|

Ölümleriyle de ders verdiler

ABD'de öldürülen üç Müslüman gençten Deah Barakat’ın ailesi, yaşananların yeni gerilimlere, şiddet ve nefrete değil barışa, sevgiye ve hangi dinden, kökenden olursa olsun iyilik için bir araya gelebilmeye aracı olmasını istiyor. Metanetini koruyan aile, insanların bu olayla Müslümanlar ve İslam hakkında çok şey öğrendiğini söylüyor.

Yeni Şafak
04:00 - 5/03/2015 Perşembe
Güncelleme: 22:20 - 4/03/2015 Çarşamba
Diğer
Kuzey Carolina eyaletinin Chapel Hill kasabasında 10 Şubat’ta 23 yaşındaki diş hekimliği öğrencisi Deah Barakat, 21 yaşındaki eşi Yusor Muhammed Ebu Salha ve 19 yaşındaki baldızı Razan Muhammed, komşuları Craig Hicks tarafından başlarından vurularak katledilmiş, olay ülke ve dünya genelinde büyük tepki çekmişti. Kuzey Carolina Bölge Savcılığı, Hicks hakkında idam cezası istemeye hazırlanırken, AA’ya konuşan Deah Barakat’ın ailesi, herkesin “cennette eşleştirilmiş bir çift” diye mutluluklarına ve uyumlarına imrenerek baktığı oğulları Deah ve gelinleri Yusor ile son anılarını cinayetten üç gün önce yaşadıklarını aktardı.

BİZİMLE DEĞİL AMA ÖLMEDİ DE

Baba Nami Barakat, “Eşim ile ben çocuklarımızı barışçıl şekilde, İslami yollarla yetiştirmeye çalıştık. Nefreti değil sevgiyi, insanlara yardımı öğrettik. Herkesin yardımına koşan, hep iyi şeyler yapmaya çalışan bir çocuktu. Çok zor. Başa çıkmaya çalışıyoruz ama inancımız sayesinde güçlüyüz” şeklinde duygularını dile getirdi. Tüm acıları Allah’a sığınarak aşmaya çalıştığını belirten anne Leyla Barakat ise, “Bu çirkin bir suç ama Allah yücedir, ondan geleni kabul ediyorum. Nedenini sorgulamıyorum. Oğlum bizimle değil ama ölmedi de. Şu anda cennette, yüksek bir yerdeler. Bu da beni rahatlatıyor. O nedenle dönmesini de istemem. Allah’a şükrediyorum. O bana sabrı veriyor, gücü veriyor” dedi.

Türkiye’ye minnettarız

Türkiye’den, İngiltere’den, Almanya’dan, Çin’den kendilerini arayanlar olduğunu söyleyen baba Barakat, Türk halkının ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın cinayete tepkilerine de değindi: “Türkiye’ye birkaç yıl önce gittim. Her zaman Türk halkıyla çok iyi deneyimlerimiz oldu. Harika insanlar. Eşime, ‘yaşayabileceğimiz ideal yer’ diyorduk. Onların bize bu olaydaki desteği, Suriyeli sığınmacılara yardımı bizi çok etkiledi. Türkiye’de bir kliniğe oğlumun adını vermelerini televizyondan izledik. Çok dokundu bize, çok etkilendik. Müslüman Amerikalılar olarak minnettarız. Ne kadar teşekkür etsem azdır” diye konuştu. Nami Barakat ayrıca, New York’ta temaslarda bulunacak Başbakan Ahmet Davutoğlu ile görüşme imkanı olursa da bundan mutluluk duyacağını kaydetti.


Polis özür diledi

Kardeş Faris Barakat, olayın başında ABD medyasının konuyu ele almakta geç kalmış ve olayın nefret suçu olarak tanımlanması konusunda tartışmalar yaşanmış olsa da o günden bu yana gerek yerel gerek federal hükümetin konuyla yakından ilgilendiğini söyledi. Barakat, “Konu için federal hükümetteki en iyi savcılardan biri atandı. Chapel Hill polis şefi, diğerleriyle birlikte geldi ve bunun park sorunuyla ilgili yansıtılmasından dolayı bizden özür diledi” ifadesini kullandı.


Başka evlatlar ölmesin 

Barakat ailesi, yaşananların yeni gerilimlere, nefrete ve kine değil barışa, sevgiye ve hangi dinden, kökenden olursa olsun insanların iyilik için bir araya gelebilmesine aracı olmasını dileğini ifade etti. Anne Leyla Barakat, bu noktada duygularını şöyle dile getirdi: “Bu olay bir nefret suçu ama benim daha büyük korkum, bunun yeni nefret suçlarını ortaya çıkarması. Ben oğlumu kaybettim ama başka bir yerde hangi inançtan, ulustan olursa olsun başka bir evladın kaybedilmesi tehlikesinden korkuyorum. Biz bu olayın hiçbir şiddet için bir bahane olarak kullanılmasını istemiyoruz.”


Hicks’e nefretle bakmayacağım

Deah Barakat’ın ailesi, tüm bu nedenlerle gelecek ay yapılacak duruşmaya da katılmayı planlıyor. Leyla Barakat, “Hicks’e karşı hiçbir his beslemiyorum. Hatta bu tür bir nefrete sahip olduğu için onun adına da üzülüyorum. Ona nefretle bakmayacağım. Bu benim işim değil. Adalet Allah’tan gelir. Benim içimde barış var” şeklinde konuştu. 


Cenazelerini anlatan şarkı

Oğlunun ölümünden sonra üzerinde evlendikleri tarih ile “gelin” yazan kuşağa sarılı bir CD bulduğunu aktaran anne Leyla Barakat, CD’de bulunan “A Fire Love” adlı tek şarkının sözlerine baktığında gözyaşlarına hakim olamadığını dile getirdi. Barakat, “Şarkının sözleri onların cenazesini tarif ediyordu, Bu bile sanki önceden yazılmış kaderlerine” ifadesini kullandı. CD’deki şarkının sözleri, “Dün her şey güzeldi sonra şeytan anılarınızı aldı. Eğer bugün ölüme düştüysen umarım gittiğin yer cennettir” şeklinde başlıyor. 


İsimleri bile mesaj içeriyor

Anne Barakat, “Sevgiyi, fedakarlığı, örnek İslam’ı gösterdiler. İnsanlar, onları tanımadan sevdi. Allah her şeyi detayıyla planladı onlar için. İsimleri bile bir mesaj içeriyor. Daeh ışık, nur, Yusor kolaylık, Razan bilgelik ve doğru yol demek. Böyle yaşadılar ve böyle anılacaklar” dedi. 


İnsanlar çok şey öğrendi

Müslümanların çevrelerine gerçek İslam’ı göstermesi gerektiğini ifade eden kardeş Faris Barakat, şöyle konuştu: “Amerika’da insanlar bu olayla Müslümanlar ve İslam hakkında birçok şey öğrendi. Belki de ilk defa Müslümanların çok iyi öğrenciler olduğunu, toplumlarına yardım ettiğini, NBA maçlarını izlediğini, Amerikan kültürüne ait hobilerinin olduğunu gördüler. Onların ölümüne Hicks değil, Hicks’in içindeki nefret neden oldu. Aynı nefret devam etmemeli.”

#Chapel Hill
#Yusor Muhammed Ebu Salha
#Deah Barakat
9 yıl önce