T Ü R K İ Y E ' N İ N B İ R İ K İ M İ |
||
P O L İ T İ K A | 20 MART 2006 PAZARTESİ | ||
|
Başı açığın da kapalının da kalbimdeki yeri özel
Başbakan Erdoğan, Merkez Bankası Başkanlığı atamasıyla ilgili köşe yazılarını eleştirerek" İnsanların eşlerinin başı açıkmış, örtükmüş. Ayıp. Zenci-beyaz ayrımı yapanlar nasıl bugün lanetleniyorsa, onlar da tarih önünde lanetle anılacaktır" dedi
Başbakan Tayyip Erdoğan, Merkez Bankası Başkanlığı'na yapılacak atamayla ilgili yaşanan tartışmaları sert bir dille eleştirerek, tarihi bir uyarı bulundu. Erdoğan, bu konuyu köşelerinde gündeme getiren gazetecilere sert çıkarak şunları söyledi: "Eşinin başı açık olanın da benim gönlümde yeri özeldir, başı örtülü olanın da yeri özeldir... 'Yok okul arkadaşı'... Okul arkadaşı olursa, birini getiremeyecek miyim? Bu sorulara hakkınız yok. Bal gibi de getiririz." Erdoğan, AK Parti Fatih İlçe Teşkilatı Kongresi'nde konuşmasına 'Bizim kitabımızda erken seçim filan yok" diye başlayarak, "Bu yazboz tahtası değil. Türkiye'ye hizmet tablosu. Öyle her akla estiği zaman da seçim yapılmaz. Her seçimin bir bedeli, faturası vardır. Biz niçin bu faturayı millete ödetelim? Millet bizi 5 yıllığına iktidar yaptı. 'Bu kanunu çıkaranlar dahil bugüne kadar 5 yıl hiçbirisi iktidarı götüremedi...' Onlar acze düştüyse, iktidarı götüremediyseler bize ne" diye konuştu. LANETLE ANILACAKLAR!... Konuşmasında, Merkez Bankası Başkanlığı'na yapılan atamaya da değinen Erdoğan, şunları söyledi: "Merkez Bankası ile ilgili atılan adımda neler yazıyorlar, neler çizi-yorlar. Ayıp. İnsanların eşlerinin başı açıkmış, başı örtükmüş... Buna göre bir insan bir yere atanır mı? Böyle saçmalık mı olur? Yani biz ehliyet, liyakat sahibi bir insanı eşinin başı örtülü diye onu biz layık olduğu yere getirmeyecek miyiz? Bunu yazan çizen gazetecilerin hepsine şunu söylüyorum; nasıl ki bir zamanlar zenci-beyaz ayrımı yapanlar bugün lanetle anılıyorsa, onlar da tarih önünde lanetle anılacak. Bu bir ayrımcılıktır. Eşinin başı açık olanın da benim gönlümde yeri özeldir, başı örtülü olanın da yeri özeldir. Yeter ki, liyakatı, ehliyeti olsun. Kalkıp neler söylüyorlar, neler yazıyorlar. 'Yok okul arkadaşı'... Okul arkadaşı olursa, birini getiremeyecek miyim? 'Belediyede onun kadrosundaymış'. Eğer belediyede benim kadromda olsa getiremeyecek miyim? Böyle saçmalık mı olur? Şimdiye kadar hangi iktidara bu soruları sordular. AK Parti iktidarına gelmiş bu soruları soruyorlar. Bu sorulara hakkınız yok. Bal gibi de getiririz. 'Efendim bunlar geçmişte AK Parti'de görev yapmış'... Velev ki, öyle olsun. O da olabilir. Eğer şartları buna müsaitse, gerekirse o da olur." MARKAYI DA GÖRDÜK Erdoğan, aynı tacizlerin geçmişte İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı'na seçildiğinde kendisine de yapıldığını belirterek, o dönemde de "Pendik'te başı açık bayanı bıçakladılar, başı açık bir bayanı trenden attılar" dendiğini hatırlattı. Erdoğan, "Yalanın daniskası" dedi. Erdoğan, "Bunların çok bildikleri marka isimler var. Onları da gördük. O marka isimler döneminde bu ülkenin nasıl sömürüldüğünü gördük" diye konuştu. Erdoğan, şimdi kendilerine bir yerlerden vurmak isteyenlerin yatıp kalkıp Maliye Bakanı hakkında 6 ay içinde 3 tane gensoru önergesi verdiklerini belirterek, "Bir bakanın bakanlığına ait lojmanda kalmasını eleştiriyor. Bakanı eleştiriyor da, Başbakan Başbakanlık Konutu'nda kalmıyor diye onu takdir ediyor musun?" dedi. Onların pisliğini bu iktidar temizliyor Başbakan Erdoğan, İmarzedelere 8.5 milyar YTL ve çalışanlardan nema adı altında toplanan 14 milyar YTL'yi ödediklerini hatırlatarak, "Onların bıraktıkları pislikleri bu iktidar temizliyor. Farkımız bu. Bunlar olmasaydı, bu paralar da yatırıma gidecekti" diye konuştu. Erdoğan, kendilerinin "IMF'ye kurban, köle gibi gösterildiğini" de belirterek, şunları kaydetti: "Biz Allah'tan başka kimseye köle değiliz. Biz IMF'nin 29 kurucu ortağından birisiyiz. Bunlar hep hedef saptırıyor. Başta CHP... Hepsi geçmişte kuzu kuzu masaya oturup IMF ile stand-by anlaşması imzaladılar" dedi. Nevruz uyarısı Başbakan Erdoğan, şu anda nevruz kutlamalarının yapıldığını belirterek, "Nevruz kutlamaları bizde bir bayramdır. Bunda maalesef istismara yönelik adımlar atılıyor. Biz, nevruz etkinliklerinin bir bayram şenliği şeklinde kutlanmasından yanayız. Buna her türlü desteği veriyoruz, vereceğiz. Ama şimdi bu etkinliği istismar ederek yasal imkanlardan da istifadeyle bunu bir gün olmaktan çıkarıp bir haftaya yaymakla da kalmayıp farklı bir şekilde değerlendirmek amacı içinde olanlar varsa, bunlar bilsin ki, bizden bekledikleri bu desteği bulamayacaklardır... Biz, ülkede barışı ki, nevruz barıştır, biz ülkede sevgiyi ki, nevruz sevgidir, biz ülkede saygıyı ki, nevruz saygıdır, biz ülkede birlikte güçlenmeyi ki, nevruz birlikte güçlenmedir. Buna gölge düşürmek isteyenler, burada yanlış bir platforma girmiş olurlar ki, bu uyarıyı da bir Başbakan olarak yapmak zorundayım." Hastaya müşteri gözüyle bakanla yolumuzu ayırırız Başbakan Erdoğan eşi Emine Erdoğan'ın organizasyonunda kurulan komitenin hayırseverleri yönlendirmesiyle yenilenen İstanbul Üniversitesi (İÜ) İstanbul Tıp Fakültesi Hastanesi yerleşkesinde yer alan Onkoloji Enstitüsü'nü hizmete açtı.Erdoğan, tıp bilimi ve sağlık hizmetlerinin sadece bir ekonomik sektör olarak değerlendirilmesinin son derece tehlikeli olduğunu düşündüğünü belirterek, sağlık hizmetini ticaret, hastayı müşteri gibi görenle yollarını ayıracaklarını söyledi.
|
|
Ana Sayfa |
Gündem |
Politika |
Ekonomi |
Dünya |
Kültür |
Spor |
Yazarlar Televizyon | Sağlık | Bilişim | Diziler | Künye | Arşiv | Bize Yazın |
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin her hakkı mahfuzdur. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz. © Yeni Şafak Tasarım ve içerik yönetimi: Yeni Şafak İnternet Servisi |