T Ü R K İ Y E ' N İ N    B İ R İ K İ M İ
P O L İ T İ K A 17 NİSAN 2006 PAZARTESİ
  Ana Sayfa
  Gündem
  Politika
  Ekonomi
  Dünya
  Aktüel
  Spor
  Yazarlar
  Televizyon
  Sağlık
  Son Dakika
 
 
  657'liler Ailesi
  Ankara'da Şafak
  Bilişim
  Çalışanın Sesi
  Diziler
  Düşünce Gündemi
  İzdüşüm
  Kültür-Sanat
  Okur Sözcüsü
  Röportaj
  Sinema
  Yemek
  Zamanda Yolculuk
 
  Bize Yazın
  Abone Formu
  Temsilcilikler
  Reklam
  Künye
 
  Arşiv

  Yeni Şafak'ta Ara
 

Dün, dündür

Cumhurbaşkanı Sezer'in 'ibadet sınırlanabilir' sözüne tek destek veren Demirel, tepki çekti. Vatandaşlar, çelişkili tavırlarına 'Dün dündür, bugün bugündür' felsefesini kılıf yapan Demirel'e 'Yeter artık. Düş milletin yakasından' diye seslendi

Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in 'Bireyin inanç ve ibadet yaşamı sınırlanabilir' sözüne 'milliyetçi-muhafazakar(!)' kesimden tek desteğin 9'uncu Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'den gelmesi tepki çekti. Türkiye, Demirel'in siyasette geçen 43 yıl boyunca sergilediği çelişkili tavırlarını açıklamakta kullandığı 'Dün dündür bugün bugündür' hayat felsefesinin yeni bir örneğine daha tanık oldu.

'İnanç ve ibadete sınırlamayı' savunan Sezer'e verdiği destek Demirel'in geçmişte 'din ve vicdan özgürlüğü' konusunda yaptığı açıklamalarla büyük tezat oluşturdu. Muhalefet yıllarında Kur'an'ın hükümlerini hakim kılmaktan bahseden Demirel, 28 Şubat sürecinde safını belirlemiş ve İmam Hatip Liseleri ile Kur'an Kursları'nın tasfiyesine onay vermişti. İşte Demirel'in 'dün dündür, bugün bugündür' hayat felsefesinin tarihe geçen kayıtları:

KUR'AN HAKİM KILINMALI

Demirel 1995 yılında Köprü dergisinin 51. sayısında şunları söylüyordu:

  • Bir demokrasi ülkesinde din ve vicdan hürriyeti, ibadet hürriyeti, eğitim hürriyeti, âyin hürriyeti kişinin temel hak ve hürriyetlerindendir. Hakim kılınacak olan şeyler, İslâm'ın getirdiği ana kaidelerdir. Kur'an'ın hükümleridir, Sünnet-i Seniyye'dir.

  • İslam'ın getirdiği ana kaidelerle, hukukun üstünlüğüne dayanan anayasa devletinin kaideleri arasında çelişki yoktur.

  • Türkiye laikliği dinsizlik olarak anlamış, yanlış tatbikatlar yapmıştır. Din dendiği zaman irtica anlaşılmıştır. Din ve vicdan hürriyetinin bir rahatsızlık vesilesi sayılması kadar yanlış bir şey düşünemiyorum. Mütedeyyin insanların, dindar insanların, toplumun rahat ve huzuru için bir teminat olduğu kanaatindeyim. Allah'ı bilen, Kur'ân'ı bilen, Peygamber'i bilen insanlardan bir kötülük gelmez.

    İHL'LERİ SAVUNMUŞTU

    Aralık 2005'te yine kendisiyle yapılan bir röportajda Demirel, şu görüşlerini dile getirmişti:

  • İmam Hatipler imam yetiştirsin diye açılmadı. İmam Hatipler dinini bilen doktorlar, avukatlar, mühendisler olsun diye açıldı. Dinini öğrenmek isteyenlere o imkanlar sağlanmıştır. Halk buna da rağbet göstermiştir.
  • HABER MERKEZİ / ANKARA

    Geri dön   Yazdır   Yukarı


  • ALPORT Trabzon Liman İşletmeciliği

    Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Aktüel | Spor | Yazarlar
    Televizyon | Sağlık | Bilişim | Diziler | Künye | Arşiv | Bize Yazın
    Bu sitede yayınlanan tüm materyalin her hakkı mahfuzdur. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz. © Yeni Şafak
    Tasarım ve içerik yönetimi: Yeni Şafak İnternet Servisi