T Ü R K İ Y E ' N İ N    B İ R İ K İ M İ
Y A Z A R L A R 30 HAZİRAN 2006 CUMA
  Ana Sayfa
  Gündem
  Politika
  Ekonomi
  Dünya
  Aktüel
  Spor
  Yazarlar
  Televizyon
  Sağlık
  Yurt Haberler
  Son Dakika
 
 
 
  657'liler Ailesi
  Ankara'da Şafak
  Bilişim
  Çalışanın Sesi
  Diziler
  Düşünce Gündemi
  İzdüşüm
  Kültür-Sanat
  Röportaj
  Sinema
  Yemek
  Zamanda Yolculuk
 
  Bize Yazın
  Abone Formu
  Temsilcilikler
  Reklam
  Künye
 
  Arşiv

  Yeni Şafak'ta Ara
 

Bekir HAZAR

Ekrandaki hayvanlar...

Levent'te rastladım... Animalia hayvan hastanesinin sokağında iki tane karga bir kediye saldırıyordu... Ve beş metre uzağında bir yerde bir televizyoncu, iki karganın kediye saldırısını manken Tuba Özay'a yorumlatıyordu...

Tuba Özay bu ilginç görüntü için "Ne lüzum var kavgaya" diyordu... Kargaların derdini bilmiyordu...

Çünkü kargaların yavrusu vardı, kedi onları istiyordu...

* * *

TGRT'de Zeynep'le Onda On programında dün sabah çok ilginç bir ayrıntı vardı... Kedi, köpek ve kuş getirilmişti stüdyoya... Bu üç hayvan doğada asla yanyana gelmeyen üç canlı... Köpek her ikisini de parçalar... Kedi kuşu tuttuğu anda işini bitirir... İkisine de düşman olan köpek güçlüdür... Kedinin sadece kuşa gücü yeter, zavallı kuşun ömrü ikisinden de kaçmakla geçer...

Üçü de kuzu sarması, yaprak dolmasıydı canlı yayında...

Eğitilmişler, terbiye edilmişler dostça birarada yaşamayı öğrenmişlerdi...

Akıl ve zekası olmayan üç canlı bile bir arada yaşamayı öğrenebiliyorsa...

Akıl ve zekası olan bizler... İnsanlar... Niye bir arada yaşamayı bir türlü öğrenemiyoruz?... Sorusu beynimi kurcaladı durdu...

Aslında cevabı basitti... Birileri bir arada huzur içinde yaşamamızı engellemek için sürekli fitne pompalıyordu... Olay bu!...

Sevgi pompalarsan sevgi... Fitneyse fitne...

* * *

Ajda Pekkan yeni klibi ve albümü ile piyasaya çıkınca...

Ona iyi bir reklam aracı lazımdı... Kimi boşandığı eşini, kızını, evlatlık kızını, sevgililerini, ayrılıkları pompalar albüm çıkışında veya reklama ihtiyaç duyduğunda medyaya... Bu bir stratejidir...

Kimi de kedisini... Hem de ölmüş kedisini...

İlginçtir tam Ajda'nın albümü çıktığı dönemde sevgilisi işadamından ayrıldı... Ayrılık nedeni Ajda'nın kedi düşkünlüğü... Adam rahatsız oluyormuş eve gittiğinde kedilerden... Bu yüzden kavga ediyorlarmış sık sık...

Ve Ajda hanımın klibi dönerken ekranlarda, bir kedi haberi daha patlak verdi...

Ölmüş kedisi Ajda hanımın... Onu öylesine seviyormuş ki... İçini doldurtup evinin başköşesine koydurtmuş...

Ve bir başka ünlü isimden hemen tepki geldi; "Ajda hanım ölse içini doldurup başköşeye koymamız mı lazım" diye...

Bu tartışma ana haber bültenlerine bile sıçradı...

İçi doldurulmuş kediyle haber olmak...

Hem de tam reklama, albüm tanıtımına ihtiyaç duyulduğu bir anda...

Bir kedinin bile asla uzanmak istemeyeceği bir ciğer... Değil mi?...

Geri dön   Yazdır   Yukarı


ALPORT Trabzon Liman İşletmeciliği

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Aktüel | Spor | Yazarlar
Televizyon | Sağlık | Bilişim | Diziler | Künye | Arşiv | Bize Yazın
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin her hakkı mahfuzdur. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz. © Yeni Şafak
Tasarım ve içerik yönetimi: Yeni Şafak İnternet Servisi