|

Görmez’e araç jesti

Cumhurbaşkanı Erdoğan, tahsis edilen makam aracı üzerinden muhalefetin haksız eleştirilerinin hedefi olan Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez’e sahip çıktı: Kendisiyle de görüşeceğim. Cumhurbaşkanı makamından bir Mercedes’i tahsis edeceğim. Hem de zırhlı olacak. Çünkü o makam bunlara fazlasıyla layıktır. Eleştirenlerin ve çocuklarının altında çok daha lüks arabalar var.

Yeni Şafak ve
04:00 - 22/05/2015 Cuma
Güncelleme: 07:36 - 22/05/2015 Cuma
Yeni Şafak

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Bosna Hersek ziyareti dönüşü gazetecilerin sorularını cevapladı. Erdoğan, Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez'e yönelik saldırılardan çözüm sürecine kadar birçok konuda önemli açıklamalarda bulundu.



HDP sürekli başkan yapmayacağız sözünü kullanıyor… Çözüm süreciyle ilgili ne düşünüyorsunuz?

Şunu görmemiz lazım. Çözüm süreci noktasında bu sözlerin sahibi olan şahsın çözüm sürecine bir desteği bir katkısı var. Muş'ta askerimizi kaçırdılar ve birçok yatırımlar noktasında yaşadığımız olayları biliyorsunuz. Utanmadan sıkılmadan Ağrı Diyadin olaylarının faturasını askeri kesmeye kalktılar. Güya askerimiz önce ateş açmış sonra bunlar ateş etmiş. Olayı tam tersine çevirdiler. Bir diğer konu. Gazetelerde de çıkmış olabilir. Bakın şimdi bunların terör örgütü HPG evlere tehdit mektupları gönderiyor. 'Verdiniz verdiniz, vermediniz bunun bedelini size ödeteceğiz' diyorlar. Siz hangi çözüm sürecinden bahsediyorsunuz. Biz şimdi Hakkari Havaalanı'nı açmaya gideceğiz 26'sında, Sayın Başbakan'la birlikte. Bu havaalanını açılması 2,5 yıl gecikti. Tek sebebi bunlar. HDP ve terör örgütü. Bunlar terör örgütü destekli çalışıyorlar. Biz kime yapıyoruz ya. Hakkari'ye yapıyoruz, bölgeye yapıyoruz. Niye kalkıp da normal zamanlarda dağa giden beyefendiler burada bu olaylar olduğunda niye gidip bunu onlarla konuşmadılar.



TERÖRDEN BESLENİYOR


Bunlar bu ülkede terörden besleniyor. Batı'ya gelip beyefendi pozlarında adeta böyle oralarda farklı bir şekilde bir rol. Doğu, Güneydoğu'ya da gittiğinde de bakıyorsun oralarda da esiyorlar, gürlüyorlar. Bunlar sağlıklı bir seçimden yana değiller. Bunu kesinlikle istemiyorlar. Şunu biliyorlar. Baktılar iş terse gidiyor. Terse gider biz de barajın altında kalırsak. Bundan sonra biz bu işi nasıl tutturacağız? Bunun endişesi içerisindeler. Böyle bir yorum yapmak istemezdim. Böyle bir yorum yapmak durumundayım. Çünkü bu son askerimizin kaçırılması. Onunla kaçırılan kişi, biz Adana, Mersin'le ilgili kalkıyoruz olayı kınıyoruz. Olayı kınamamıza rağmen kalkıp cumhurbaşkanına fatura kesmeye yöneliyor.



'Mesajı aldık, seni başkan yaptırmayacağız' diye bir beyanatları da oldu

Benim başkan olup olmamam senin elinde değil ki… Ona ancak millet karar verir. Karşıma cumhurbaşkanı adayı olarak çıktın. Aldığın oy belli. Bu milletin bize verdiği oy da belli. Sadece sen değil. Diğerleri de 14 parti oldular. 14 parti olarak karşıma çıktılar. Medyaları da dahil hep beraber üzerimize geldiler. Ama halkımız hamdolsun iradesini ortaya koydu ve yüzde 52 ile bizi Çankaya'ya gönderdi. Bir tanesi de ne diyordu. Ortaklardan biri, 'Çankaya yokuşunu çıkamayacak' diyordu. Ben de sigara alışkanlığı da yok. Yokuşları gayet rahat çıkarım ben.



O MAKAM FAZLASIYLA LAYIK


Diyanete bir saldırı var… Diyanete saldırı noktasında bir üst akıl mı var?

Bu hassas konularla ilgili olarak hiç sağa sola bakmaya gerek yok. Bir üst akıl var. Çünkü Bunlar Türkiye'yi dizayn etmek istiyorlar. Güçlü bir Türkiye istemiyorlar. Acaba bu içerden nasıl böleriz, nasıl birbirlerine düşürürüz bunun gayreti içerisindeler. Şu ana kadar bunu başaramadılar. İçimizde malum bir terör örgütü var. Bu terör örgütünü çoklu bir hale getirmek. İkinci bir terör örgütünü devreye soktular malum. Ama bütün bunlara karşı güvenlik güçlerimiz ellerinden geleni tüm gayretle çalışmalarını sürdürüyorlar. Tabi Diyanet İşleri Başkanımızın (Mehmet Görmez) şahsına yönelik atılan bu adımı inşallah ben dönüşten sonra kendisiyle de görüşeceğim. Cumhurbaşkanı makamından bir Mercedes'i ben Diyanet İşleri Başkanımıza tahsis edeceğim. Hem de zırhlı olacak. Başbakanlığım dönemimde yargıda bir çok başkana bu tür tahsisler yapmıştım. Şimdi de cumhurbaşkanı olarak bu tahsisi kendisine yapacağım. Çünkü o makam bunlara fazlasıyla layıktır. Zaten aslına bakarsanız, makam araçlarını eleştiri konusu yapanların altında, çok daha lüks arabalar, çocuklarının altında spor arabalar, neler var neler.



FETİH ŞÖLENİNDE MEHTER SÜRPRİZİ


Seçimin sonucuna dair bir kanaatiniz var mı?

Bunları değerlendirmek benim için zor. Nasip olursa ayın 30'unda (30 Mayıs) İstanbul'daki Fetih Şöleni'nde çok ciddi bir protokol davet ediliyor. Halkın yanında bu protokol de olacak. Belediye başkanı, vali, başbakan burada olacak. Konuşmalarımız olacak. Ordu mehterimiz sürpriz yapacak. 562 kişiyle gösterisini yapacak. Çünkü 562. yılında olduğu için. İnanıyorum ki Yenikapı yeri itibariyle de surlarla içli dışlı olması hasebiyle çok çok anlamlı olacak. Güzel olacak diye düşünüyorum. Şölenin arkasından onu devam ettiren her yıl Haliç'te yapılan ışık gösterileri vs. orada da Yenikapı'da da olacak. Ama bir de Türkkuşu, bütün Türk Yıldızları, uçaklarımızın da gösterisi olacak.



Bu bir süreçtir sabırlı olmalıyız



Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın paralel örgüte ait medyanın devlet olanaklarını kullanarak suç işlediğine dair yayınlarına ilişkin yazısı var. Bunlar el koymaya kadar gidebilir mi?

Bu bir yargı sürecidir. Dediğiniz konu, yargıyla alakalı bir mesele. Ancak medya ile alakalı olarak her şeyden önce mevcut kurumların atabileceği adımlar var. Bunların başında da RTÜK geliyor. Yargı sürecinde, iş sizin dediğiniz türden bir el koymaya kadar uzanır mı, o yargının bilebileceği bir konu. Ancak yargının hukuk çerçevesinde gereken neyse yapacağına inanıyorum. Çünkü burada bizim Milli Güvenlik Siyaset Belgesi'ne giren şu hüküm çok önemlidir. “Ulusal güvenliğimizi tehdit eden legal görünüm altındaki illegal yapılanmalar" diye geçiyor. Ülkenin ulusal güvenliğini tehdit nereye dayanıyor Anayasa'nın amir hükümlerinde de çok açık ortada. Hassasiyetle bunu oraya koyduk. Ama burada bir inceliği gözettik nedir? Türkiye'de silahlı, silahsız terör örgütleri var. Dünyada da bunun örnekleri var. Buralardan hareketle bir sürü adımların atılabileceğine inanıyoruz ve bunların da takipçisi olacağız.



Almanya'da MC TV yayın yapıyor. Bu tür yurtdışındaki kanallar hakkında tedbir alınabilir mi?

Bu bir süreçtir, sabırlı olmak lazım. Zamanı geldiğinde hukuk çerçevesinde gereken yapılır.



Kanıma dokunuyor


Mursi'yle ilgili uluslararası toplumu harekete geçirmek için neler yapılacak. Nereye kadar devam edecek… Suudi Arabistan başta olmak üzere Körfez ülkeleri konusunda girişimler olacak mı?

Bu konuda belli bir yol haritamız olacak elbet. Başta Suudi Arabistan olmak üzere Körfez ülkeleriyle istişarelerimiz, Dışişleri Bakanımızın Avrupa'daki çalışmaları sürüyor. MİT Müsteşarımız ABD'de, İbrahim (Kalın) Bey de ABD'de, onlara görüşecekleri etkili kişilere bu konuyu da gündeme getirmelerini söyledim. ABD'den ve AB üyesi ülkelerden olumlu mesajlar da yok değil. Mesela Almanya Meclis Başkanı Almanya'yı ziyareti sırasında kendisiyle görüşmeyeceğini açıkladı.. Bizler elbette bu konunun takipçisi olacağız, uluslararası camiayla temaslarımızı sürdüreceğiz. Şahsen ben de sürdüreceğim. Açık ve net söylüyorum, bu benim kanıma dokunuyor. Demokrasiye inanmış bir insan olarak, bir demokrat olarak böyle bir şeyi hazmedemiyorum. Bununla ilgili başka neler yapabiliriz? Bunun üzerine düşünüyorum. Bunun tezekkürü ve tefekkürü içerisindeyim. Çünkü AB'nin şunu görmesi lazım. İdamı yasaklamış olan AB'nin, Mısır'da onca insanın idam cezasına mahkum olmasına sessiz kalmamalı. Ne suçu var bu insanların? Düşünün 27 yaşındaki master öğrencisi bir genç kız idama mahkum oluyor. Adeta Menderes'in olayını hatırlatıyor bize. Dolayısıyla biz dünya efkarı umumisinde sonuna kadar takipçisi olacağız bu işin. Diplomasi olarak ayrıca ne yapabiliriz bunları da düşüneceğiz.



'Parya'yı öğrenmişler


Fotoğrafınızı kullanarak yüzde 52 idam meselesini yaptı Hurriyet.com.tr...

Daha önce bunlar hükümet kurup indiriyorlardı. Bunların köşe yazarları Ankara'da iş takip ederlerdi bilir misiniz? Bakanlıklarda patronun işlerini takip ederlerdi. Başbakanlığımın ilk zamanlarında randevuyu alanlar da bunlardı. Bütün bu olaylardan sonra çok namuslu olmuş köşesinden ağzına ne gelirse yazıp çiziyorlar. Şimdi köşesinde mektupta bu ne diyor, “Şerefsizliktir" falan. Böyle bir şey yapmak ama en sonunda yine biz bir yerlere mi kaçıp gidelim şudur budur. Ama “Öz vatanında parya"yı da öğrenmişler, bir hayli gelişme var. Ama hemen altına tehdit koymayı da unutmamışlar.



Genellikle “aman yapmayın" var ama sonunda...

Yok tehdit de var. Ama o tehditleri yutacak durumda değiliz. Onlar lobilerde, kulislerde acaba şu andaki hükümeti nasıl götürürüz çalışmalarını yaptılar. Kiminle yaptılar, paralelle yaptılar. Hani diyor ya yazıda “Bizim şurayla burayla hiç bir yerle şeyimiz yok". O bağlantıların nasıl olduğu bizlerce malum.



'Paralel yapıyla bağlantıları malum' sözünüzü açar mısınız?

Orada biraz mesafe kat etmekte fayda var.




#Erdoğan
#seçimler
#makam aracı
9 yıl önce