21. Uluslararası Enerji ve Çevre Fuarı ve Konferansı'na katılan Enerji Bakanı Taner Yıldız, basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
Bakan Taner Yıldız, nükleer santrallerle ilgili düzenlenen protestoları değerlendirerek, “Bir protesto o ülkenin çıkarlarınaysa iyi bir şeydir. Ama ben bu protestoların önemli bir kısmının kasıtlı olduğu kanaatindeyim. Eline tencere tava alan masum Anadolu insanını kast etmiyorum. İl il dolaşan, belli bir merkezden yönetilen ve Türkiye'nin kalkınmasına bir karşı çıkış olarak görüyorum. Siz HES'e karşı çıkarsınız, rüzgara karşı çıkarsınız, güneşe karşı çıkarsanız, doğalgaza karşı çıkmazsanız ben bunun altında iyi niyet aramam arkadaşlar. Eğer hepsine bir karşı çıkıyorsanız bile bunun bir mantığı var. Ama bu Türkiye'nin kalkınmasına olan karşı çıkıştır. Biz büyümeye, kalkınmaya devam edeceğiz. Hedeflerimiz doğrultusunda çalışacağız. Türkiye'ye geçen yıl az yağmur yağdı. Barajlarımız var. Su gelmezse nasıl yapacağız. 'Su gelmedi elektriğimiz yok' diyemeyiz. Kaynak çeşitlendirmemiz lazım. Kaynak çeşitlendiririz. Doğalgaz da olur, nükleer de olur, diğer kaynaklar da olur. Samimi olan çevreyle ilgili bütün hassasiyetlere başımız üstüne diyoruz ama manipüle olursa buna karşı olduğumuzu söylüyoruz” diye konuştu.
Bakan Yıldız, nükleer santrali yapacak şirketler alakalı eleştirileri de yanıtlayarak, “Japonya'nın kuracağı nükleer güç santralinin ortakları şirketlerinin yurtdışında şirketlerinin olması ayrı bir konu, Türkiye'de kurulacak proje şirketinin vergi ödemesi ayrı bir konu. Benzer şekilde Rusya Federasyonu'nun Ankara'da çok büyük bir binadan proje şirketlerinin binası var. 3.1 milyar dolarlık sermaye girişi oldu şimdiye kadar. Geçen yıl kurumlar vergisinde 39'uncu sıradan 56 milyon TL'lik vergi ödedi bu şirket. Bu şirketlerin yurtdışında şirketleri tabii ki vardır. Bizlerin zaman zaman yurtdışında kurduğu şirketler var mıdır tabi ki vardır. Siz o şirketi bu projenin aleyhine kullanmak isterseniz ben bunu yanlı bulurum, kasıtlı bulurum. Bahsettiğimiz proje tek başına Türkiye'nin bir yerde yaptığı en büyük yatırımdır. Bu tür haberlerle uluslararası yatırımcılarımızı yıpratmayalım” şeklinde konuştu.
Bakan Yıldız, Irak petrolleri ile ilgili bir soruya da, “Irak'ta 1 buçuk milyon varile kadar günlük üretilebilecek petrolü aktarma kapasite var. Üretilirse iletiriz. Üretilmiyorsa üretildiği kadar iletiriz. Şuanda bu 450 bin varil civarında. Irak'ın kapasitesini arttırmasını bekliyoruz. 1 milyon varile ne kadar kısa zamanda geçerlerse Irak'ın daha hızlı normalleşmesi sağlanmış olur” diyerek yanıt verdi.
Türkiye'nin Irak'ın toprak bütünlüğüne saygı ve itina gösterdiğini vurgulayan Bakan Yıldız, “Bizim bir bağımsız Kürdistan Devleti'yle ilgili görüşlerimizi daha önceden de belirttik. Böyle bir şey Türkiye'nin tasvip ettiği bir şey değildir. Irak'ın toprak bütünlüğü Türkiye için esastır” ifadelerini kullandı.
Taner Yıldız, kaçak elektrik kullanımı ile ilgili bir soru üzerine ise şunları söyledi:
“Eğer bir vatandaşımız kendisine tanınan hizmet çerçevesinde kullandığı elektriğin parasını ödemiyorsa bu hem devlet hakkı hem de kul hakkına girer. Ödeyemeyen vatandaşlarımıza ödeme kolaylığı sağlanacaktır. 3 taksit istiyorsa 5 taksit yapalım, 6 taksit yapalım ama ödeme niyeti ve gayretinin olması lazım. Seçim öncesinde ve seçim sonrasında bu gerçek değişmiyor. Türkiye'deki 78 milyonumuza götürdüğümüz hizmetin adil olması için herkesin elektrik parasını ödemesi lazım. Biz yeterli kolaylığı gösterdiğimiz kanaatindeyiz. Türkiye 28 AB ülkesi arasında doğalgazı en ucuz kullanan ülkedir. Elektriği de en ucuz kullanan 3 ülkeden biridir.”
Ermenistan'daki santralin Metzamor santralinin bütün riskleriyle beraber, dolan ömrüyle beraber ve Uluslararası Atom Enerji Ajansı'nın direktiflerine aykırı olarak çalıştırılmasını doğru bulmuyoruz. Yalnızca enerji ihtiyacı var diye bir nükleer santral burnumuzun dibinde tehlikeli bir şekilde çalıştırılamaz. Bununla alakalı girişimlerimizi yaptık.
