|

'Youtube'çulara tazminat cezası

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi ses ve görüntünün gizlice kaydedilmesinin kişilik haklarına saldırı olarak kabul etti. Daire, ses ve görüntüyü gizlice kaydedenin manevi tazminata mahkum edilmesi gerektiğine dikkat çekti.

Anka
00:00 - 12/03/2008 Çarşamba
Güncelleme: 13:38 - 12/03/2008 Çarşamba
Yeni Şafak
'Youtube'çulara tazminat cezası
'Youtube'çulara tazminat cezası

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi, Ankara Cumhuriyet Savcısı Salim Demirci'nin ardından üst düzey komutanların ses kayıtlarının bazı internet sitelerine düşmesi üzerine yeniden başlayan tartışmaya ışık tutacak bir karara imza attı. Yargıtay, ses ve görüntüleri gizlice kaydedilmesini kişilik haklarına saldırı saydı. Yargıtay'ın verdiği emsal karar da ses ve görüntüleri gizlice kaydeden kişiler tazminat ödemek zorunda kalacak.


Yargıtay 4. Hukuk Dairesi, bir okul müdürünün ses ve görüntülerini gizlice kaydeden kişi hakkında açılan tazminat davasını reddeden Mersin 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin verdiği kararı bozdu.


'SES VE GÖRÜNTÜYÜ GİZLİCE KAYIT KİŞİLİK HAKLARINA SALDIRIDIR'

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi, verdiği emsal kararda, “Davalıların gizlice ses ve görüntü kaydetme biçiminde gerçekleşen bu eylemi, davacının şeref ve haysiyetine tecavüz etme amacı güdülmemiş olsa bile, kişilik haklarına saldırı oluşturur. Davacı lehine manevi tazminat takdiri gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu nedenle kararın bozulması gerekmiştir” dedi.


MAHKEME CEZA VERMEDİ

Mersin'de bir ilköğretim okulunda müdür olarak görev yapan G.L. öğretmenler arasında yaşanan huzursuzluğu gidermek için aynı okulda görevli bayan öğretmen D.K.ile görüşmek istedi. D.K. okul müdürünü evine davet etti. Eşi ve çocuğu ile birlikte D.K. yı evinde ziyarete giden okul müdürü G.L. nin ziyareti sırasında ses ve görüntüsü kaydedildi.

Görüntüler M.K. adlı şahsa verildi. Okul müdürünün gizlice elde edilen ses ve görüntülerinden rahatsızlık duyan M.K. Cumhuriyet Başsavcılığı ve Milli Eğitim Bakanlığı'na şikayette bulundu. Cumhuriyet Savcılığı, okul müdürü G.L. nin konuşmalarının gizlice kaydedildiği ve hukuka uygun elde edilen delil olmadığı gerekçesiyle kovuşturmaya yer olmadığına karar verdi.


Cumhuriyet Savcılığı'nın verdiği karar sonrası okul müdürü G.L. Mersin 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'ne dava açarak ses ve görüntüsünü gizlice kaydeden öğretmen D.K. ve kendisini şikayet eden M.K hakkında kişilik haklarına saldırıda bulundukları iddiasıyla manevi tazminat talebiyle dava açtı.


Mahkeme, davalıların şeref ve haysiyeti ihlal amaçları bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verdi. Davanın temyiz incelemesini yapan Yargıtay 4. Hukuk Dairesi, yerel mahkemenin kararını bozdu.


'ÖZEL HAYATIN GİZLİLİĞİNE DOKUNULAMAZ'

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi, verdiği emsal kararda şu görüşleri dile getirdi:

“Anayasa'nın 20. maddesinde, herkesin özel hayatına saygı gösterilmesini isteme hakkına sahip bulunduğu, özel hayatın gizliliğine dokunulamayacağı belirtilmiştir. Ayrıca bu hak, Türk Medeni Kanunu'nun 24. ve 25. maddelerinde koruma altına alınmıştır, Türk Ceza Kanunu'nun 134. maddesinde suç olarak düzenlenmiştir. Borçlar Kanunu'nun 49 maddesinde de kişilik haklarının saldırıya uğraması durumunda uygulanacak yaptırım belirtilmiştir. Belirtilen bu yasal düzenlemelerden de anlaşılacağı üzere, kişinin özel yaşamının gizliliğine dokunulamaz. Kişinin sıfatı ve konumu ne olursa olsun, rızası dışında kamuya açıklanamaz. Bunlar, kişinin gizli alanını oluşturur.”


YASADIŞI KONUŞMAYI DİNLEMEK DE KİŞİLİK HAKLARINA SALDIRIDIR

“Bir kişinin hukuka aykırı bile olsa konuşmalarının yasadışı dinlenmesinde olduğu gibi onun kişilik haklarına ve özel yaşamına saldırı niteliği taşımaktadır. Bu kayıt ve görüntülerin televizyon yoluyla kamuoyuna yansıtılması kişilik haklarına yapılmış ikinci bir saldırı niteliğindedir. Davalıların gizlice ses ve görüntü kaydetme biçiminde gerçekleşen bu eylemi, davacının şeref ve haysiyetine tecavüz etme amacı güdülmemiş olsa bile, kişilik haklarına saldırı oluşturur.”

16 yıl önce