|

Yanlarına kâr kalmasın ibret-i alem olsun

28 Şubat sürecinde Kemal Alemdaroğlu'nun, rektör olduktan hemen sonra İstanbul Üniversitesi'nden uzaklaştırdığı başörtülü akademisyen Doç. Dr. Sevgi Kurtulmuş, "Yapanın yanına kâr kalmadığını göstermek adına 28 Şubat soruşturmasını çok önemsiyorum. Yaşananlar ibret-i alem olmalı" diye konuştu "Başörtünle kızlara kötü örnek oluyorsun" denilerek kapı önüne konulan Kurtulmuş, en yakın arkadaşlarının bile "Sevgi'yi verelim, kurtulalım, bölümü kurtaralım" dediği o kötü günleri millete yaşatanlardan, özellikle de ikna odalarının mucidi Nur Serter'den hesap sorulmasını istedi

Ankara
00:00 - 22/04/2012 Pazar
Güncelleme: 02:01 - 22/04/2012 Pazar
Yeni Şafak
Yanlarına kâr kalmasın ibret-i alem olsun
Yanlarına kâr kalmasın ibret-i alem olsun

Doç. Dr. Sevgi Kurtulmuş, 28 Şubat sürecinde başörtüsü nedeniyle üniversiteden uzaklaştırılan ilk akademisyen. Sırf başörtüsü nedeniyle profesörlüğüne çok az bir zaman kala İstanbul Üniversitesi'nde (İÜ) kendi deyimi ile 'kapı önüne' konulmuş. Kendi arkadaşlarının dahi "Sevgi'yi verelim bölümü kurtaralım" dediği günleri yaşadığını anlatan Kurtulmuş, bölüm başkanının, "Sen başörtünle talebelere kötü örnek oluyorsun. Kızlar senin gibi kariyer yapmak istiyorlar. Bu bizi çok endişelendiriyor" dediğini aktarıyor. Kurtulmuş, bu sözlerin aslında 28 Şubat sürecinin bam teli olduğunu belirtiyor.

Kemal Alemdaroğlu'nun İstanbul Üniversitesi'ne rektör olmasının ardından, bir numaralı kararla Nur Serter'i rektör yardımcısı yaptığını, iki numaralı kararla da kendisini açığa aldığını söyleyen Sevgi Kurtulmuş, o dönemi 'karanlık bir süreç' olarak nitelendiriyor. Kurtulmuş, "Çok kötü günlerdi. Herkesin kenara çekildiği, en yakın arkadaşlarımızın bile 'Sevgi'yi verelim, kurtulalım, bölümü kurtaralım' dediği bir dönem yaşadık. Ben üniversiteden atılan, başörtümle doçent olmuş ilk akademisyenim. Arkasından başörtülü öğrencilerin okula alınmadığı bir süreç başladı" diyor. Başörtüsü yasağından dolaylı ne başını açıp devam edenlerin ne de okul veya iş hayatını bitirenlerin hiçbir zaman tam anlamıyla mutlu olmadığını söyleyen Kurtulmuş, "Pek çok kişi psikolojik desteğe ihtiyaç duydu. İnsanlar ne yaparsa yapsın mutlu olamadı. Çünkü zorlama ile yapılan bir şeydi. 20 yaşından 40 yaşına kadar, insanlar birileri istediği için böyle yaptıklarından dolayı çok mutsuz oldular" şeklinde konuşuyor.

YARGI DA SİYASALLAŞMIŞTI

Kemal Alemdaroğlu'nun Aralık 1997'de İÜ'ye rektör olmasının ardından, verilen emirlere ve kılık kıyafet yönetmeliğine uymadığı gerekçesiyle hakkında soruşturma başlatıldığını, 6 ay gibi bir sürenin ardından da üniversiteden uzaklaştırıldığını kaydeden Kurtulmuş, şöyle konuştu: "O hukuki süreçte ben tamamen haklıyım. Verilen emirlere uymamak yok, açık bir kıyafet kanunu yok. Fakat kılıfına uydurularak savunmam istendi. Uyarı, maaştan kesilme, açığa alınmak... Yargı yolunu sonuna kadar kullandım. Fakat o dönemde yargı da siyasallaşmıştı. Hepsi aleyhime sonuçlandı. Yıllar sonra Danıştay'da çalışan bir aile dostumuz, 'O dosyanın kaybetmesi mümkün değildi, fakat yapacak hiçbir şey yoktu. Sadece seyredebildik' demiş."

BİR DAHA OLMASIN DİYE...

Kendisiyle aynı dönemde üniversiteye başlayan arkadaşlarının çoğunun ya rektör ya dekan olduklarını hatırlatan Kurtulmuş, "Sadece başörtülü olduğum için sistemin dışına itilmem hâlâ içimi acıtır" ifadesini kullandı. 28 Şubat darbesinin sorumluları hakkında soruşturma başlatılmış olmasını olumlu bulduğunu söyleyen Kurtulmuş, bu davanın bir 'hesaplaşma' anlamını taşımadığını belirterek şunları kaydetti: "Kin, intikam duygusu ile hareket edildiğini düşünmüyorum. O dönemde çok ciddi mağduriyetler oldu ve bizden sonraki insanların aynı acıları çekmemesi için yapılması gerektiğini düşünüyorum. Aksi takdirde, kimsenin mağduriyetini telafi etmek mümkün değil. Çok ciddi dramlar var işin içinde. Ama yaşananların mutlaka ibret-i alem olması, bir daha yapılmaması için, yapanın yanına kar kalmaması için yargılanmasını çok önemsiyorum." Kurtulmuş , dava açılması halinde müdahil olacağını söyledi.


NUR SERTER DE YARGILANSIN

İkna odalarının mucidi olarak bilinen Nur Serter ile İstanbul Üniversitesi'nde aynı bölümde olduklarını söyleyen Kurtulmuş, 28 Şubat soruşturması kapsamında Serter'in de yargılanması gerektiğini belirtti. Kurtulmuş, "İkna odalarının mucidi hanımefendi şu anda milletvekilliği dokunulmazlığı zırhının arkasında. Kimin eli ile kimler ne yaptı, bunların hepsinin hesabı verilmeli" ifadelerini kullandı. Süreçte mağdur olan kişilere iade-i itibar verilmesi gerektiğini vurgulayan Kurtulmuş, "Hiç değilse mağduriyetlerin azaltılması anlamında bunu çok önemsiyorum" diye konuştu.


'Kötü örnek oluyorsun'

HAS Parti Genel Başkanı Numan Kurtulmuş'un eşi olan Doç. Dr. Sevgi Kurtulmuş, ABD'den döndükten sonra İstanbul Üniversitesi'nde göreve başladığında başına gelen bir olayı da şu sözlerle anlatıyor: "Amerika'nın en iyi üniversitelerinden birinde başörtüsüyleydim. Hiçbir sıkıntım yoktu. İstanbul Üniversitesi'ne döndüğüm zaman bölüm başkanımız bir gün beni çağırdı. Alemdaroğlu'nun rektör olmasından az önceydi. 'Sevgi, senin başını açman lazım. Çünkü insanlara kötü örnek oluyorsun' dedi. İşte 28 Şubat'ın bam telinin burası olduğunu düşünürüm. İnsanlar inandıkları gibi yaşayarak sosyal hayatta var olmaya başlamışlardı. Bu birtakım çevreleri çok endişelendirdi ve düğmeye basıldı."



12 yıl önce
default-profile-img