Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, Vilayetler Evi'nde düzenlenen 'Valiler Buluşması' sonrası gazetecilerin sorularını cevapladı. Bir gazetecinin 'çözüm sürecine' ilişkin sorusuna Kurtulmuş, "En kötü zamanlarda dahi çözüm sürecinin başarıya ulaşacağına dair iyimser olanlardanım. Hiçbir zaman bu süreçle ilgili iyimserliğimi kaybetmedim. Zor bir süreç. Hep şu benzetmeyi yaptık, 'çok hızlı akan bir nehirde karşıya geçmeye çalışıyoruz'. Yolun yüzde 80'i bitti ama geriye kalan zor yüzde 20'lik bir süreç var. Bu süreçte mühim olan bu iradeden ayrılmamaktır, bu konunun muhatabı olan herkesin bu iradeyi sağlam bir şekilde ortaya koyarak tabiri caizse hep beraber kol kola vererek bu zor akıntıdan karşıya geçmek ve Türkiye'yi selamete ulaştırmaktır. Buradan geri dönmenin maliyeti karşıya geçmenin maliyetinden çok çok fazladır. Dolayısıyla bu süreçte iyi niyetli, barış ve kardeşlik perspektifine sahip herkesin iyi niyetli katkıda bulunması lazım. 6-7 Ekim olayları Türkiye'de bu işin bittiğini zanneden unsurlar ortaya çıktı ama bu dediğim sebepten dolayı millet bu işin sahibi olduğu için 6-7 Ekim olayları gibi büyük provokasyonları aşarak yolumuza devam ettik. Sürecin başarıyla sonlandırılacağına inanıyorum. 10 madde zaten yıllardır Türkiye'nin tartıştığı maddeler. Türkiye'nin demokratikleşmesiyle ilgili maddeler. Bugün oturalım yarın sonlandıralım denecek hususlar değil. Bu anlamda herkes Türkiye'nin demokratikleşmesi ile ilgili görüşlerini ortaya koysun ama. Bütün bunları yaparken silahların konuşmadığı, bombaların patlamadığı, insanların tehdit edilmediği, baskı altında tutulmadığı ve bu anlamda terörün bir siyasal araç olarak kullanılmadığı bir dönemde bunlar ancak konuşulabilir. Bunlar tartışılabilir. Türkiye'de barışın tadını almış olan insanlar bir daha silahların gölgesinde siyaset yapılmasına, bombaların, barutların kokusu altında siyaset yapılmasına rıza göstermeyeceklerdir. Ben bu iyi niyet sürdüğü müddetçe sorunların çözüleceğini ve önümüzdeki Nevruz'da da silahların bırakıldığı ve bu anlamda demokratik mücadelenin esas olduğunu ifade eden yeni bir açıklamanın önümüzdeki sürece hız katacağına inanıyorum" cevabını verdi.
"Müzakere diye bir süreç yok, çözüm süreci diyoruz" diyen Kurtulmuş, "Çözüm sürecinde zaten uzun süren görüşmeler var, bunlar ciddi iştir. Bu görüşmelerde görüşler alınıyor. Zaman zaman HDP siyasi olarak görüşlerini dile getiriyor ama sonuçta burada aslolan hükümetin bu siyasi kararlılığa sahip olmasıdır. Hükümet bu siyasi kararlılığa sahiptir. Önümüzde, 7 Haziran gibi seçimin arefesinde dahi bir milim bile hükümet bu iradesinden vazgeçmemektedir. Her türlü siyasi riski alarak bu sürece devam etmektedir. İyi niyetimizden milletimizin şüphesi yok. Muhataplarımızın da bu anlamda iyi niyetimizden şüphesi olmadığını biliyoruz. Bunu siyasi tartışma meselesi yapmamak lazım. Eğer, bundan sonra siyasi rekabet içinde hareket edeceksek HDP'li arkadaşlarımız da Türkiye'nin nasıl daha demokratikleşeceği, Kürt sorunlarının çözülmesine ilişkin, diğer sosyal sorunların çözülmesine ilişkin görüş ve perspektiflerinin ne olduğunu açık bir şekilde koysunlar ama çözüm sürecini 7 Haziran seçimlerinin bir siyasi argümanı olarak kullanmasınlar. Bu, ayrı bir şey ve bütün Türkiye'yi ilgilendiren başka bir şeydir. Seçim meydanlarında tartışalım ama çözüm sürecini bu siyasal tartışmanın ve seçim tartışmasının parçası haline getirmeyelim" diye konuştu.
