Bugünkü Yeni Şafak |
|
|
Henüz 23 yaşındayken yönettiği "Boyz n the Hood" filminin yanısıra, "Rosewood" "Shaft" ve "Daha Hızlı, Daha Öfkeli" filmleriyle tanıdığımız, ABD'nin önde gelen Afrikalı-Amerikalı yönetmenlerinden John Singleton, yeni filmi "Dört Kardeş"te aksiyon dozu yerinde bir intikam öyküsüyle karşımıza çıkıyor. Senaryosunu David Elliot ile Paul Lovett'ın yazdığı "Dört Kardeş"in başrollerinde Mark Wahlberg, Andre Benjamin , Tyrese Gibson ve Garrett Hedlund kamera karşısına geçmiş. Sıradışı bir intikam Filmde sözü edilen kardeşler, aslında sokaklardayken Evelyn Mercer tarafından sahip çıkılmış, büyütülmüş, aralarında kan bağı olmayan dört gençtir. İkisi beyaz, ikisi siyah Mercer kardeşler, suikaste kurban giden manevi annelerinin cenaze töreninde bir araya gelirler ve suikasti araştırmaya başlarlar. İntikamlarını almak için kanuna değil, kendi yöntemlerine başvuran Mercer kardeşlerin gangster çetesi karşısında seçtiği bu yöntem, yepyeni sonuçlara yol açacaktır... 'Kardeş kime denir? Kan bağı ile bağlı olana mı?' sorularına cevap arayan "Dört Kardeş" aynı yola baş koyan dört adamın kan bağından daha kuvvetli olan bağlarını keşfetme yolculuğunu anlatıyor. Bunu yaparken klişelerle dolu bir romantik atmosfer yaratmak yerine aksiyonun gücünü ve heyecanını kullanıyor. Filmde, kardeşlerin sert mizaçlı olmaları onların evlat edinilmeden önce sokak kültürünü içselleştirmiş olduklarını gösteriyor. Bu bağlamda manevi annelerinin onların benliğine aşıladığı ahlaki sorumluluklarının etkisi -ki onları adaletsizlikle savaşmaya yönlendiren ahlaki eğitimleridir- açıkça gözlenirken, "sokak çocukları" diyerek dışladığımız, çocukların sırtımızdaki vebalini, yüzümüze tokat gibi vuruyor. Dört Kardeş
Yönetmen : John Singleton
|
|