Mısır'da 2013'te general Abdullfettah es-Sisi'nin seçilmiş Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi'yi görevden almasıyla başlayan kaos dalgasının Tunus'ta da sergilenmek istendiği ileri sürülüyor. Tunus Cumhurbaşkanı El-Baci Kaid es-Sibsi'nin bir “sırdaşı” olduğunu iddia eden gazeteci Sofian Ben Farhat, geçtiğimiz günlerde yaptığı bir açıklamada, Birleşik Arap Emirlikleri'nin (BAE), Tunus'un devrik lideri Zeynel Abidin Bin Ali'nin 2011'de 'Arap Baharı' ile birlikte devrilmesinin ardından yapılan seçimleri kazanan ve 2011-2014 yılları arasında iktidarda kalan Nahda Hareketi'ni saf dışı bırakması yönünde Sibsi'yi ikna etmeye çalıştığını savundu.
Middle East Eye sitesinde yer alan habere göre Farhat, Tunus'un Nessma televizyon kanalında yaptığı açıklamada, BAE yetkililerinin Sibsi'den maddi yardım teminatı karşılığında “Mısır senaryosunu” tekrar etmesini istediklerini söyledi. Farhat'a göre Sibsi, 2014'te gerçekleşen cumhurbaşkanlığı seçimlerinden hemen sonra iletilen talebi reddetti. BAE yöneticileri ile yakın ilişkileri olan Cumhurbaşkanı Sibsi seçim kampanyası sırasında BAE'den kendisine hediye edilen lüks zırhlı araçlar nedeniyle yabancı fon skandalıyla
gündeme gelmişti.
Farhat'ın iddialarını değerlendiren politikacı Anwar Gharbi, BAE'nin nüfuzunu kullanarak “Tunus'u yok etme” girişimine dair raporların araştırılması için mecliste komisyon kurulmasını talep etti. Quds Press Ajansı'na konuşan Gharbi, “BAE'nin Tunus'un içişlerine müdahelesi son derece tehlikelidir. Bu müdahele ülkeye ve Tunus halkına karşı açık bir saldırıyı temsil etmektedir” ifadelerini kullandı. Gharbi, Sibsi'ye karşı seçimleri kaybeden eski Cumhurbaşkanı Munsif el-Merzuki'nin liderliğindeki Vatandaş Halk Hareketi partisindeki önde gelen isimlerden biri olarak kabul ediliyor.
Mısır'da demokratik seçimlerle cumhurbaşkanı seçilen ilk lider olan Muhammed Mursi'nin Sisi liderliğindeki askeri darbeyle görevinden uzaklaştırılmasının ardından ülkede meydana gelen iç karışıklık sebebiyle ekonomik buhran yaşanmıştı. Geçtiğimiz günlerde cunta mahkemesinin hakkında idam kararı verdiği Mursi'nin görevden alındığı 3 Temmuz 2013 tarihinden bu yana Kahire'nin başta Suudi Arabistan ve BAE olmak üzere petrol zengini Körfez ülkelerinden milyarlarca dolar yardım aldığı biliniyor.
Libya'daki ikili yönetim Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi'nin bölgedeki etkinliğini artırmaya da fırsat sunuyor. Libyalı kabileler, Mısır'daki darbe sonrası Libya'ya silah ve mühimmat gönderdiği yönündeki ses kayıtları basına sızan Sisi'ye Temsilciler Meclisi ordusuna uygulanan uluslararası silah yaptırımlarının kaldırılması için diplomatik çalışmalara liderlik etmesi çağrısında bulundu. Mısır'ın başkenti Kahire'de düzenlenen Libya Kabileleri Liderleri Konferansı'nda konuşan el-Urfi kabilesi Şeyhi Mesud Ömer Abdulveli, “Mısır Cumhurbaşkanı Sisi ve hükümetten Tobruk hükümetine daha çok yardım etmesini, ordunun silahlandırılmasına destek çıkmasının yanı sıra bu konuda diplomatik mücadele vermesini talep ediyoruz” dedi. Libya'da Tobruk ve Trablus merkezli iki ayrı parlamento ve hükümet bulunuyor. Tobruk hükümeti Libya'da darbe girişiminde bulunan emekli general Halife Hafter tarafından destekleniyor. Hafter'e Mısır'daki Sisi yönetimi uzun süredir destek veriyor.
