Fikri Boylu, 1995 yılında Diyarbakır’da gerçekleşen faili meçhul cinayetler ve adam yaralama olaylarında gözaltına alındı. Boylu, gözaltı sırasında günlerce ağır işkencelere maruz kaldı. Karakolda önceden hazırlanan suçlamaları imzalamak zorunda kaldığı iddia edilen Boylu, 11 faili meçhul eylemden sorumlu tutuldu. Olayın mağdurları ve görgü tanıkları, Fikri Boylu’yu teşhis edemezken, mağdurların bir kısmı da, Boylu’nun suçlara karışan kişilerin arasında olmadığını belirtti. Buna rağmen karakolda hazırlanan ifade ile Boylu, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı.
40 AYRI EYLEMDEN SORUMLU TUTULDULAR
Fikri Boylu ile birlikte Celal Özdemir, İsmail Hakkı Tekbir ve Mustafa Dayan aynı gün gözaltına alınarak ‘Hizbullah örgütünün silahlı militanı olmak’ ile suçlandı. Şüpheli sıfatıyla gözaltına alınan 4 isim toplam 40 ayrı eylemden sorumlu tutuldu. Cinayetlerin bazılarında şahısların ortak hareket ettiği iddia edilerek ayrı bir örgüt kurdukları ileri sürüldü. Şahıslar, karakol polisleri tarafından istihbaratçı, gözcü, eylem sorumlusu ve fiili işleyen olarak kısımlara ayrıldı.
İŞKENCE KANITLANDI
Fikri Boylu gözaltına alındıktan sonra 17 gün boyunca ağır işkencelere maruz kaldı. Fikri Boylu ve arkadaşlarının, Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü’nde görevli olan polisler, S.E., H.K., E.İ.E., N.A., Y.A., C.Ö., M.G., C.A., M.E., M.K., M.Y., tarafından kötü muameleye maruz kaldıkları Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından kabul edildi. İsmi geçen polis memurları şartlı olarak serbest bırakıldı. Polislere ayrıca 5 yıl süreyle dava açılması ertelendi.
MAĞDURLAR EŞKAL BELİRLEYEMEDİ
Av. Rahmi Kurt, “1995 yılında Fikri Boylu ve diğer sanıklara yüklenen sözde eylemlerin mağdurlarından sadece 8’i dinlendi. Bu kişiler çok açık ve net bir şekilde kendilerini yaralayan şahısları gördüklerinde teşhis edebileceklerini fakat sanıkları tanımadıklarını, Fikri Boylu ve diğer sanıkların kendilerini yaralayan kişiler olmadıklarını, aynı şekilde cinayet eylemlerinin faillerinin Fikri Boylu ve diğer sanıklar olduğunun hiçbir şekilde ispat edilemediğini beyan ettiler” dedi.
SUÇU KANITLANMADIKÇA HERKES MASUMDUR
Kurt, “Fikri’nin katıldığı iddia edilen eylemlerden hiçbirinin mağduru mahkemeye getirilemedi. Bu eylemlerle ilgili hiçbir delil de yargılama süresince dosyaya girmedi. Yani iddia soyut kalmış ve basit bir iddia olmaktan öteye geçmemiştir. Buna rağmen şüpheden sanık yararlanır ilkesi, suçluluğu yüzde 100 kanıtlanmadıkça herkesin masum olduğu ilkesi ve adil yargılanma hakkı ilkesi ihlal edilerek Fikri Boylu ve yakınlarının hayatını karartan hükümler verildi” diye konuştu.
İFADELERİ GEÇERSİZ
Avukat Kurt, “Bunlara örnek olarak, ifadelerin baskı, tehdit ve işkence altında alınmasında dolayı geçersiz olmaları, yargılama aşamasında adil yargılanma hakkının ihlal edilmesi, mahkemece tanık, mağdur ve müdahillere baskıda bulunulması, Fikri Boylu’nun halende işkenceden dolayı izler ve kalıcı hastalıkların bulunması ve en önemlisi Fikri Boylu’nun şikâyeti üzerine 11 polisin işkence ve kötü muamele suçlarının sabit olmasıdır” ifadelerini kullandı.
Boylu yeniden yargılanmalı
Avukat Rahmi Kurt, “Fikri Boylu, eski ceza kanununun 146. maddesi gereğince yargılandı. Hüküm tarihinde idam cezası mevzuattan çıkarıldığı için ağırlaştırılmış müebbet hapse mahkûm edildi. Hali hazırda olağan kanun yolları tükendi.
Ancak yeniden yargılama açısından, somut gerekçeler mevcuttur” dedi.
Çocukluğumdan beri annem ağlıyor
Fikri Boylu tutuklandığında henüz annesinin karnında olan yüzde 99 engelli çocuğu Yahya, 20 yıldır baba hasretiyle yaşam mücadelesi veriyor. Hastalığı nedeniyle mahkûm olduğu yataktan feryat eden Boylu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın özel af ile 10 yıl cezası kalan babasının serbest bırakılmasını istiyor. Fikri Boylu’nun ikiz çocuğundan Hüseyin Boylu yaşadıkları aile dramını anlattı.
ÖLMEDEN GÖRÜŞELİM
Boylu “Çocukluğumdan beri annem sürekli ağlıyor.Kardeşim felçli doğdu. Maddi imkânsızlıklardan dolayı felçli kardeşimin tedavisini yaptıramadık. Uzun bir süre evin kirasını annem ödeyememiş. Daha sonra dayımlar bizim bakımımızı üstlenmiş. Kardeşim Yahya babamı hepimizden çok sever. Kardeşimin durumu çok ciddi, beyninin bir kısmı suyla dolu hareketsizlikten dolayı yatak yaraları çıkmış vücudunda ve kalçaları sürekli yerinden çıkıyor. Yahya’nın tek isteği ölmeden babam ile aynı evi paylaşmak” dedi.
#Fikri Boylu
#hukuk mücadelesi
#Diyarbakır
9 yıl önce
