Ayrıcalığı siz de yaşamak istemez misiniz? Kartal Anadolu İmam Hatip Lisesi, okula kayıt yaptıracak şampiyonlarını bekliyor.
Türkiye'nin ilk Anadolu İmam Hatip Lisesi olma unvanını taşıyan okul, geçmişteki başarılarıyla adından sıkça söz ettirmeyi başarmış güzide bir eğitim kurumudur.
- Ücretsiz ulaşım, pansiyon ve yemek imkânı
- Aylık 250 TL burs
- 1 adet ipad hediye
- Bir yaz döneminde İngilizce'sini geliştirmek isteyenler için yurtdışı eğitim bursu
- Bir yaz döneminde Arapça'sını geliştirmek isteyenler için yurtdışı eğitim bursu
- Ücretsiz ulaşım, pansiyon ve yemek imkânı
- Aylık 100 TL burs
Kartal Anadolu İmam Hatip Lisesi Mezunları ve Mensupları Derneği, size de KARTALLI olmanın farkını yaşamaya davet ediyor.
Bir döneme damga vuran okul, peşpeşe gelen başarıları ile adını duyurmuş eğitim dünyasında gündeme damga vurmuştur.
Okul nasıl kuruldu?
Her şey 1984 yılında TRT'de yayınlanan bir televizyon programıyla başladı. Almanya'da yaşayan Türk işçi çocuklarının yaşadıkları sıkıntıların konu edildiği programda, çocukların kültür çatışması ve adaptasyon problemleri sonucunda kendilerini kötü alışkanlıkların içinde buldukları, milli kültürlerinden uzaklaşıp, milletine yabancı birer birey olarak Almanya'da kayboldukları anlatıldı. Program, dönemin yöneticilerinin dikkatini çekince, Milli Eğitim Bakanı Vehbi Dinçerler ve Din Öğretimi Genel Müdürü Hikmet Özdemir, inceleme yapmak üzere Almanya'ya gitti. 14 Ekim 1985'te Mehmet Dede'nin kurucu müdürlüğünde “Beykoz Anadolu İmam Hatip Lisesi” adıyla eğitim öğretim hayatına başladı.
Yabancı dil ile imam-hatip müfredatı birleştirilerek kurulan okul sayısız başarılara imza atacak, daha sonra Kartal'a taşınacak; “Kartallı” kimliğini tüm dünyada duyuracaktı.
İlk Anadolu İmam Hatip Lisesi olan bu okulun eğitim kadrosu oluşturulurken, Milli Eğitim Bakanlığı'nın yurt dışına göndereceği öğretmenler arasından seçim yapıldı. Okula kabul edilecek öğrenciler ise, Anadolu liseleri sınavında aldıkları puanlar ve diploma notları göz önünde bulundurularak seçildi. İlk dönem öğrencisi olma şansını yakalayan 101 öğrencinin dörtte birini Almanya'da ikamet eden ailelerin çocukları, geri kalan kısmını ise Türkiye'nin dört bir yanından gelen öğrenciler oluşturmaktaydı. Sonraki yıllarda Almanca Hazırlık sınıflarına İngilizce Hazırlık sınıfları da eklendi ve okul çift dilde eğitim yapmaya başladı. Almanya'da da kısa sürede ün kazanan okul, öğrencilerinin dörtte birini Almanya'dan almaya devam etti. Öyle ki, sonradan Müslüman olmuş Alman ailelerden gelen öğrenciler bile okulda eğitim görmeye başladı.
Öğrenci sayısının giderek artması ve mevcut binanın yetersiz kalması sebebiyle okul, 1990 yılında modern kampüsü ve yurt binasıyla Kartal ilçesine taşındı ve Kartal Anadolu İmam Hatip Lisesi adını aldı.
Bu dönemde Okul Müdürü Mustafa Gözübüyükoğlu'nun fedakâr ve azimli çalışmaları neticesinde bir araya gelen pek çok değerli veli, okulun daha etkin bir hale gelebilmesi için adeta seneler süren geceli gündüzlü bir çalışmanın mimarı oldu. Okul Koruma Derneği Başkanlığı'nı değerli sanayici merhum Abdullah Sarımermer'in, Okul Aile Birliği Başkanlığı'nı Prof. Dr. Cevdet Küçük'ün üstlendiği bu dönemde; velilerin maddi manevi katkılarıyla Kartal Anadolu İmam Hatip Lisesi, kısa zamanda her türlü çağdaş eğitim imkânının sınırsızca öğrencilerin hizmetine sunulduğu bir eğitim yuvası haline geldi. 1992 ve 1995 yıllarında inşa edilen 2 ek bina ile Kartal Anadolu İmam Hatip Lisesi tam donanımlı bir eğitim kompleksine kavuştu. Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlı normal bir devlet okulu olmasına rağmen, velilerin gösterdiği müthiş özveri sayesinde okul kısa sürede adeta bir aile gibi şekillendi ve böylece “Kartallı”ları ünlü yapan başarılar bir bir gelmeye başladı.
Kartal Anadolu İHL, ilk mezunlarını 1993 senesinde verdi. İki öğrencinin ÖYS sınavında ilk yüze girmesi, bundan sonraki yıllarda gelecek başarıların habercisi gibiydi. Bir sene sonra, 1994 ÖYS'de öğrencilerden Mustafa Önder Kıyıklık Fen-Matematik alanında tüm soruları doğru yanıtlayarak Türkiye birincisi oldu ve böylelikle Kartal ülkenin gündemine oturdu. Bir imam hatip lisesi nasıl olur da Fen alanında Türkiye birincisi çıkarırdı? Kimilerine göre bu imkansızdı ve ancak tesadüf olabilirdi. Ertesi yıl 1995 ÖYS'de bu kez Selçuk Şimşek Sosyal Bilimler Türkiye birincisi ve Türkçe-Sosyal alanında da Türkiye ikincisi oldu. Aynı yıl mezunlardan Murat Akgüç Fen Matematik alanında Türkiye 58.'si olarak başarıya ortak oldu. 1996 yılında Selim Tuzci ÖYS Türkçe Sosyal alanda birinci olurken, 1997 yılında ise daha sonra Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün damadı da olacak olan Mehmet Sarımermer Türkçe-Matematik alanında Türkiye 4.'sü oldu. Aynı yıl iki öğrenci de yabancı dil alanında ilk 100'e girdi.
Her sene ara vermeden kaydedilen bu başarılar başka birilerinin de dikkatini çekmiş olacak ki; 28 Şubat sürecinden ilk nasibini alan yine Kartal oldu.
Bu dönemin bir sonucu olarak yürürlüğe giren 4306 sayılı kanun, tüm imam hatipleri olduğu gibi Kartal'ı da olumsuz şekilde etkiledi. Bu düzenlemeyle beraber okulun ortaöğretim kısmı kapatıldı ve üniversiteye giriş sınavlarında mezunları dayanaksız ve haksız bir uygulamayla karşı karşıya bırakan keyfi bir katsayı sistemi yürürlüğe girdi. Katsayı engeliyle üniversitelere öğrenci yerleştirmesi zorlaşan Kartal, ham puanda derecelerine devam etti. 2000-2001 Eğitim yılında ÖSS'de Türkiye 4.'sü Suat Kay, 2001-2002 Eğitim yılında ÖSS'de Türkiye 4.'sü Mustafa Celep, 2002-2003 Eğitim yılında ÖSS'de Türkiye 21.'si Esra Eğici, 2004-2005 Eğitim yılında ÖSS'de Türkiye 45.'si M. Mahmut Keskin, 2005-2006 Eğitim yılında ÖSS'de Türkiye 8.'si Zehra Us, 2006-2007 Eğitim yılında ÖSS'de Türkiye 4.'sü A. Buğra Şimşek oldu.
Geçtiğimiz yıl da okul öğrencilerinden Hanife Şeyda Ülgür YGS'de Türkiye 2.'si oldu. Her yıl ilk üçe giren öğrencilere araba hediye edilen okulda Ülgür'e de başarısının karşılığı olarak otomobil hediye edildi.
28 Şubat sürecinden sonra tüm ülkede olduğu gibi Kartal'da da zor bir dönem başladı. İdari yapı değişti. Üniversite yolunda büyük engellerle karşılaşan öğrencilerin bir kısmı okuldan ayrılmayı tercih ederken, diğer kısmı ise okulda kalıp Kartal Anadolu İmam Hatip Lisesi'nden mezun olmayı tercih etti.
Türk eğitim sistemini sorumsuzca alt üst eden bu uygulamalar, yalnızca Kartal'da okuyan öğrencileri değil, aynı zamanda bu okulu tercih etmeyi düşünen öğrencileri de olumsuz yönde etkiledi. Öğrencilerin okulda eğitim-öğretim gördükleri toplam süreyi 8 seneden 4 seneye düşüren, üniversite yoluna aşılması zor engeller koyan bu uygulamaya rağmen, Kartal Anadolu İmam Hatip Lisesi kaliteli eğitim profilini uzun zaman sürdürmeyi başardı.
Sancılı geçen yıllardan sonra Kartal'da hayat normal seyrine döndü. Öncelikle okul idaresine atamalar yapıldı ve ilk mezunlardan, Kartal'ın en muhteşem yıllarının yakın şahidi Mithat Tekçam okul müdürü oldu. Okulda sekiz yılını öğrenci olarak geçiren Tekçam, Kartal'ın eski günlerine dönmesi için yeni ekibiyle kolları sıvadı.
28 Şubat dönemine şahitlik eden eski binalar yıkılarak, yerine son derece modern, tam donanımlı bir kampus inşa edildi. En başarılı dönemde etkin olan, belki de öğrencilerin başarısında en büyük pay sahibi olan Sosyal Üniteler Binası yeniden aktif hale geldi. 90'lı yıllarda Kartallıların sahip olduğu sosyal imkanlar Türkiye'nin en saygın üniversitelerinde yoktu. Böylece öğrenciler üniversitelere yerleştiklerinde çok başarılı oluyor ve kurulan kulüplerin başını çekiyorlardı. Bunu çok iyi bilen eski öğrenci- yeni müdür Tekçam düğmeye bastı ve 35 yeni kulüp kuruldu, 9 farklı öğrenci dergisi yayın hayatına başladı. Aynı zamanda ilk defa bu dönemde oluşturulan Okul Meclisi sayesinde, “Kartallı” öğrenciler arkadaşlarını temsil ediyor, sorumluluk alıyor, özgüven kazanıyor ve idari yönetime katkıda bulunuyorlardı.
Okulla ilgili dikkat çeken bir başka konu da kendilerine “Kartallı” diyen öğrencilerin, mezun olduktan sonra da okulla bağlarının hiç kopmaması... Dünyanın her yerinde bir “Kartallı” bulmak mümkündür ve bunun için sadece mezunlar derneğinin (KartalDernek diyorlar) mail grubuna bir mail atmak yeterlidir. “New York'da Kartallı var mı?” ya da “Bu hafta sonu Etiopya'ya gideceğim, Kartallı var mı?” gibi. Mutlaka biri ses veriyor.
Bugüne kadar, sırf Kartal'da okumak için İstanbul'un ve Türkiye'nin dört bir yanından gelen başarılı ve fedakâr çocuklarla birlikte, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, farklı partilere mensup siyasilerin, ünlü yazarların ve akademisyenlerin çocuklarının da mezun olduğu “Kartal”ı yakın zamanda yine bir hayli duyacak gibiyiz.
Belki de şöyle soracağız: “Bu sene YGS-LYS birincisi yine Kartallı mı?
