T Ü R K İ Y E ' N İ N    B İ R İ K İ M İ
Y A Z A R L A R 26 MART 2006 PAZAR
  Ana Sayfa
  Gündem
  Politika
  Ekonomi
  Dünya
  Aktüel
  Spor
  Yazarlar
  Televizyon
  Sağlık
  Bugünkü Yeni Şafak
 
  657'liler Ailesi
  Ankara'da Şafak
  Bilişim
  Çalışanın Sesi
  Diziler
  Düşünce Gündemi
  İzdüşüm
  Kültür-Sanat
  Okur Sözcüsü
  Röportaj
  Sinema
  Yemek
  Zamanda Yolculuk
 
  Bize Yazın
  Abone Formu
  Temsilcilikler
  Reklam
  Künye
 
  Arşiv

  Yeni Şafak'ta Ara
 

Nazif GÜRDOĞAN

Asya ve Avrupa'nın Endülüs'te yeniden buluşması

Avrupa'nın yirmibeş ülkesi arasında sınırların ortadan kaldırılarak, ortak para birimine geçilmesi, Endülüs ve Osmanlı döneminde olduğu gibi, Müslümanlar, Hristiyanlar ve Yahudileri, insanlığın yitirdiği bilgi ve hikmet hazinelerini yeniden bulmak için, birlikte çalışmaya zorluyor. Nüfusu az ve ekonomik gücü büyük Avrupa ülkeleri, nüfusu çok ve ekonomik gücü zayıf Asya ülkeleriyle işbirliği yapmadan, varlıklarını koruyacak entellektüel zenginliğe ulaşamazlar.

Yirmibirinci yüzyılda İslam ve Batı dünyası, Endülüs ve Osmanlı'da en güzel örnekleri verilen, üç büyük peygamberin izleyicilerinin gerçekleştirdiği, çokkültürlü ekonomik ve siyasal yapıyı bugüne taşıyarak, bütün dünyanın yararlanacağı bir model ortaya koymalıdır. Endülüs'te geliştirilen bilgi ve hikmet hazineleri, Avrupa Rönesansı'nın en büyük ve en önemli kaynaklarından biri olmuştur. Avrupalılar tarihin en kapsamlı kaynak transferlerinden birini, Endülüs'ten yapmışlardır.

Hafta sonunda Burç Fm'in Türkler'in yaşadığı her coğrafyada, ilgi çekmesini başaran "Mavera Sohbetleri" programında, İslam medeniyetinin Avrupa topraklarında açan binbir renkli çiçeği Endülüs'ün "Avrupa Birliği"ne örnek olması gereken değerlerini konuştuk. Dr. Hüseyin Yorulmaz'ın yönettiği programda Prof. Dr. Bekir Karlığa ve ben gördüğümüz Endülüs'ten izlenim ve değerlendirmelerimizi anlattık.

Programa Prof. Dr. Sadettin Ökten ve "Reconquista" isimli çalışmasıyla Endülüs'teki Müslüman ve Hristiyan birlikteliğinin tarihini araştıran Dr. Lütfi Şeyban telefonla katıldılar. Programın değişmez konuğu Erdem Bayazıt, Salih bin Şerif'ten Sezai Karakoç'un Türkçeleştirdiği "Endülüs'e Ağıt"ı ile birlikte Yahya Kemal'in "Madrid'de Kahvehane" şiirini okudu.

Mısır, Mezopotamya, Yunan, Roma, İslam ve Batı kültürleri, insanlığın bilgi ve hikmet birikiminin ana kaynağı, büyük peygamberlere verilen "Kutsal Kitaplar"dır. Sezai Karakoç'un "Fizikötesi Açısından Ufuklar ve Daha Ötesi" isimli üç ciltlik kitabında vurguladığı gibi: "Medeniyet temelde tektir." Bu bağlamda, çağlar içinden süzüle süzüle bugüne kadar gelen, bütün insanlığın ekonomik, siyasal ve kültürel birikimi, kutsal kitaplarda anlatılan "Yitik Cennet"i bulma gayretidir.

Asya ile Avrupa arasında ilk insandan bugüne sürekli bilgi, hizmet ve ürün alışverişi olmuştur. Asya kutsal, Avrupa mitolojik kültürün vatanıdır. Kültürün metafizik boyutunu Asya, fizik boyutunu da Avrupa simgeler. Asya ve Avrupa'nın olduğu kadar bütün dünyanın geleceği, normatif ile kutsal kültür arasında, birbirini dışlamadan, güçlü olduğu kadar da sağlıklı bir ortaklık kurulmasına bağlıdır. Bunun için de, yeniden Asya ile Avrupa'nın Endülüs'te elele vermesi gerekir.

Endülüs'te Hz. İbrahim ortak paydasında buluşan üç peygamberin bağlıları, normatif ve pozitif alanda, geçmişte eşi ve benzeri görülmedik düşünce ve eylem zenginliği ortaya koydular. Onlara felsefe, bilim ve sanatta yol ve yön gösteren kutup yıldızları, kutsal kitaplardı. Endülüs insanlığın düşünce ve eylem birikiminin Avrupa'ya aktarılma merkezi oldu.

Dünyanın yaşanır kılınabilmesi için, yalnızca İspanya'da değil, bütün Asya ve Avrupa ülkelerinde yeni "Endülüs"ler oluşturulmalıdır.

Geri dön   Yazdır   Yukarı


ALPORT Trabzon Liman İşletmeciliği

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Aktüel | Spor | Yazarlar
Televizyon | Sağlık | Bilişim | Diziler | Künye | Arşiv | Bize Yazın
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin her hakkı mahfuzdur. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz. © Yeni Şafak
Tasarım ve içerik yönetimi: Yeni Şafak İnternet Servisi