Erdoğan, 'Enerjide dışa bağımlılığı düşürmek hayati öneme sahip. Devreye giren her enerji tesisi bizim için altın kıymetinde. Bununla birlikte doğalgaz ve petrol yerine mümkün olduğu kadar kömüre dayalı termik santraller hidroelektrik, jeotermal kaynakları ikame etmenin çabası içerisindeyiz.
Siz bakmayın batıdaki çevreci akımların kömürü kötülediklerine. Almanya ve ABD'de en çok kullanılan santral kömürdür. Nükleer enerjiyi en çok kullanan ülkeler de gelişmiş ülkelerdir. Burada dert çevrecilik hassasiyeti sergilemek değil, Türkiye'nin gelişmesini kalkınmasını büyümesini engellemek. Açıkça söylüyorum en büyük çevreci biziz. Son 12 yılda ortaya konan performansı hiç bir dönemde hiç bir iktidar ortaya koymamıştır. Yenilenebilir enerji kaynaklarının tamamını seferber etmiş durumdayız.
Geçmişte büyüklerimiz hep şunu söylerdi dereler için 'Su akar Türk bakar' derlerdi. Ama şimdi ne yapıyoruz 'Su akar Türk yapar' diyoruz. Şimdi bir taraftan barajlar, hidroelektrik santrallerle enerji üretimini arttırıyoruz içme suyu kullanma suyu bunları üretiyoruz. Aksi takdirde durumumuz felaket olabilirdi. 20 milyon ağaca tekabul eden emisyon özelliği ile şuanki santralin üretecği enerji ile doğalgaz faturamızdan yılda 40 trilyon tasarruf edeceğiz. Bu tesis ile zaten zengin olan Kırşehir'in esen rüzgarını da kazanmış oluyoruz.
Bilindiği gibi Merkez Bankası'nın uyguladığı faiz uygulamasını eleştiriyorum. Faize gitmeyen para yatırıma dönüşecek. Yatırım notumuz zarar görür diyorlar. İşimiz Batı'ya, o kredi notu veren kuruluşlara kalsa bize yağmurlu havada su vermezler. Ekonomik potansiyeli bizimle mukayase edilemeyen ülkeler bizden daha güçlü gösteriyorlar. Bunların hiçbirine eyvallahımız olmadı. Biz onlara rağmen güçlendik.
Faiz oranı enflasyon öngörüsünün oranının iki katı. İnşallah bu da düzene girecek. Paralel yapı başta olmak üzere demorkasimize kastedenlere karşı mücadelemiz sürecek. Benim öfkem, benim kavgam sadece ülkesine ve milletine düşmanlık edenleredir." dedi.