TÜBİTAK'ta yaşanılanlara da değinen Bakan Işık, kriptolu telefonların dinlenmesi, böcek soruşturması, bakanlık genelgesine uyulmadan 145 kişinin işe alınması gibi süren bir dizi soruşturmanın sürdüğünü kaydetti. Bakan Işık geçtiğimiz günlerde 'mutabakatla' görevinden ayrılan TÜBİTAK Başkanı Prof. Yücel Altunbaşak'la ilgili görüşlerini paylaştı. Işık savcılığın Altunbaşak'ı gözaltı kararında yeralan 'yapılanlar başkanın bilgisi dahilindeydi' şeklinde ifadelerini hatırlattı. Bakan Işık, “Savcılık da başkanın da ifadesine başvurmuş oldu. Adalet bu işlerle ilgili soruşturmasını yapacak gerçeklerin ortaya çıkmasıyla ilgili çalışmasını yapacak, ona güveniyoruz. Kişinin suçu ispat edilene kadar da suçsuzdur, ona da inanıyoruz” dedi.
Bakan Işık “Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığında herkesin 'bildiği sırlar' vardı” diyerek yaşanan süreci çarpıcı bir dille anlattı. Işık sözlerine şöyle devam etti: “Herkes tarafından biliniyordu ki Hasan Palaz bunların imamıydı. Orada ne kadar pervasız hareket ettiği, fütursuz davrandığı, bakanın genelgesine rağmen, bir tavır içindeydiler. Bunların kafasında şu vardı:
Hükümet dayanamaz. Bu hükümet artık gidici, ben bakanın talimatını dinlemezsem ne olur. Muhtemelen de abileri 'bu hükümet gidici sen bildiğin gibi hareket et' dedi. Çünkü başka türlü izah edemezsin. Bakan genelge yayımlayacak, bürokrat genelgeyi dikkate almıyor. Tek izahı var, hükümeti kalıcı olmadığına inandırılmış olmalarıdır. O açıdan, bütün bu soruşturmalar suçun da cezanın da şahsiliği prensibini bozmayacak şekilde ortaya çıkaracaktır” dedi.
