Birleşmiş Milletler (BM) Yemen Özel Temsilcisi Cemal bin Ömer, Şii Ensarullah Hareketi'nin (Husiler) taleplerine karşılık vermemesinden "hayal kırıklığı" yaşadığını söyledi.
Aden'e giden Bin Ömer, Cumhurbaşkanı Abdurabbu Mansur Hadi ile görüşmesinden önce basın toplantısı düzenledi. Ülkedeki son duruma değinen Bin Ömer, "Husilerin hükümet binalarından çekilmesi, istifa eden Başbakan Halid Mahfuz Bahhah ile bazı bakanlara uygulanan 'ev hapsinin' ön koşulsuz olarak kaldırması talebinin karşılanmamasından duyduğum hayal kırıklığını dün akşam BM Güvenlik Konseyi'ne (BMGK) ilettim" dedi.
BMGK'ya Yemen'deki son durum hakkında bilgi verdiğini aktaran Bin Ömer, Aden ziyaretinde Hadi'yi konseye sunduğu tebliğle ilgili bilgilendireceğini ve krizin çözümü için görüş alışverişinde bulunacağını belirtti.
Bin Ömer, Husileri kastederek "Başkalarına görüşlerini dayatabileceğini ya da Yemen'i zor kullanarak yönetebileceğini zannedenler yanılıyor" diye konuştu.
Eylül ayında başkent Sana'da kontrolü sağlayan Husiler ile yönetim arasında 21 Eylül'de, "3 gün içinde yeni hükümet kurulması, Cumhurbaşkanı Hadi'nin hiçbir siyasi partiye üye olmayan birine başbakanlık görevini vermesi, petrol ürünlerine zamların düşürülmesi" gibi maddelerin yer aldığı anlaşma imzalanmıştı. Hadi, Ofis Müdürü Ahmed Avad bin Mübarek'i hükümeti kurmakla görevlendirmiş ancak tepkiler üzerine bu görev Halid Mahfuz Bahhah'a verilmişti.
Bu gelişmelere rağmen olayların durulmadığı ülkede Hükümet ve Cumhurbaşkanı Hadi'nin ocakta istifa etmesinin ardından Husiler, 6 Şubat'ta, ülkedeki siyasi geçiş sürecini belirleyecek "Anayasa Manifestosu" adıyla bildiri açıklamıştı. Mevcut anayasanın yürürlükte kalacağı belirtilen manifestoda, 5 üyeli "Başkanlık Konseyi" ve 551 sandalyeli "Ulusal Geçiş Meclisi"nin kurulması öngörülmüştü. Husiler ayrıca, feshettikleri parlamentonun üyelerini yeni meclise katılmaya çağırmıştı.
Husilerin siyasete silahlı müdahalesi birçok kesimler tarafından ''Darbe" olarak nitelendirilmişti.
BMGK 16 Şubat'ta oylamaya sunduğu Yemen tasarısıyla, Husilerden, silahlı milislerini hükümet kurumlarından ve kontrolü altındaki bölgelerden çekmesi, ev hapsinde tutulan herkesi serbest bırakması, hükümete ve halka karşı her türlü saldırgan eylemlere son vermesi ve ele geçirdikleri askeri kurumlardan elde ettikleri silahları teslim etmesini istemişti.
Husilerin başkent Sana'daki evinde gözetim altında tuttuğu Hadi, 21 Şubat'ta Aden'e gitmiş ve burada "Cumhurbaşkanı" sıfatını kullanarak yaptığı açıklamada, "Husilerin Sana'da kontrolü ele geçirdiği 21 Eylül tarihinden itibaren alınan kararların geçerli olmadığını" ifade etmişti.
