Ana Sayfa
Gündem
Politika
Ekonomi
Dünya
Aktüel
Spor
Yazarlar
Televizyon
Sağlık
Bugünkü Yeni Şafak
657'liler Ailesi
Bilişim
Çalışanın Sesi
Diziler
Düşünce Gündemi
İzdüşüm
Kültür-Sanat
Nar-ı Beyza
Okur Sözcüsü
Röportaj
Sinema
Yemek
Zamanda Yolculuk
Bize Yazın
Abone Formu
Temsilcilikler
Reklam
Künye
Arşiv

Yeni Şafak'ta Ara

	Metin BADEMLİ mbademli@yenisafak.com.tr

İlk yarıda Ali Sami Yen'de oynanan maçın fotokopisi gibiydi Sivas'daki mücadele.. Sivasspor kapandı, Galatasaray kazanmak için şuursuzca saldırdı. İstanbul'da sonradan oyuna giren Ümit kilidi açmış, dengeyi bozmuştu. Sivas'da kilidi açacak çilingir olmayınca Lorant, bu kez istediği puanı aldı, Gerets ve Galatasaray sınıfta kaldı..

Bir yanda 10. haftada Diyarbakır- spor'u 4-1 yendikten sonra 10 haftadır maç kazanamayan ve 5 puan alarak zirveden ligin dibine düşen sakin bir Sivasspor, diğer yanda lider Fenerbahçe'nin yenildiği haftada galibiyet serisini sürdürüp rakibine iyice yaklaşmak isteyen gergin bir Galatasaray...

..Ve olabildiği kadar topu oyunda tutup maça tempo kazandıran, oyunu güzelleştiren ama yine sarı kartları tartışılan bir hakem: Selçuk Dereli.

Böyle bir ortamda oynanan karşılaşmada ev sahibi Sivasspor, daha önce yetersiz kadrosuna rağmen kazanmak için hücum edip kaybettiği Beşiktaş ve Fenerbahçe maçlarından ders almış olacak, savunma güvenliğini hiç elden bırakmadan "bir puanı garanti edelim" mantığıyla mücadele etti. Üstelik ligdeki durumu açısından bu puan önemliydi.

Top rakipteyken iyi savunma yaptı, yardımlaşma ve kademe anlayışı kusursuzdu. Kazandıkları toplarla hücuma kontrollü çıktı ve az adamla karşı kaleye gitmek isteyince doğal olarak pozisyon bulamadılar. Rakip kaleye biri ilk yarıda olmak üzere 3 kez gidebildiler. Galatasaray, 25 dakika 10 kişi oynamasına rağmen Lorant'ın taktik anlayışı değişmedi.

Galatasaray uzun süre sonra Song ve Saidou ile sahadaydı ve kazanmak için mücadele etti. Ama kazandıkları toplarla rakip kaleye giderken yavaş oynadı ve çok top kaybettiler. Kanatları da iyi kullanamadı, şut atmadılar. Yani rakibin katı savunma kurgusunu bozacak hiçbir girişimde bulunamadılar. İliç ile Heinz'li orta saha ile bu zaten mümkün değildi. Bu ikili Necati-Ümit ikilisine gol pası veremediği gibi kaybedilen topları yeniden kazanmak için mücadele etmeyince bu alanda rakibe büyük boşluk bıraktı..Galatasaray, biraz Hasan'ın gayreti ile ilk yarıda 3, ikinci yarıda 2 kez gol şansı buldu. Bugüne kadar taktik yanlışlarına rağmen şansı ile kazanan Gerets, tribündeki bir izleyici gibi 80 dakika oyuna müdahale etmedi. 4.hakem Bülent Yıldırım ile yardımcı hakemi, 65. dakikada taç atışı sırasında hakemin görmediği ve topsuz alanda Cihan'ın Atilla'ya attığı yumruk için, yardımlarından dolayı kutlarız.

Geri dön

Yazdır

Yukarı