Arap Baharı rüzgarının ilk estiği Tunus'ta bugün tarihi bir gün. Uzun yıllar iktidarda kalan Cumhurbaşkanı Zeynelabidin Bin Ali rejiminin 2011 yılında devrilmesinin ardından demokratik hayata geçiş için ilk adımları atmaya başlayan ülkede halk sandık başına gidiyor. Üç haftalık seçim kampanyaları dün sona ererken 1956 yılında bağımsızlığına kavuşan ülkede halk, ilk kez demokratik şartlarda yapılacak seçim için sandığa gitmenin heyecanını yaşıyor. Yaklaşık 11 milyon nüfusa sahip ülkede 5 milyon 200 bin seçmenin oy kullanması bekleniyor. Tunus'u beş yıl boyunca yönetecek iktidarın belirleneceği genel seçimlerin favorisi, Muhammed Raşid Gannuşi'nin liderliğini yaptığı Nahda Partisi. Tunus'ta yapılan ilk seçim sürecinde uzlaşma ve diyalog eksenli meşruiyet arayışına giren Nahda, seçim sonrası ulusal birlik hükümetinin kurulmasından yana olduğunu her vesileyle vurguluyor. Nahda ile Nida Tunus Partisi arasında çekişmeye sahne olması beklenen seçimlerde 69 siyasi partiden bin 326 aday, milletvekili seçilebilmek için yarışacak.
Bin Ali iktidarının devrilmesi ile başlayan yeni siyasi dönemde, en çok konuşulan ve tartışılan siyasi aktör olan Nahda Partisi ülkede en organize ve kurumsal parti olarak öne çıkıyor. Diğer Tunuslu partilere göre halk tabanında daha iyi örgütlendiği belirtilen partinin lideri Raşid el Gannuşi, 20 yıl sürgünde kaldığı İngiltere'den devrim sonrası ülkesine döndü. Türkiye'nin kendileri için bir model teşkil ettiğini belirten Gannuşi, İslam ve modernite arasında bir denge kurmaya çalıştıklarını söylüyor.
Nida Tunus Partisi, 2011 seçimlerinin ardından kurulan miliyetçi-seküler bir parti. Parti, 2014
meclis seçimlerinde önemli bir oy oranına sahip olabileceği düşünülen bir diğer parti olarak ifade ediliyor. Bin Ali'nin ülkeden ayrılmasının ardından 2011 meclis seçimlerinden önce kurulan ikinci geçici hükümetin başbakanlığını yapan, Bin Ali ve Burgiba dönemlerinde önemli görevler üstlenmiş ve son olarak da dışişleri bakanı olarak görev yapmış Baci Said el Sebsi tarafından, Nahda Partisi ve troyka hükümetini dengelemek gayesi ile kuruldu.
Tunus siyasi hayatının bir diğer partisi olan Ettakatol'un (Demokratik Emek ve Özgürlükler Forumu) lideri olan Mustafa Bin Cafer, tanınmış bir insan hakları aktivisti olarak biliniyor. Parti, 2002 tarihinde yasal statüye kavuştu. Ettakatol, Bin Ali iktidarı döneminde özellikle İlerici Demokrat Parti ile birlikte yasal muhalif kanadı temsil ediyordu. Ettakatol, 2011 genel seçimlerinde yüzde 9'luk oy oranı ile 20 milletvekilini meclise sokabildi. Parti ayrıca Troyka hükümetlerinin ortaklarından biridir.
Halk Cephesi ittifakı, Ağustos 2012'de Nahda ve Nida Tunus'a karşı üçüncü bir blok oluşturmak amacıyla Tunus Komünist İşçi Partisi (TKİP) lideri Hamma Hammami liderliğinde küçük ölçekli sol partilerin biraraya gelmesiyle kuruldu. Kurucu partiler arasında TKİP, Sosyal Demokratlar Hareketi, Baasçı Hareket, Tunus Yeşiller Partisi ve İlerici Mücadele Partisi gibi partiler bulunuyor. Cepheyi oluşturan partiler 2011 seçimlerinde sınırlı başarı elde etmiş ve meclise milletvekili sokmayı başarabilmiş sol partiler olarak biliniyor.
Bin Ali döneminin önemli muhalif lideri Munsif Marzuki tarafından 2001 yılında kurulan Cumhuriyetçi Kongre Partisi, Tunus kimliğinin Arap ve Müslüman olarak tanımlayan, serbest ekonomiyi destekleyen merkez-sol bir parti. Parti 2011 genel seçimlerinde yüzde 12,3'lük oy oranı ile 29 milletvekilini meclise sokabildi ve seçimlerde önemli bir başarı elde ederek ikinci parti oldu.
Tunus, 4 yıllık geçiş dönemini atlatmaya hazırlanırken, ülkenin geçici Devlet Başkanı Munsif Marzuki'nin seçimle ilgili değerlendirmelerde bulundu. Marzuki yaptığı açıklamada, 'Arap Baharı'nın beşiği' olarak adlandırılan Tunus'ta gerçekleşecek seçimi 'devrim taraftarları ve devrim karşıtlarının taraftarları arasında bir yarış' olarak nitelendirdi. Siyasi gözlemciler, Bin Ali rejiminde görev alan eski yöneticiler ile Nahda Partisi arasında çekişme yaşanacağını düşünüyor.
