Bank Asya’nın 2008'e kadar düzenli olarak ortakların ve pay adetlerinin yer aldığı izahnamelerini tuttuğu dönemlerde BDDK'nın 238 gerçek ve tüzel kişiliğin olduğu A grubu imtiyazlı ortaklar hakkında da inceleme yapmadığı ortaya çıktı. Böylece dinleme operasyonlarının başladığı 2011 yılından itibaren hisse paylarındaki ortaklar arasındaki yoğun devir, satış işlemlerini de takip etmeyen BDDK’nın, banka ortaklığı vasfına sahip olmayan kişilerin banka ortağı olduğunu hiçbir zaman göremedi.
M.K isimli ev kadınının da bankacılıkla ilgili bir işleminin olmadığı, buna karşın bankanın A grubu imtiyazlı ortağı olduğu belirlendi. M.K’nın 2011-2013 arasında yine bankacılıkla alakası olmayan bir yabancı firmaya hisselerini devrettiği de dikkat çekiyor. M.K, aynı hisseleri BDDK'ya bildirilmeden yabancı firmadan geri aldığı hisseler bu kez paralel yapının şirketlerinden birine devretti.
Yüklü hisseleri olan ortaklar arasında O.C.P isimli kişinin de hiçbir ciddi faaliyette olmadığı, buna karşın yüklü miktarda A grubu imtiyazlı hisseye sahip olduğu görüldü. O.C.P’nin hisselerin kaynağı konusunda bir bilgiye rastlanılamadı. Aynı şekilde C.K ve L.A isimli hissedarların da hiçbir faaliyetlerinin olmadığı, ancak yüklü miktarda bankanın A tipi imtiyazlı hisselerine sahip olduğu belirlendi.
5411 sayılı Bankacılık Kanunu’nun 50. Maddesi “Dahil olunan risk grubu ve mensuplarına kredi kullandırma koşulları”nı düzenliyor. Bu düzenlemede banka sermayesinde doğrudan veya dolaylı nitelikli paya sahip gerçek kişi ve ortaklara kredi açılabileceği getiriliyor. Bu durumda Bank Asya’nın; ev kadını konumundaki nitelikli paya sahip ortaklarına kredi verebileceği ortaya çıkıyor.