|

2001 krizini ekenle biçen aynı partide

2001'de ekonomiyi krize sürükleyenlerin bugün CHP çatısında biraraya geldiği belirtiliyor. ‘Nereden buldun’ yasası ile sermayenin kaçmasına yolaçan dönemin Maliye Bakanı Zekeriya Temizel’di. ‘IMF’den para almalıyız' diyerek yüksek miktarda borçlandıran da Kemal Derviş oldu. Bu iki ismin şimdi, CHP’de siyasete soyunduğu tespiti yapılıyor.

Yeni Şafak ve
04:00 - 25/05/2015 Pazartesi
Güncelleme: 21:16 - 24/05/2015 Pazar
Yeni Şafak

Türkiye'nin 2001'de krize sürüklenmesinde, dönemin ekonomi kurmaylarının katkısının büyük olduğu ve bu kişilerin şimdi CHP çatısında siyasete soyunduğu belirtiliyor. Bu kapsamda “Nereden buldun' gibi düzenlemeler getirerek, sermayenin yurtdışına kaçışına yol açarak '2001 krizini eken' kişi, dönemin Maliye Bakanı Zekeriya Temizel'di. 'IMF'den para almalıyız' diyerek Türkiye'yi yüksek miktarda IMF'ye borçlandırıp krizi biçen ise Kemal Derviş oldu. Derviş ekonomiden sorumlu Devlet Bakanı olunca, Temizel 'birlikte çalışamayız' diyerek 5 dakika içinde BDDK Başkanlığı'ndan istifa etti.


Ancak şimdi bu iki isim yeniden CHP'de siyasete soyundu” tespiti yapılıyor.


PARALAR KAÇMIŞTI

2001 krizine neden olan DSP-ANAP-MHP koalisyon hükümetinin Maliye Bakanlığı'nı ve Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) Başkanlığı yapan Zekeriya Temizel, CHP'den İzmir 2. Bölge 3. sıra adayı oldu. Temizel bakanlığı döneminde kamuoyunda 'nereden buldun' olarak bilinen 'Mali Milat Kanunu'nu getirmiş, kanunlaşan ancak uygulamaya girmeyen bu düzenleme ile Türkiye'deki şirketlerin büyük çoğunluğu paralarını dışarıya kaçırmışlardı. Sonraki yıllarda yetkililer, 'Türk iş dünyasının yurtdışında 60 milyar doları var' lafları ile bu miktardaki paranın kaçışını doğrulamıştı. Yaşanan sürecin sonucunda ekonomi diz çöktü.


BANKALAR BATMIŞTI

ABD ve Avrupa'da 2009'da başlayan küresel mali krizin Türkiye'dekinin benzeri olduğuna dikkat çeken bürokratlar, “Bizde dönemin koalisyon hükümeti Demirbank gibi ağırlıklı olarak hazine kağıdını elinde tutan bankaların bu kağıtları nakit verilmeyip ellerinden alınmayınca bankalar nakit sıkıntısına sokularak batırıldılar. ABD ve Avrupa ise bizim ekonomi kurmaylarının yaptığının tam tersine bankaların elindeki hazine bonolarını para basarak aldılar ve bankaların nakit krizine sokulmasını önlediler” değerlendirmesi yaptılar.


DERVİŞ BORÇLANDIRDI

Ekonomik krizi el birliği ile oluşturan dönemin koalisyon hükümeti ve ekonomi kurmaylarının, kurtarıcı olarak Kemal Derviş'i getirdiğine işaret edilirken, Zekeriya Temizel'in ise 'Ben Derviş ile anlaşamam' diyerek BDDK Başkanlığı'ndan istifa ettiğini hatırlattılar. Kurmaylar, “Ülkeyi krize sokan kararların altında imzası olanların ilk fırsatta da bırakıp gitmeleri manidar” yorumu yaptılar. Temizel, 3 Mart 2001 tarihinde BDDK'nın ekonomiden sorumlu Devlet Bakanı Derviş'e bağlanması sonucu aynı sabah dönemin Başbakanı Bülent Ecevit'e 5 dakika içesinde istifasını sunmuştu.


'SİZ İKTİDAR OLUN, BEN BAKAN OLURUM'

Koalisyon hükümeti yaşanan krizi içerideki ekonomi kurmayları ile çözemeyeceğini anlayınca, IMF'nin gözdesi Kemal Derviş'i ekonomiyi kurtarması için çağırdığını dile getiren analistler, “Derviş'te gelir gelmez, hızla IMF'den para alınmasını önerdi” hatırlatması yaptılar. Ülkeyi IMF'nin boyunduruğuna bırakan aynı Derviş'e 7 Haziran seçimlerinde adaylık teklifi götüren CHP'ye Derviş'in,


CHP'de çalışmadan “siz iktidar olun, ben bakan olarak gelirim” anlamına gelen bir cevap verdiğine dikkat çekiliyor.


IMF İLE ANLAŞMALI DÖNEMDE BATIRILDIK

Öte yandan ise ellerinde kamu kağıdı bulunan bankalardan, kağıtların alınmaması nedeniyle TMSF'ye devrolan aslında 'kamudan alacaklı' bankalar, IMF'den gelen paralarla kurtarılırken, 45 milyar dolar zararın vatandaşa fatura edildiğini kaydeden analistler, “Böylece IMF üyesi Türkiye, IMF ile anlaşmalı olduğu bir dönemde batırıldı. Dönemin ekonomi kurmayları Zekeriya Temizel'in krizi başlatan süreci ile Derviş'in IMF'ye borçlandırarak 'kurtarma' süreci sonucu Türkiye'nin 'tokatlanması' sağlandı” yorumu yaptılar.






#Kemal Derviş
#IMF
#TMSF
9 yıl önce