|

'Söz verip yerine getirmeyenleri ifşa ederim'

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Gaziantep'te toplu açılış töreninde "Milli İstihdam Seferberliği"nde Gaziantep'in 15 bin istihdam sözü verdiğini söylerken, "Ankara'daki toplantıda söz verilen rakamlar vardı, Vali Bey takip edecek. Söz verip de yerine getirmeyenleri tüm ülkeye ifşa edeceğimi belirtmek isterim" dedi.

Yeni Şafak
13:20 - 19/02/2017 Pazar
Güncelleme: 16:40 - 19/02/2017 Pazar
Yeni Şafak
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Gaziantep'te toplu açılış törenine katıldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, burada vatandaşlara hitap etti.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Gaziantep'te toplu açılış törenine katıldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, burada vatandaşlara hitap etti.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Gaziantep'te toplu açılış töreninde Cumhurbaşkanlığı sistemiyle ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Erdoğan, "Allah'ın izniyle 16 Nisan yeniden bir doğuş olacak. İnşallah bu yeni bir dirilişin, ayağa kalkışın işareti olacak. Size güvenmeyenleri, size inanmayanları mahcup edecek bir neticeyi inşallah hep birlikte alacağız" dedi. Konuşmasında Milli İstihdam Seferberliği'ne de değinen Erdoğan, "Geçtiğimiz günlerde bir istihdam seferliği başlattık. Gaziantep Organize Sanayi Bölgesi'nin bu seferberliğe 15 bin istihdamla katıldığını duydum. Ankara'daki toplantıda söz verilen rakamlar vardı, Vali Bey takip edecek. Söz verip de yerine getirmeyenleri tüm ülkeye ifşa edeceğimi belirtmek isterim" diye konuştu.



"GAZİANTEP TEK YÜREK TEK YUMRUK"


İşte Erdoğan'ın konuşmasından bazı notlar:



15 Temmuz'da Gaziantepli 4 kardeşimiz şehit oldu. Buradaki vatan sevgisi, millet sevgisi tüm bölgeye, tüm Türkiye'ye örnek gösterilecek seviyededir. Her kim "farklı kimliklerde insan birarada yaşayamaz" diyorsa gelsin Gaziantep'e baksın. Tüm Antepliler tek yürek, tek yumruk. Her kim ki "bu ülkede farklı mezheplerden, meşreflerden insanlar birarada yaşayamaz" diyorsa gelsin Gaziantep'e baksın. Sünnisiyle, Alevisiyle her mezhepten insan işte bu meydanda.



"SÖZ VERİP TUTMAYANLAR..."

"Suriyelisiyle, Afganlısıyla, Antep işte burada. Türkiye'nin her ilinden gelen herkesi bağrında barındıran Antep bu kadirşinazlığının bereketini görüyor. Gaziantep'teki fabrikalar maşallah harıl harıl çalışıyor. Bereket. Nerede hareket, orada bereket. Geçtiğimiz günlerde bir istihdam seferliği başlattık. Gaziantep Organize Sanayi Bölgesi'nin bu seferberliğe 15 bin istihdamla katıldığını duydum. Ankara'daki toplantıda söz verilen rakamlar vardı, Vali Bey takip edecek. Söz verip de yerine getirmeyenleri tüm ülkeye ifşaa edeceğimi belirtmek isterim. İnşallah Suriye'deki sıkıntılar sona erdiğinde Gaziantep'e farklı görevler de düşecek. Güzel günler bizleri bekliyor."





"GAFİLLER YALAN SÖYLÜYOR"

"Türkiye İstiklal ve İstikbal mücadelesinde yeni bir yol ayrımındadır. Yönetim sistemi anlayışımızda refor mahiyetinde bir sisteme geçiyoruz. Yasama, yürütme ve yargıyı yeniden tanımlıyoruz. 16 Nisan'da halk oyuna sunulacak değişikliği ile bu reformun adımı atıyoruz. Durmak yok, yola devam. Meclis, AK Parti ve MHP'nin gayretiyle üzerine düşeni yaptı. Milletvekillerine de teşekkür ediyorum. Şimdi sıra millette. Milli iradede. Hazır mıyız? İşte bu referandum sürecinde halk oylamasında milletimizin tercihini en sağlıklı şekilde yapmasını sağlamak için gayret gösteriyoruz. Türkiye, demokrasiyle yönetilen bir ülkedir. Herkesin yaptığı tercihin sonuçlarını bilmek hakkıdır. Bunun için şehirlerimizi gezip, milletimize hakikatleri anlatıyoruz. Bu Anayasa değişikliğiyle ilgili o kadar dedikodu yayılıyor ki. Biz işin aslını bilmesek biz bile tereddüte düşeceğiz. Sizin bir türkünüz var, "Gafil gezme şaşkın bir gün ölürsün... Dünya kadar malın olsa ne fayda, söyleyen dillerin söylemez olur, bülbül gibi dilin olsa ne fayda"... Değişikliğe karşı çıkan gafiller bir şeyler söylüyorlar. Yanlış söylüyor, yalan söylüyorlar. Biz yetkiyi millete veriyoruz. Sistemin adı Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi. Halk, sorumluluk verince yanlış bir şey görünce gelsin yönetenin yakasına yapışsın. Yürütme ve yasama aynı partinin kadronun kontrolü altındadır. Ama yeni sistemde Cumhurbaşkanı ve Meclis ayrı seçiliyor. Cumhurbaşkanı, kararnamelerle ülkeyi yönetecek. Meclis'teki vekiller de kanunları çıkaracak Cumhurbaşkanı'nı denetleyecek. Cumhurbaşkanı'nın vatan hainliği dışında yargılanması mümkün değildi. Şimdi Meclis'in yetkisi genişliyor. Cumhurbaşkanı'nın yargılanması yolu açılıyor. Hem milletvekili seçimi hem Cumhurbaşkanlığı seçimi aynı anda yapılır. En fazla iki dönem Cumhurbaşkanı olunabilir. Değişimin önünü tıkamaya kimsenin hakkı yok. Cumhurbaşkanı'nın partisiyle ilişiğinin kesilmesi olmayacak. Sıkıyönetim kaldırılıyor. Cumhurbaşkanı sadece bütçe teklifi getirebiliyor. "Meclis kalkıyor" diyorlar utanmadan sıkılmadan. Bunların yalanlarından bıktık. Milletvekili sayısı 600'e çıkıyor. Tek parti CHP dönemlerinde toplamda 600 milletvekili vardı. O zaman nüfusumuz nerelerdeydi, şimdi 80 milyon. Anayasa değişikliğinde yargıyla ilgili reform mahiyetinde düzenlemeler var. Yargının bağımsızlığı tarafsızlığıyla güçlendiriliyor. Disiplin dışındaki askeri mahkemeler kapatılarak yargıdaki çift başlılık sona eriyor. Yargı, çoğulcu, geniş tabanlı işleyişini güçlendirecek yeni bir yapıya kavuşturuluyor."



"GENÇLERE GÜVENİYORUM"

"16 Nisan gençlerin günü. Sizlere siyasetin yolunu açmayanlar bunu görecek. "Çocuklarla bu iş olur mu?" diyorlar. Olur olur, bal gibi olur. Yeni bir reform doğacak. 18 yaşındaki gence seçme hakkını veriyorsun da seçilmeyi niye vermiyorsun. Seçilmek kolaydır. Seçmek zordur. 18 seçme ve seçilme yaşı olacak. Batı'da oluyor da bizde niye olmasın? Dünyada 57 ülkede 18 yaş seçme ve seçilme yaşı. Benim dedem Fatih, 21 yaşında bir çağ kapadı bir çağ açtı. Onun torunları da yapar. 56 gün kaldı. Ben gençlerimize güveniyorum. Siz kendinizi 15 Temmuz'da ispat ettiniz. Tankların karşısında gençlerimi gördüm, F16'ların karşısında gençlerimi gördüm, modern silahlar karşısında şahadete yürüyen gençlerimi gördüm. 16 Nisan yeniden doğuş olacak. Gençler sandıkları patlatıyor muyuz? Hanımlar sandıkları patlatıyor muyuz? Maşallah, barekallah. 16 Nisan akşamı gözüm Gaziantep sonuçlarında olacak. Ülkemizin Cumhurbaşkanlığı sistemine geçmemizin isteği, geçmişte yaşadığımız sıkıntılar. 2. Dünya Savaşı'ndaki ülkeler bizden önde. Biz çok zaman kaybettik. Darbelerle zaman kaybettik. 16 ayda bir hükümet kuruldu. Böyle bir ülkede güven olur mu? İstikrarın güvenin olmadığı yerde kalkınma olur mu? Milletimiz de istikrar, refah diye sarıldıkça eline hep kaos geldi yoksulluk geldi. Hala kriz üreten bir sistemde ısrarın anlamı yok. Birileri "Neyi yapamıyorsunuz da yönetim sistemini değiştiriyorsunuz?" diyor. Biz bu reformu ülkemiz için yapıyoruz. Bunları söyleyenlerin bir hizmeti yok."



O DÖNEMİN CUMHURBAŞKANI 'OLMAZ' DEDİ

Mehmet Şimşek'i Merkez Bankası'nın başına geçirmek istediği yıllara işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, dönemin Cumhurbaşkanı ile arasında geçen diyaloğu paylaştı:



"Burada bir sırrı açıklayacağım. Maliye Bakanımız var ya, şimdi Başbakan Yardımcımız. Ben Mehmet Bey'i Merkez Bankası'nın başına getirmek istedim. O dönemin Cumhurbaşkanı 'olmaz' dedi. 'Neden' dedim. 'Bileyim de ikna olayım' dedim.



CİNS HAREKETLERLE BİR YERE VARILMAZ

'Yoksa' dedim, 'Mehmet Bey'in hanımını başörtülü sanıyor da onun için mi diyor.' Dedim ki, 'Mehmet Bey'in hanımı başörtülü değil, üstelik Amerikalıdır. 'Olmaz' dedi. Ve Mehmet Bey'i Merkez Bankası'nın başına getiremedik. Böyle yaklaşımlarla, cins hareketlerle bir yere varılamaz. Sonra Maliye Bakanı yaptık o ayrı konu."



Mehmet Bey'i Merkez Bankası'nın başına getiremedik ama Maliye Bakanı yaptık. Başbakan ve Cumhurbaşkanı ayrı makamlarda da olsa çatışma kaçınılmaz. Özal ve Demirel döneminde de bunu gördük. "Sen ağa ben ağa bu ineği kim sağa?". Herkes yetki sahibi olunca o işler yürümez. Türkiye'yi göz göre göre Anayasa kitapçığının fırlatıldığı günlere döndürme niyetinde değiliz. Türkiye'nin bu dönemde güçlü bir yönetime ihtiyacı var. Terörle mücadelede başarılı olmamız, 2023 hedeflerine ulaşmamız için sistemi değiştirmeliyiz. Aksi halde 2053 ve 2071 için gençlere yol açmamış oluruz. 56 kardeşimizin şehit edildiği olay bizim Cerablus'a girmek için kararımız oldu. "Kim ne derse desin Suriye'ye giriyoruz" dedik. Errahi'ye girdik. El Bab'a indik. Orası da halloluyor. Bundan sonra Mümbiç var. ABD ile, Katar ve Suudi Arabistan'la mutabık kalırsak DAEŞ'i de temizleyeceğiz."






"1 MİLYAR 720 MİLYON LİRALIK PROJE BU YIL YATIRIM PROGRAMINA ALINIYOR"

"Gaziantepli ülkesini sever. Emeğiyle, becerisiyle, gayretiyle vatan sevdasını üretime dönüştürür. Böylece hem kendisi kazanır hem ülkesine kazandırır. Suriye'de mücadeleyi sürdüren TSK'ya şahsım ve milletim adına şükranlarımı iletiyorum. Ülkemin çeşitli yerlerinde kar- kış demeden mücadele eden askerime, polisime şahsım ve milletim adına şükranlarımı iletiyorum. Şehitlerimize Allah'tan rahmet, gazilerimize rabbimden şifa diliyorum. Burada toplu hizmetlerin de açılışını gerçekleştiriyoruz. Bu açılışlar öyle hizmetler ki? Gaziantep'e ne yapsak yeridir. Gündem yoğunluğu nedeniyle bu kıymetli eserleri bugün açıyoruz. Eğitim öncelikli, sağlık ve spor tesisleri var. 33 bin kişilik stad tamam. 130 milyon liraya mal oldu, maçlar oynanmaya başlandı. Biz görevimizi yaptık. Eğitimde derslikler, rehabilitasyon binaları, Nurdağı'nda hastaneyi açıyoruz. TOKİ, 2118 konutu tamamladı hak sahiplerine teslim etti. Arkeoloji Müzesi yenilendi. Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı 115 milyon liralık destek sağladı. Gaziantep-Kilis Yolu da tamamlandı. Bu hizmetlerin toplu açılışını yapıyoruz. Gaziantep'teki belediyelerimiz de yarış halindeler. Bugün büyükşehir belediyesinin yatırımlarının resmi açılışlarını yapıyoruz. Parkların, camilerin açılışlarını da gerçekleştiriyoruz. Toplam yatırım 2 milyar 633 milyon lira. Gaziantep'e hayırlı olsun. Bu eserlerin şehrimize kazandırılmasında emeği geçen Başbakan, bakanlar, milletvekillerimiz, belediye başkanlarımıza, yüklenici firmalara teşekkür ediyorum. Kuzey Şehir Projesi var. 200 bin kişinin yaşayacağı, 50 bin konutun olacağı bir proje. TOKİ ile projeler var. Daha güzel olacak. Gaziantep, örnek bir şehir olmanın adımlarını atıyor. Gaziantep, ülkesini seviyor. Şehir hastanesi, Karataş- tren garının da proje ihalesine geçiyoruz. Gaziantep şehir hastaneleriyle sınıf atlayacak. Bambaşka bir adım da şu, inşallah Göksu Çayı üzerine kurulacak barajla ilgili çalışmalar da devam ediyor. İstanbul'daki Melen'den sonra ikinci büyük proje. Sözleşmesi imzalanan bu çalışma 2019'da tamamlanacak. Şehir hastanesi bitince bizlere çok dua edeceksiniz. 4 ayrı tünelin bulunduğu 1 milyar 720 milyon liralık Hassa - Dörtyol Projesi bu yıl yatırım programına alınıyor."



RAKKA'YI DA TEMİZLERİZ

Terörle mücadelede bizi neticeye ulaştırmak için bölgedeki mücadeleden başarıyla çıkabilmek için 20023 hedeflerimiz için sistemi değişmek zorundayız. Aksi taktirde gençlerimizin 2053 ve 2071 vizyonları için yol açmamış oluruz. Gaziantep'te 56 kardeşimizin şehit edildiği olay var ya o alay bizim Cerablus'a girmemize işaret oldu. Burada ziyarete geldim ve arkadaşlarıma 'artık durmak yok, kim ne derse desin artık Suriye'ye giriyoruz' dedim. Sonra Cerablus'a girdik, durmadık ardından El Rai'ye girdik. Şimdi oralarda sahipleri var. Dabık'a indik; El Bab'a indik. Şimdi El Bab'da halloluyor. Bundan sonraki süreçte Münbiç var. Amerika ile koalisyon güçleriyle mutabık kalırsak, Suudi Arabistan, Katar ile mutabık kalırsak Rakka'yı da o DEAŞ denilen o katil sürüsünden temizleyeceğiz. Suriye'de mücadeleyi sürdüren TSK'ya şahsım, milletim adına şükranlarımı ifade ediyorum. Tendürek'te, Besler Deresi'nde, Kandil'de orada mücadele eden askerime, polisime şahsım, milletim adına şükranlarımı ifade ediyorum."




#Recep Tayyip Erdoğan Erdoğan
#Gaziantep
#Toplu açılış
7 yıl önce