|

Enfeksiyonu yediklerinden kapmış olabilir

Prof. Dr. Özkan, Atilla Kavdır'ın ölümüne ilişkin, 'Eğer ilk 25 gün içinde böyle bir şey olsaydı ben kendimde suç görürdüm" dedi.

Cihan
00:00 - 4/05/2012 Cuma
Güncelleme: 14:00 - 4/05/2012 Cuma
Yeni Şafak
Enfeksiyonu yediklerinden kapmış olabilir
Enfeksiyonu yediklerinden kapmış olabilir

Akdeniz Üniversitesi (AÜ) Tıp Fakültesi Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ömer Özkan, “Atilla Kavdır'a nakil yapmasaydık, bu kaybı yaşamazdık.” dedi.

Akdeniz Üniversitesi Hastanesi'nde 21 Ocak günü Prof. Dr. Ömer Özkan ve ekibi tarafından çift kol nakli yapılan Atilla Kavdır (34), bugün sabah 04.30'da hayatını kaybetti. 1 Mayıs 2012 tarihinde kan zehirlenmesi ve düşük tansiyon gerekçesiyle yoğun bakıma alınan ve bugün sabaha karşı hayatını kaybeden Atilla Kavdır'la ilgili basın toplantısı düzenlendi. Toplantıya Akdeniz Üniversitesi Rektörü İsrail Kurtcephe, Prof. Dr. Ömer Özkan, Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Anesteziyoloji ve Reanimasyon Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Atilla Ramazanoğlu katıldı.

Tıbbi olarak her şeyi yaptıklarını ancak hastayı kaybettiklerini anlatan Özkan, nakillerde böyle risklerin bulunduğunu, olayın sadece cerrahi ile bitmediğini, öncesi ve sonrasında da riskler olabileceğini ifade etti. Özkan, organ nakillerinde ilk bir yılın riskli olduğunu kaydetti.


İlaçlara bağlı bir komplikasyon

Özkan, 'Zor bir dönemden geçti ama sıkıntı yaşanmadı. O dönemde kaybetmeyi normal karşılardık, şu anki kayıp bize normal gelmiyor. Bu durum organ nakli olan hastanın aldığı ilaçlara bağlı bir komplikasyon. Problem yaşanan cerrahi işlemle ilgili değil. O kolların nakil edilmesiyle ilgili aldığı ilaçlar önemli tabi ki' ifadelerini kullandı.


Enfeksiyonu yediği bitkiden kapmış olabilir

Atilla Kavdır'ın mantar enfeksiyonu sonucu hayatını kaybettiğinin altını çizen Prof. Dr. Özkan, şunları söyledi:

'Bir mantar enfeksiyonu olduğunu düşünüyoruz. Bunun da bilgilerini çok net almadık ama buna karşı tedaviyi uyguladık. Dün itibariyle biraz cevap almaya başlamıştık, biraz daha dayanabilseydi belki de kurtarabileceğimizi düşünüyorum ama kaybetmiş durumdayız. Bu dünyada ender rastlanan bir durum. Çürümüş bitkilerin üzerinde görülen, nemli ortamlarda yaşayan bir mantar enfeksiyonu. Çayırda, otlarda olabilecek bir mantar ama bir miktar bağışıklık sistemini düşürdüğümüz hastalarda riski büyük.'


Gazetecilerin karşısına hep iyi haberlerle geçtiklerini ancak bugünde her türlü soruya cevap vermek için bir araya geldiklerini kaydeden Ömer Özkan, Atilla Kavdır'la ilgili tıp olarak her şeyi yaptıklarına inandığını, bu tür nakillerde her şeyle karşı karşıya olabileceklerini söyledi. Yaşanan problemlerinde neden kaynaklandığını bildiklerini ancak her zaman bu tür olayların üstesinden gelemediklerini açıklayan Özkan, “Maalesef bugün söylenecek çok fazla bir şey yok. Dünyada çok ender görülen bir durum. Tüm söylenenleri birleştirdik her şeyi yaptık ama maalesef hastamızı kaybettik.” dedi.

Atilla Kavdır'ın hastanedeki tedavi sürecinde hiçbir sorunla karşılaşılmadığını kaydeden Ömer Özkan, bu kaybın kendilerine çok doğal gelmediğini, alınan ilaçlara bağlı bir komplikasyon sonucu Kavdır'ın bu hale geldiğini düşündüklerini açıkladı. Tüm nakiller sonrasında bu tür ilaçların kullanıldığını ancak bazı hastaların bu ilaçlara karşı yan etkisi olduğunu ifade eden Özkan, “Bu hastaların biraz dikkat etmesi gerekir. Dün itibarıyla tedaviye biraz cevap almıştı ama maalesef hastayı kaybettik. Bir mantarın enfeksiyonu sonucu hastamızı kaybettik. Bu enfeksiyonu nereden kaptığını bilemiyoruz yediği bitkiden veya gezdiği bir ortamdan olabilir. Bu mantar enfeksiyonu dünyada 60'a yakın bir hastada görülmüş.” diye konuştu.

"BU BİZE ÇOK BÜYÜK DERS OLDU"

Atilla Kavdır'ı hastanelerinde 45 günden fazla tuttuklarını hastanın evine gitmesinin kendisine psikolojik moral verdiğini anlatan Ömer Özkan, hastanın evinde ya da dışarıda yaşadığı bir sıkıntıdan dolayı bu duruma geldiğini düşündüklerini, ileriki hastalar için bu durumun kendilerine çok büyük tecrübeler yaşattığını vurguladı. Bu tür hastaların sosyal şartlarının çok iyi hazırlanması gerektiğini anlatan Özkan, “Atilla'nın eşi çok temiz bakıyordu. Bu yediği marulun üzerinden bile alabileceği bir rahatsızlık. Karaciğer ve böbrek naklinden sonra da bir çok hasta kaybedilebiliyor. Bu hastamıza 2 kolunu kullanma zevkini yaşatamadık.” şeklinde konuştu.

"İLK 45 GÜNDE KAYBETSEYDİK KENDİMDE SUÇ GÖRÜRDÜM"

Atilla Kavdır'ın ölümüyle ilgili olarak gerçekleştirilen uzuv naklinin bir alakası olmadığını açıklayan Prof. Dr. Özkan, ilk 25 gün içerisinde hastanın kaybedilmesi gibi bir durumla karşılaşılması durumunda kendinde suç bulacağını ama Kavdır'ın 45 gün normal bir yaşam sürdürdüğünü kaydetti. Bu ölümün organ naklini de etkilemeyeceğini düşündüğünü söyleyen Özkan, yaşanan tüm gelişmelerden Sağlık Bakanlığı'nın haberi olduğunu, ayrıntılı bilgileri de vereceklerini açıkladı.

"AMELİYAT ETMESEYDİK, BU KAYBI YAŞAMAZDIK"

Özkan, Atilla Kavdır'ın ameliyat edilmemesi durumunda bu can kaybının olmayacağını, fakat tüm doktorların insan üstü çabalar gösterdiğini ifade ederek sözlerine şöyle devam etti: “İnsan üstü çabalar gösterdiler. Gücümüz yetmedi. Başka yerde bu güç yeter miydi? Onu da sorgulamıyorum. Ölsem bile bu nakli olmak istiyorum diyen birçok hasta var moralimiz çok bozuk bu gün nakil gelse ben bugün nakil yapmak istemem doktorluğun zorluğu burada. Bu mesleğin güzelliği de kötülüğü de burada.”

Akdeniz Üniversitesi Rektörü İsrafil Kurtcephe, maalesef bu sabaha karlı Atilla'yı kaybettiklerini, acılarının büyük olduğunu merhuma Allah'tan rahmet kederli ailesine de sabırlar dilediğini söyledi.

Öte yandan Atilla Kavdır, 21 Ocak 2012 tarihinde çift kol ve bacak nakli yapılmış, 25 gün yoğun bakımda kaldıktan sonra servise alınmıştı. Kavdır, nakilden 69 gün sonra basın mensuplarının karşısına geçirilip taburcu edilmişti. Fizik tedavisinin daha kolay geçirilmesi için Kavdır tekrardan 2 Nisan tarihinde hastaneye yatırılmıştı.

12 yıl önce