Ana Sayfa
Gündem
Politika
Ekonomi
Dünya
Aktüel
Spor
Yazarlar
Televizyon
Sağlık
Bugünkü Yeni Şafak
657'liler Ailesi
Bilişim
Çalışanın Sesi
Diziler
Düşünce Gündemi
Hayat
Kültür-Sanat
Nar-ı Beyza
Okur Sözcüsü
Röportaj
Sinema
Yemek
Zamanda Yolculuk
Bize Yazın
Abone Formu
Temsilcilikler
Reklam
Künye
Arşiv

Yeni Şafak'ta Ara

	Mahmut KULEİN mkulein@yenisafak.com.tr

‘Eğitim, Gençlik ve Spor Berlin Senatörü” Sosyal Demokrat Partili eski öğretmen Klaus Böger, eyaletinde eğitim gören müslüman ailelerin tesettürlü kızlarını spora teşvik etmek için bilimsel çalışmalar başlattı.

Sonuç son derece başarılı. Bu konu ile ilgilenen bilim adamları ve akademisyenler, Berlin örneğinin diğer eyaletlerde de biran evvel uygulanmasını tavsiye ediyorlar.

Araştırmalara dayalı girişimlerin amacı, biyoloji, spor ve sınıf gezilerine katılmamak için rapor çıkartan islam ülkelerinden gelen bazı ailelerin kız çocuklarının, kendilerini geri çekip içlerine kapanma yerine, özellikle islami inanca dayalı tesettürlerinden vazgeçmeden, uygun sportif faaliyetlere katılımları, kendilerine olan güvenlerini arttırıp, toplumla bütünleşerek yollarını tayin için yardımcı olmak.

Bunun için Erlangen-Nürnberg Üniversitesi öğretim görevlisi Sabine Seidenstücker’in Sindelfingen şehrinde 1850 kız ve erkek müslüman öğrenci ile yaptığı araştırmalarda büyük çoğunluk kendilerine uygun bir spor branşına ve spor derslerine katılmaktan yana. Benzeri çalışmalar Bielefeld Üniversitesinde başlatılmış. Masa Tenisi, Tenis, Voleybol, Tekvando kız öğrencilerin tercih ettiği branşlarda başı çekiyor. Berlin şehrinde özellikle müslüman kız çocuklarının okullarının sportif faaliyetlerine katılımında artış olduğu gözlemleniyor.

BM Çocuk Fonu UNİCEF’in Mısır El Ezher Üniversitesinde başlattığı “İslamda Çocuk Hakları” konulu “kız - erkek ayrımı yapılmaksızın eşit eğitim verilebilmesi”, bu küresel girişimin islamın dini vecibelerine ters düşmediği görüşü, bir çok batı ülkesi eğitimcilerini yeni pedagojik çalışmalara itmektedir.

Batılı eğitim siyasetçileri ve bilim adamlarının “bu konuda daha fazla bilgi sahibi olmaları” ve islam ülkeleri eğitimcileri ile müşterek çalışmalar yapmaları için seferberlik başlattıkları görülüyor.

İlgililerin bu konuya duyarsız kalmamaları, gençlerimizin geleceği ve birliğin içinde birlikte yaşam için kaçınılmaz görünüyor.

Geri dön

Yazdır

Yukarı