|

İşkence soruşturmasına takipsizlik

Yaklaşık 32 yıl cezaevinde kaldıktan sonra "4. Yargı Paketi"nden yararlanarak tahliye edilen Tahir Canan'ın, 12 Eylül öncesinde gözaltına alındığında ve sonrasında cezaevinde bulunduğu sürede kendisine işkence yaptıkları gerekçesiyle polis ve gardiyanlar hakkında bulunduğu suç duyurusu, "zaman aşımı süresinin dolduğu" gerekçesiyle takipsizlikle sonuçlandı.

Aa
00:00 - 26/10/2014 Pazar
Güncelleme: 11:17 - 26/10/2014 Pazar
Yeni Şafak
İşkence soruşturmasına takipsizlik
İşkence soruşturmasına takipsizlik

Gaziantep Cumhuriyet Başsavcılığının takipsizlik kararında, müvekkilinin, 1979 ve 1981'de Gaziantep Emniyet Müdürlüğü Siyasi Şubede, 1981'de Gaziantep Askeri Cezaevinde, 1981-1987 arasında Gaziantep E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda, 1987-1991 arasında ise Gaziantep F Tipi (H Tipi) Cezaevinde "ağır ve insanlık dışı işkencelere" maruz bırakıldığını, fiziksel acı yanında ruhsal travmaya maruz kaldığını, bunun raporlarda mevcut olduğunu belirten Canan'ın avukatı, buralarda görev yapan polis memurları, gardiyanlar ve sıralı amirleri hakkında suç duyurusunda bulunduğu belirtildi.

Kararda, şikayetçi avukatının Anayasa'nın 90. maddesine göre, "uluslararası hukukta işkence gibi insanlığa karşı suçlarda zamanaşımının uygulanamayacağını" kaydettiği vurgulanan şikayette, "12 Eylül" darbesine ilişkin Kenan Evren ve Tahsin Şahinkaya hakkında açılan davanın örnek gösterildiği aktarıldı. "1982 Anayasası'nın, geçici 15. maddesindeki işkence emri veren ve bu emri uygulayan kamu görevlilerinin cezadan bağışık tutulacağına ilişkin" düzenlemenin, 2010'da kaldırıldığına dikkat çekilen şikayette, "zamanaşımının, maddenin kaldırılmasından sonra yeniden başladığının kabul edilmesi gerektiğinin" bildirildiği ifade edildi.

-"Anayasanın 90. maddesindeki değişiklik milattır"

Mülga 765 sayılı TCK'nın 243. maddesinde düzenlenen işkence suçu için 10 yıl zamanaşımı öngördüğü, bu suçun 5237 Sayılı TCK'da ise 94. ve 95. maddelerde düzenlendiği ve zamanaşımının 15 yıl olduğu anlatılan kararda, 5237 sayılı kanuna 2013'te bu suçta zamanaşımının işlemeyeceğine ilişkin fıkra eklendiği aktarıldı.

Türkiye'nin, uluslararası hukuk ile iç hukukun çatışması halinde, uluslararası anlaşmaların esas alınacağına ilişkin düzenlemeyi 7 Mayıs 2004'te kabul ettiği hatırlatılan kararda, bu tarihe kadar, işkence suçundan dava zamanaşımının uygulanamayacağının ileri sürülemeyeceği savunuldu ve "Anayasanın bu değişikliği, bu suçlar yönünden bir milattır" denildi.

Kararda, suç tarihi itibarıyla şüphelilerin lehine olan 765 sayılı TCK'ya göre, işkence suçuna ilişkin 10 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğu ifade edilerek, bu sebeple "kovuşturmaya yer olmadığına" karar verildiği bildirildi.

-Canan, karara itirazda bulundu

Canan, avukatı Senem Doğanoğlu aracılığıyla karara itirazda bulundu. Gaziantap Sulh Ceza Hakimliğine iletilmek üzere Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına verilen itiraz dilekçesinde, 765 sayılı TCK'ya göre, şüpheliler hakkında, suç maddesi yönünden soruşturma için idari izin alınması gerektiği kaydedilerek, "Resen soruşturmaya tabi olan TCK madde 247'nin uygulanması açısından zamanaşımı, Memurin Muhakematı Hakkında Kanuni Muvakkat göz önüne alındığında, izin alınmasına kadar durmuştur. Bu başvurunun savcılık makamınca yapılması ve savcılıkça soruşturulmaya başlanması halinde zamanaşımın işlemeye başlayacaktır" denildi.

İtirazda, şunlar kaydedildi:

"Müvekkil, 12 Eylül rejiminin yargı organı olan ve bugün adil yargılanma hakkını ihlal ettiği açıkça tespit edilen Sıkıyönetim Mahkemelerinin hakkında hükmettiği cezayı 30 Nisan 2013'e kadar yaşamak zorunda bırakılmıştır. 12 Eylül rejimi olarak tarif edilen ve insanlığa karşı suç kapsamında ifade edilen düzenin en son ve maalesef halen güncel zarar göreni olarak Tahir Canan''a karşı işkence suçu işleyenler hakkında etkili soruşturma yürütülmeli ve bu kişiler yargılanıp cezalandırılmalıdır."

Bu sebeplerle, takipsizlik kararının kaldırılarak, şüphelilerin tespiti ve haklarında dava açılması istendi.

Canan, 1978'de "siyasi amaçla adam öldürdüğü" iddiasıyla 36 yıl hapis cezasına çarptırılmış, 1991'de Şartlı Tahliye Yasası ile tahliye edilmiş, 1993'te Türkiye Devrimci Komünist Partisi (TDKP) üyesi olduğu iddiasıyla tekrar tutuklanarak 12,5 yıl ceza almıştı.

9 yıl önce