T Ü R K İ Y E ' N İ N B İ R İ K İ M İ |
||
Y A Z A R L A R | 2 TEMMUZ 2006 PAZAR | ||
|
>Türkiye'de Cumhuriyet'in, demokrasinin yakasından yıllardır düşmeyen ve her seferinde 'çağdışı' bir dünyanın "arkaik çöplüğü"nden beslenen anlayış sonunda, Avrupa'daki bazı merkezlere de sirayet etmiş bulunuyor. Mesela, İngiliz Independent gazetesi, başörtüsü tartışmaları çerçevesinde Türkiye'den iki "iki kadın"ı, Mustafa Kemal Atatürk'ün eşi Latife Hanım ve adı cumhurbaşkanlığı tartışmalarının merkezinde olan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi, Emine Erdoğan'ı karşılaştırdı. "Yirmibirinci Yüzyılda Türkiye: Bayan Atatürk'ün Mirası" başlıklı haberde Türkiye'nin "first lady"si Latife Hanım'ın "ülkedeki kadınları çağdaşlaştırmak" için yardımcı olduğu kaydedildi. Latife Hanım'ın Türkiye'deki kadınlara peçelerini çıkarmaları için çağrı yaptığı aktarılan haberde, Latife Hanım'ın "mücadele ettiği başörtüsü"nün şu an tekrar gündemde olduğu iddia edildi. Başbakan Erdoğan'ın AB üyeliği konusundaki inatçı tutumu nedeniyle Atatürk ile karşılaştırıldığı kaydedilen haberde, Emine Erdoğan'ın ise 1920'lerdeki Latife Hanım'ın aksine başörtüsünü gururla taktığı söylendi. Pek 'şık' olmayacak ama, doğrusu bu iddiaya 'ohaaa' demek lazım. Bir kere Latife Hanım, hayatının hiçbir döneminde 'başörtüsü'ne karşı mücadele etmedi. Evet, Cumhuriyet'in kuruluş yıllarında, Avrupai örnekler sunuldu, ama ne Atatürk'ün ne de Latife Hanım'ın Türk kadınının başörtüsüne karşı bir düşmanlığı olmadı. Eğer amaç, Türkiye'nin modern dünya ile buluşması ise, Emine Erdoğan bu hedefle en iyi buluşan isimlerden birisidir. Her şeyden önce Türkiye'nin çağdaş hedeflere yürümesine inanan Emine Erdoğan, Türk kızlarının okuması için yürütülen kampanyanın öncülüğünü yapmaktadır. Eğer İndependent'in 'gizli' amacı, Türkiye'nin 'kutuplaşması'na hizmet etmekse o başka... İngiliz gazetesi bu haberi, her gün gelişen, yeni 'demokratik rüyalar'a açılan dinamik Türkiye'yi yakından tanıyarak değil, İlhan Selçuk gibi henüz 'çağdaş dünya' ile tanışamamış bir ismin yazılarından esinlenerek hazırlamış olmalı. Bir kere, biz bu 'örümcekli zihniyet'i çok iyi tanıyoruz. Çünkü, toplum olarak yıllardır Türkiye'nin önünü kapatan bu anlayışın hep mağduru olageldik. Şimdi görüyoruz ki, özgürlükleri, demokrasiyi ve insan haklarını içine sindiremeyenler sadece Türkiye'de değil, Avrupa'nın göbeğinde de var. En somut örnek, İngiliz Independent gazetesi... Halen Türkiye'de 'AB karşıtlığı'nın öncülüğünü yapan, her sabah 'demokrasi' ve 'özgürlükler'e karşı mücadele yemini eden 'arkaik solcular', 'ulusalcı-mangalar' da aynen Independent gibi düşünüyor.
|
|
Ana Sayfa |
Gündem |
Politika |
Ekonomi |
Dünya |
Aktüel |
Spor |
Yazarlar Televizyon | Sağlık | Bilişim | Diziler | Künye | Arşiv | Bize Yazın |
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin her hakkı mahfuzdur. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz. © Yeni Şafak Tasarım ve içerik yönetimi: Yeni Şafak İnternet Servisi |