cidden ilginç, daha da önemlisi şaşırtıcı: Kendine merakla baktıracak kadar...

Amerikalı çocuklar

Büyümekte olan dört çocuğun gözünden dünyadaki politik, sosyal ve güncel olayların ironiyle harmanlanarak ekrana getirildiği dizi, Matt Stone ve Trey Parker adlı Coloradolu iki genç tarafından 1997'de oluşturulmuş. Çizgi film tanımına sığıştırmakta zorlandığım South Park'ta dört ana karakter var; Cartman, Stan, Kyle ve Kenny. En kibar anlatımla "zor anlayan biri" olan Cartman, diğer yandan sorunlu bir tip ve suçu başkalarına atmakta da oldukça mahir. İşyerinde, yolda, otobüste karşılaşacabileceğiniz 'günlük tip'lerden biri yani. Cartman'ın tersine planları yapan, yani 'kafası çalışan' diğer kahraman ise Kyle. Ancak Kyle da, onca zekasına karşın arkadaşlarının kendisiyle dalga geçmesine engel olamıyor. Bu da tanıdık bir rol... Kenny ise South Park'ın en bahtsız ismi. Bir çizgi filmde pek alışık olmadığımız biçimde, her bölümün sonunda 'bir şekilde' ölüveren Kenny'nin ardından, her öldürülüşünde aynı tepkiyi veren diğer kahraman ise Stan.

South Park, her dakika güldürmüyor ama, izleyenlerin her dakika şaşıracağı kesin. Keskin, kaba, müstehcen ve sert bulunabilen diyalog ve tepkiler ve düşünce sistemlerini ise, henüz büyüme çağındaki çocuklara yakıştıramıyorsunuz ve 'Aaa, çok ayıp! Bir çocuğa yakışır mı?' ünlemleriyle izliyorsunuz. Ama, gözden kaçmaması gereken bir nokta da var ki, bu çocuklar Amerikalı. Yani ne yaparlarsa yeri, ne işlerlerse zamanı oluyor. Eğer tercih ederseniz South Park, anlayışıyla 'bize uymaz' cinsinden... Ama orijinallik ve şaşırtıcılık merakı devreye girerse... Orası size kalmış tabii...