|

'Darbe geleneği mason kardeşlerimizle başladı'

Hür ve Kabul Edilmiş Masonlar, 'Türk masonlarının zaferi' diye nitelendirdikleri 2. Meşrutiyet'in 100. yıldönümü olan 2008'i 'Hürriyet, Eşitlik ve Kardeşlik' yılı ilan etti. Masonlar yıl boyu Meşrutiyet defileleri ve konferans düzenleyecek

Ali Eyvaz
00:00 - 4/03/2008 Salı
Güncelleme: 01:08 - 4/03/2008 Salı
Yeni Şafak
'Darbe geleneği mason kardeşlerimizle başladı'
'Darbe geleneği mason kardeşlerimizle başladı'

Masonların Türkiye'deki büyük siyasi çalkantılar sırasında oynadıkları rol tartışılırken, Hür ve Kabul Edilmiş Masonlar Büyük Locası, Türkiye'de askeri darbe geleneğinin ilk örnekleri olarak görülen I. Meşrutiyet ve II. Meşrutiyet'in başlı başına mason kalkışmalar olduğunu iddia etti.

Loca, 2. Abdülhamit'in askeri darbe ile devrildiği II. Meşrutiyet'in 100. yılı olan 2008'i de "Hürriyet Eşitlik Kardeşlik" Yılı ilan etti. Loca'nın kendine bağlı kuruluşlara gönderdiği yazıda II. Meşrutiyet'in mason girişimi olduğu ilan edilerek hareketin Ahmet Niyazi Bey adındaki mason kolağasının 160 kişilik birliğiyle Makedonya'da, Ohri yakınlarında dağa çıkmasıyla başladığı ve İstanbul'daki mason paşaların desteğiyle sürdürüldüğü belirtildi. Darbenin Türk masonluğunun zaferi olduğu vurgulandı.

DEV İHTİLAL

Hür ve Kabul Edilmiş Masonlar Büyük Locası'nın yazısında Meşrutiyet ile ilgili bilgiler dikkat çekti: "Takvimler, 2008'i gösteriyor. Bundan tam 100 yıl önce, sadece şu anda üzerinde yaşadığımız topraklarda değil, onu da içine alan büyük coğrafyada II. Meşrutiyet ilan edilmiş; 'Hürriyet, Eşitlik, Kardeşlik' kavramları o tarihten itibaren bu toprakların şiarı haline gelmişti. Bu dev ihtilal kuşkusuz kolay olmadı. Gelin, bu büyük alt üst oluşun kimler tarafından nasıl gerçekleştirildiğini 100. yılında bir kez daha hatırlayalım."

İTTİHATÇI VE MASON

Yazıda Ahmet Niyazi Bey adındaki bir kolağasının 160 kişilik birliğiyle Makedonya'da dağa çıktığı ve askeri harekatın başladığı belirtiliyor: "Adını tarih sayfalarına altın harflerle ve Hürriyet Kahramanı olarak yazdıracak Binbaşı Ahmet Niyazi(Resneli), Ohri dağlarına, baskıcı padişah 2. Abdülhamit'e karşı isyan bayrağını açmak üzere çıkmıştı. Padişah, derhal Resneli Niyazi'yle ilgili detaylı araştırma istedi. Gelen raporda şunlar yazıyordu: '1873'te Resne'de doğdu. Manastır Askeri Rüştiyesi'ni ve İstanbul Harp Okulu'nu bitirdi. Osmanlı- Yunan harbine katıldı. Balkanlar'da milliyetçi ayaklanmaların bastırılmasında kendini gösterdi. Bektaşi. İttihat ve Terakki Cemiyeti'nin Manastır şubesine kayıtlı. Mason.' Resneli Niyazi Kardeşimiz Ohri'de dağa çıktıktan sonra, onu, Selanik'te Binbaşı Enver Bey izledi."

YIL BOYU KUTLAMA

Hür ve Kabul Edilmiş Masonlar Büyük Locası, bütün bağlı kuruluşlarına 2. Meşrutiyet'in 100. yıl kutlamalarının 2008 boyunca çeşitli etkinliklerle kutlanması talimatı verdi. Yıl boyunca "Meşrutiyet defileleri", kitap tanıtımları, konferanslar ve buna benzer etkinlikler düzenlenecek


Enver Paşa'nın mason yemini

Mason Locası'nın bağlı kuruluşlara gönderdiği yazıda Enver Paşa'nın İttihat ve Terakki'ye katılımı kendi ağzından şu sözlerle anlatılıyor: "Meydanlığa çıkan köşede durduk. Talat Bey, cebinden çıkardığı siyah bir gözlüğü gözlerime yerleştirdi. Kapının önünde birisi 'Kimdir O?' diye sordu. Rehber, 'Yardımcı' dedi ve üç kez 'Hilal' diye seslendi. Kapıdaki de 'Hilal' dedi. Bir süre sonra odaya giren kırmızı cüppeli ve siyah maskeli biri, Cemiyet'e girmekte ısrarlı olup olmadığımı sordu. 'Buraya kadar geldin, istersen geldiğin yere geri götürülebilirsin' dedi. Nihayet sıra yemine geldi. Sağ elim Kur'an-ı Azîmüş-Şân, sol elimde bir kama ve bıçak üzerinde olduğu halde, 1293 Kanun-u Esâsî'sinin geri alınması üzerine yemin ettim." Enver Paşa'nın bu satırlarında sözünü ettiği Talat Bey, bir süre sonra Osmanlı'nın kaderini değiştirecek ve aynı zamanda masonların ilk Büyük Üstadı olacak Talat Paşa'dır. Ve okunur okunmaz anlaşılacağı üzere, Enver Bey bu yemini, bir Mason Locası'nda etmiş, böylece masonluğa değilse de, İttihat ve Terakki'ye ilk adımını atmıştır. Tıpkı, bir İttihat ve Terakki mensubu ama aynı zamanda mason olan Resneli Niyazi gibi.


'Devrim ateşini Resneli yaktı'

Mason Locası'nın yazısında Resneli Niyazi Efendi'nin devrim ateşini yaktığı belirtili-yor: “Resneli Niyazi 3 Temmuz 1908'de, Tanzimat'la başlayan, I. Meşrutiyet'le ivme kazanan çağdaşlaşma fikriyle dağa çıkmış, hürriyet, eşitlik, kardeşlik fikrinin devrim ateşini bir kez daha yakmıştır. Selanik ve Manastır hükümet konaklarını ele geçiren isyancılar Meşrutiyet'in ilanını talep ederler. Padişahın isteğiyle Kanun-u Esâsî'yi yeniden yürürlüğe sokan kararname ilan edilir. Bundan tam 100 yıl önce, 1908'de 'Hürriyetin İlânı' olarak adlandırılan bu olay, bütün yurtta olağanüstü sevinç gösterileriyle karşılanır. Ama, İstanbul kaynamaktadır. İstanbul'a yeniden döner. Yeniden toplanan Meclis, 2. Abdülhamit'i bu ayaklanmadan sorumlu tutarak tahttan indirir ve yerine yaşlı şehzade Reşat Efendi'yi, V. Mehmet Reşat adıyla tahta çıkartır."

16 yıl önce