|

Madalya baskısı ağır geldi

Bir dönem dünya halterine damga vuran Türkiye, Londra Olimpiyatları'nda 'sıfır' çekti. Federasyon Başkanı Hasan Akkuş, haltercilerimizin streesle baş edemediğini ve madalya baskısının yükünü taşıyamadıklarını söyledi. Akkuş, “Bayan antrenörlerimizden Nurcihan Gönül, stresten dolayı mide kanaması geçirdi. Hala tedavi altında" dedi. Spor çevreleri ise halterdeki başarısızlığın nedeni olarak güreşte yaşanan antrenör göçünü gösteriyor.

ALİ KUŞ - TÜRKİYE'NİN SPORLA İMTİHANI (2)
00:00 - 17/08/2012 Cuma
Güncelleme: 23:12 - 16/08/2012 Perşembe
Yeni Şafak
Madalya baskısı ağır geldi
Madalya baskısı ağır geldi

Londra 2012 Olimpiyatları'nda halterde yaşanan hayal kırıklığının perde arkasını Yeni Şafak'a anlatan Türkiye Halter Federasyonu Başkanı Hasan Akkuş, “Madalya alacağımıza inanıyorduk, umudumuz vardı. Çünkü özellikle 3 sporcumuz madalyaya çok yakın sporculardı. Bu duyguda olmamızın sebebi halterin ölçülebilir bir spor olması. Sporcunuzun ne yaptığını ve muhtemel rakiplerinin ne yaptığını kestirebilirsiniz. Tartılardan sonra listeler açıklandığında da neredeyse 2 madalyamız yüzde 100 garantiydi. Ancak sporcularımız antrenman derecelerini bile yapamadılar. Çok tutuk yarıştılar” dedi. Akkuş, “Bayan antrenörlerimizden Nurcihan Gönül stresten dolayı mide kanaması geçirdi. Hala tedavi altında. Tedavisi bittikten sonra ne olup bittiğini değerlendireceğiz. Olimpiyat bizim açımızdan iyi geçmedi. Sonuçta ülkede madalya beklenen bir branştık. Performans açısından da madalyalara uzak değildik. Ancak beklediğimiz olmadı” ifadelerini kullandı.

SİBEL ŞİMŞEK'İN MADALYASI O KADAR GARANTİYDİ Kİ

Akkuş, söz konusu sonuçla ile ilgili müsabaka anına kadar hiçbir belirti yaşamadıklarını belirterek, şunları söyledi: “Çünkü sporcuların Londra'da antrenman dereceleri bile üç sporcumuzun madalya alması için yeterliydi. Hatta Sibel Şimşek'in madalyası o kadar garantiydi ki o kiloda yarışan bazı sporcular madalya alamayacaklarını tahmin ettikleri için 69 kiloya çıktılar. Uluslararası Federasyon Başkanı, 63 kilo müsabakasından üç gün önce bana, istersem 63 kilonun madalyasını çiçeğini verebileceğimi bununla ilgili yazı yazabileceğini söyledi. Yani bütün bunların sebebi, bizim o sıkletlerde madalyamızın garanti olmasıydı. Ben çiçek vermeye çıktım ama madalya töreninde sporcumuz yoktu. Sonuçları değerlendireceğiz. Sporcularımızı çok fazla hırpalamak da doğru değil. Çünkü bunların hepsi Dünya ve Avrupa Şampiyonalarında madalya almış sporcular. Sporcular madalya baskısı olarak açıklıyorlar.


Türk antrenörden Kazak'lara 4 altın

Türk Güreş Milli Takımı antrenörü Salih Bora'nın Azerbaycan'a 7 madalya kazandırması gibi eski Türk Halter Takımı antrenörü Enver Türkileri de görevden alındıktan sonra anlaştığı Kazakistan'ın 4 altın madalya kazanmasını sağladı. 2005'te Kazakistan haltercilerinin antrenörlüğüne getirilen Türkileri, 1989 yılında Bulgaristan'dan Türkiye'ye zorunlu göç ile gelmişti. Türkileri, Naim Süleymanoğlu, Halil Mutlu'nun uzun yıllar hocalığını yaptı. Süleymanoğlu'nun 10 yaşından beri kırdığı tüm rakorlarda arkasında duran isim oldu. Dünya ve Olimpiyat şampiyonu rekortmen haltercimiz Halil Mutlu'nun kariyerinde büyük katkıları olan Türkileri, 2004'te olimpiyat şampiyonu olan Nurcan Taylan'ın da hocasıydı.


8 yılda sıfırı tükettik

2004 Atina Olimpiyatları, Türk halterinin altın dönemi oldu. Halil Mutlu 56 kiloda yine birinci olurken, 77 kiloda Taner Sağır ve kadınlarda 48 kiloda Nurcan Taylan olimpiyat şampiyonu oldu. 56 kiloda Sedat Artuç ise üçüncülük kürsüsüne çıktı. Türkiye, 2008 Pekin olimpiyatlarında ise kadınlarda 48 kiloda Sibel Özkan ile ancak gümüş madalya kazanabildi. 2004'te 3'ü altın 1 bronz olmak üzere 4 madalya alan Türkiye, 2012 Londra Olimpiyatlarına 5 erkek, 4 kadın olmak üzere 9 sporcu ile katıldı. Erkeklerde 62 kiloda Erol Bilgin ve Hurşit Atak, 69 kiloda Mete Binay ve Bünyamin Sezer, 85 kiloda Nezir Sağır; kadınlarda ise 48 kiloda Nurdan Karagöz, 53 kiloda Aylin Daşdelen, 58 kiloda Bediha Tunadağı ve 63 kiloda Sibel Şimşek madalya umutlarımız oldu. 2004'te 4 madalya alan Türkiye, aradan sadece 8 yıl geçtikten sonra Londra 2012 Olimpiyatları'nda madalya kazanamayarak halterde de büyük hayal kırıklığına neden oldu.


İyi bir teknik ekiple 2020'de güleriz

Dünya ve olimpiyat şampiyonu haltercimiz Halil Mutlu, ortada bir başarısızlık olduğunun altını çizerek, “Başarılı olmak için bugüne kadar yapılanların yapılmaması gerekiyor" dedi. Haltercilerimizde "bir özgüven eksikliği gördüm” ifadelerini kullanan Mutlu, yanlış anlaşılmaktan da endişeli. “Ben bir şey söylesem, 'Bizim bu zayıf noktamızdan faydalanıp belli bir noktaya gelmek istiyor” diyen zihniyet var. Dolayısıyla bu tür konularda konuşurken sıkıntı çekiyorum. Bu sonuç sadece bugünün başarısızlığı değil. Bu başarısızlığın geleceğini 2008'den beri belli. Başarısızlığın ne olduğunu yönetenler gayet iyi biliyordur” şeklinde konuştu.

2016 GEÇİŞ SÜRECİ OLUR

Mutlu, 2016 olimpiyatları hedefleri ile ilgili olarak da şunları kaydetti: “Kim, 'Biz 2016'da biz şunu yapacağız, başarılı olacağız' diyorsa yalan söyler. Birkaç madalya kazanılabilir ama bu bizim başarı değil. 2016 göz açıp kapayıncaya kadar gelir. İnşallah Başbakanımızın da çok istediği 2020 olimpiyatlarını alırsak o zaman şaha kalkabileceğimiz söylenebilir. Ama bunun için de hemen çalışmalara başlamak gerekir. 2016'nın doğru bir hedef olmadığını düşünüyorum ben. Herkesin hedefi 2020'ye yönelik çalışmalar olursa, bence daha doğru ve inandırıcı olur. Takımın toparlanmaya ihtiyacı var. Yeni gençlerimizin katılmasıyla 2016 geçiş süreci olur. 2020'de de inşallah eski şaşalı dönemlerimize kavuşuruz diye düşünüyorum. İki olimpiyatta kaybettiğin madalyayı ilk olimpiyatta toparlaman imkansız bir şey.”


Çin değil Avustralya modeli

Federasyon Başkanı Hasan Akkuş, halterde başarı için kulüpleşmenin önünün açılması gerektiğinin altını çizdi. “Sorun maddi olsaydı ülke bazı kaynaklarından fedâkarlık ederek spora bunu aktararak çözebilirdi” diyen Akkuş, şöyle konuştu: “Ama ben kesinlikle şunu belirtiyorum, bugün sporun maddi sıkıntısı yok. Hazırladığınız her projenin karşılığında genel müdürlükten, bakanlıktan gerekli bütçeyi alıyorsunuz. En azından ben kendi federasyonum adına bunu söyleyebilirim. Bir an önce çalışan, işleyen bir sistem oluşturmamız gerekir. Bunun için de uygun modeller var. Dünyada başarılı olan ülkeler var. Çin modelinin bize uygun olabileceğini düşünmüyorum. Merkeziyetçi sistem uyguluyor. Çin'deki gibi bizim de bir çocuğu alıp 3 yıl boyunca spora yönelik eğitim veremezsiniz. Çünkü en başta aile buna karşı çıkar. Çin'e bakmak yerine yönetim yapısı ve vatandaş popülasyonu nüfus dağılımı bize benzeyen ülkeleri model almak daha uygun olur. Avustralya'da ilk önce spor bilimini gerçekleştirdiler. Çünkü Sydney Olimpiyatlarından önce şunu fark ettik ki, Avustralya'da gerçekten uluslararası kaliteli yayın sayısında patlama oldu spor alanında. Yani bilimsel alt yapıyı hazırladılar.”

KÜÇÜK DEV ADAMLAR TARiH YAZMIŞTI

Türkiye'nin halterdeki en büyük gururu olan Naim Süleymanoğlu ile Halil Mutlu çıktıkları podyumlarda kendi ağırlıklarının 3 katı ağırlıkları kaldırarak cep herkülü unvanını aldılar. Naim Süleymanoğlu 1988 yılında Seul Olimpiyatlarında 60 kiloda altın madalya kazandı. Süleymanoğlu aynı başarıyı 1992 Barcelona olimpiyatlarında sürdürdü. 1994 yılında ise halil Mutlu Türkiye'nin halter podyumlarındaki yeni cep herkülü oldu. Naim Süleymanoğlu 64 kiloda birincilik kürsüsüne çıkarken Halil Mutlu ise 54 kiloda şampiyon oldu. Halil Mutlu 2000 Sidney Olimpiyatlarında 56 kiloda yine şampiyonluk kürsüsüne çıkmayı başardı.



12 yıl önce
default-profile-img