Dünyanın en tehlikeli işi nedir? Kavga, dövüş, savaş mı? Bunlar da tehlikeli elbette, ama bana sorarsanız, iktidarlar açısından en tehlikeli iş Ak Parti'nin şu anda başında: Yaşı 61'e ulaşmış memurları emekli etmek... 65 olan emeklilik yaşı, çıkan yeni yasayla, bir defalığına 61'e indirilmiş oldu.

Yanlış olabileceğimi baştan belirterek bir tahminde bulunayım: Son zamanlarda yaşadığımız krizlerin önemli bir bölümünü 'erken emeklilik' arayışına borçluyuz. 23 Nisan resepsiyonu, MGK'daki restleşmeler ve hatta Genelkurmay açıklamaları bile bu konuyla bir biçimde irtibatlı.

Artan devlet görevlisi sayısını azaltmak için benzer uygulamalar geçmişte de yapıldı. Unutuyoruz, ama o zamanlarda büyük gürültüler de kopmuştu. 27 Mayıs, bir grup öğretim üyesinin üniversiteyle ilişkisini kesmişti sözgelimi; "147'ler Olayı" diye bilinen o tasarruf çok eleştirildi. Aynı dönemde, askerî kesime de tırpan atıldı; tasfiyeye uğrayanlar, 'Eminsular' (Emekli İnkılap Subayları) adıyla ünlendiler...

Bugün yapılmak istenen çok daha tehlikeli. Tehlikesi, olağan bir dönemde yapılıyor olmasından kaynaklanıyor. Dahası, belli bir kesime ve ideolojik gruba karşı değil operasyon; askerler ve yargı mensupları dışında 61 yaşına gelmiş herkesi kapsıyor... Belli görevdeki 61 yaş ve üzeri devlet görevlilerinden bazılarının yerlerinde kalabilme 'istisna' maddesi var yasanın ve bu konuda bakanlar kurulu yetkili kılınıyor...

Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in o 'istisna' maddesinin anayasanın 'eşitlik' ilkesine aykırı olduğu savıyla Anayasa Mahkemesi'ne götürdüğü yasayla ilgili kararın eli kulağındadır. O istisna maddesi konulmuş olmasa Sezer zahmete katlanmaz, Anayasa Mahkemesi de yorulmazdı; ancak bu haliyle yasanın iptal edilme ihtimali az değil...

Biraz araştırdım: 61 yaşta emeklilik düzenlemesi, şimdilerde kültür ve turizm bakanlığı koltuğunda oturan Erkan Mumcu'nun fikriymiş... İlk görev yeri milli eğitim bakanlığı olan Mumcu, herhalde, artık kuyruklar oluşturan öğretmen adayları listesini hafifletmek için düşünmüş bu düzenlemeyi. Sonra başkaları "Bizim bakanlığı da içine alalım" deyince herkesi kaplayacak biçimde kapsam genişletilmiş... Bu arada, bazı çevrelerle medyanın, "Ya değerli bürokratlar, büyükelçiler?" itirazı üzerine 'istisna' maddesi getirilmiş...

İlk bakışta hayata hazırlanan yüksek eğitimli işsiz gençlerin önünü açacağı için mâkul gelen yeni düzenleme, müdahalelerle aldığı biçim yüzünden, Ak Parti iktidarı için nerede patlayacağı belli olmayan saatli bir bombaya dönüştü. Şaşırsanız da kaydedeceğim: Benim 'tık, tık' seslerini işitip durduğum bu bombadan hükümetin önemli şahsiyetlerinin haberi bile yok... Onlar her gelişmeyi, biraz da kendilerini suçlayarak, başka konulara bağlıyorlar...

Kimsenin günahını almak istemem, bu sebeple benden kişi, meslek ve yer ismi vermemi beklemeyiniz. Ancak, hemen her gün farklı bir devlet biriminden, "Bizimkiler toplantıda" diye özetlenebilecek bilgi notları geliyor... Hatta, bunlardan birinde, toplantı mekânı olarak yurdumuz dışındaki bir yerden söz ediyordu... Pek çok kıdemli bürokrat, yasal emekliliğine dört yıl kala, siyasi bir düzenlemeyle koltuğunu kaybetmeyi içine sindiremiyor...

Kıdemle birlikte maaşın ve yan desteklerin de arttığını düşünürseniz, 'âni emeklilik' uygulamasının bazı yüksek bürokratlar için ciddi maddi boyutu olacağını da fark edebilirsiniz. Emekliliğini geçireceği evin inşaatını bitiremeyecek, harcamalarından kısması gerekecek yüksek bürokratın... Bazıları için bu ölüm demek...

Herkesi aynı göstermek bana yakışmaz, ama 61 yaş düzenlemesi yüzünden görevini bırakması gereken deve dişi gücündeki bürokratların bir bölümü, bu düzenlemeyi iktidarın yanına kâr bırakmama kararlılığında görünüyor. Ortalık biraz da onlar yüzünden karışıyor...

BBC ürünü "Emret bakanım" dizisini hatırlıyorsanız, belli yerlere gelmiş kıdemli bürokratların neler yapabileceklerini tahminde zorlanmazsınız. Bakanını vezir de edebilir bir üst düzey bürokrat rezil de... Başka zaman yapmayı asla düşünemeyeceği 'sızdırmalar' için bilinçli bir gaflet sergileyebilir... Kendisini dinleyecek etkili bir kulak bulursa, ona, "Beni dört yıl erken emekli ediyorlar da o yüzden size bunları anlatıyorum" demeden, iktidarın ne denli tehlikeli işler yaptığını (daha çok yapmaya hazırlandığını) anlatır...

Ortadoğu'daki bildik şeyhlikler ve emirlikler söz konusu olsaydı, "Savaş çıkartmayı bile göze alırlar" diyebilirdim. Başka bir ülke olsaydı burası, "Koltuklarını boşaltmaktansa rejim krizlerine yol açmayı düşünebilirler" de derdim. Darbe olsun, dünya batsın... Ama bizim bürokratlar, başka ülkelerdeki emsallerinden farklı olarak vatanseverdir, işi bu noktaya kadar götürmezler... Yine de, ortalıkta dolaşan hükümetle ilgili 'ifşaatlar' ve meydana gelen irili-ufaklı krizler, doğrudan olmasa bile dolaylı olarak, '61 yaş yasası'ndan izler taşıyor...

Hükümet yasayı çıkartırken istisna uygulaması için kendine iki ay süre tanıdı. O süre dolana veya Anayasa Mahkemesi beklendiği gibi bir karara varırsa iptale kadar yüreğiniz pıt pıt atmaya devam edeceği için siz siz olun gerekli tıbbî tedbiri alın... Benim yüreğim şimdiye kadar meydana gelen olayları bile zor kaldırıyor çünkü.

TAHA KIVANÇ

Künye

Temsilcilikler

AboneFormu

MesajFormu