Türkiye'nin yakından tanıdığı bir isim olan ve Mescid-i Aksa Muhafızı olarak bilinen Şeyh Raid Salah'ın yardımcısı Kemal Hatip, İsrail tarafından üçüncü kez hapis cezasıyla yargılanan Şeyh Raid Salah'ın yerine İstanbul'a geldi. Mavi Marmara'nın saldırıya uğrayışının beşinci yılı etkinliklerine katılacak olan Hatip, Mavi Marmara'nın önemine dikkat çekerken, Mehmet Görmez'in Filistin'e yaptığı tarihi ziyaret ve Sisi'nin politikalarına ilişkin önemli tespitlerde bulundu.
31 Mayıs bizim için unutulmaz bir tarihtir. Mavi Marmara bütün ümmeti birleştirdi. Türkler bizim yaşadığımız zulme sessiz kalmadı, bizim için yola düştüler ve bu yolda şehit oldular. Bunu asla unutmayacağız. Aksa Muhafızı Raid Salah'ın da Mavi Marmara'da olması bu filonun ne kadar önemli olduğunu gösteriyor. Mavi Marmara, Orta doğu haritasını yeniden çizmiştir. Türkler ile Filistinlilerin sınırlarının ortadan kalkmasına vesile olmuştur. Mavi Marmara ile yeni bir dönem başladı. Bu acı olayla Türkler, İsrail'in gerçek yüzünü gördü ve Filistinlilerle kardeşlikleri arttı.
Mısır'ın seçilmiş cumhurbaşkanı Muhammed Mursi'ye verilen idam kararı asla sadece onun şahsına verilmiş bir karar değildir. Bu karar demokrasiye, hürriyete ve halkın iradesine verilmiş bir idamdır. Sisi yönetimi kendi halkını idam ediyor çünkü Mursi'yi oraya halkının iradesi getirmişti.
Bazen bana Sisi'nin verilen idam kararlarını uygulayıp uygulamayacağı soruluyor. Açıkçası bu soruya şaşırıyorum. Sisi ve adamları Rabia ve Nahda meydanlarında barışçıl şekilde hakkını savunan binlerce kişiyi öldürmedi mi? İsrail Mursi'ye ve ekibine terörist gözüyle bakıyor, Sisi de aynı görüşte. Onun amacı İsrail'le ilişkilerini arttırmak. Refah şehrini askeri güçle yıktı ve abluka altında kalmış Gazze'ye giden tünelleri kapattı. Her konuda İsrail yönetimiyle anlaşmalar yapıyor ve ilişkilerini arttırıyorlar. Aslında Sisi için söylenecek pek bir şey yok, sadece şu örneği verebilirim. İsrailli bir Yahudi Haham her gün Sisi'ye dua ettiğini ve Allah'ın onu koruması için yalvardığını açıkladı. Sisi'nin kim olduğunu buradan anlayabiliriz.
Bu açık bir iftira. Geçen hafta Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez Filistin'i ziyaret etti ve Mescid-i Aksa'da bir hutbe verdi biliyorsunuz. Görmez, bu ziyaret sırasında Gazze'de İsrail saldırılarında hasar gören tüm camilerin onarılacağını söyledi. Yanında TİKA yetkilileri de vardı. TİKA, bugüne dek Filistin'de onlarca medrese ve camiyi onardı. Yüzlerce öğrenciye burs verildi. Ayrıca Mehmet Görmez burada kendi elleriyle bir medrese açılışında bulundu. Bunlar ilk aklıma gelen küçük örnekler ama durumu göstermeye yetiyor. Türkiye'nin bize gösterdiği manevi destek bizim için en önemlisi ama onlar sadece manevi destek vermiyor.
Mehmet Görmez, işgalden bu yana dışarıdan gelerek Mescid-i Aksa'da hutbe veren ilk kişiydi. Halkın teveccühünü gördünüz. Ürdünlü bakana ise cevabı yaptıkları protesto ile Filistinliler verdi. Bu da her şeyi açıkça ortaya koyuyor..
Bütün İslam alemi, Arap alemi karışıklık içinde. Irak, Mısır, Suriye gibi ülkelerde yaşananlar nedeniyle Müslümanların ilgileri dağıldı. İsrail'e de fırsat doğdu. Durum çok kötü ve daha da kötüye gidiyor. Son seçimlerde ırkçılar kazandı. Hükümette yer alan 20 bakandan 7'si aşırı Heykel grubuna destek veriyor. Netenyahu daha bu sabah 25 milyon tutarında Burak Duvarıyla ilgili bir projeyi onayladı. Bu da işgal ve baskıların süreceğinin bir işareti.
Arap dünyasındaki hükumetler ile hakları aynı düşünmüyoruz. Hakların tümü Filistinlilerin yanında. Ancak onları yönetenler bize destek sağlamıyor. Çünkü onlar kendi halklarını öldürmekle meşgul durumdalar maalesef..
Şeyh Raid Salah defalarca İsrail mahkemelerinde yargılandı. 2008 yılında Kudüs'e girişini yasaklayan bir karar alındı. Ayrıca birkaç gün içinde görülecek bir davası daha var. Eğer davayı kaybedersek 11 ay hapis cezası alacak. Biz bu karara itiraz edeceğiz. Daha önce iki kez hapsedilmişti. Birincisinde 3 yıl hapiste kaldı, ikincisinde 9 ay şimdi ise 11 ay ile yargılanıyor.
İsrail Müslüman ülkelerdeki karışıklıklardan faydalanıyor ancak bu devrimlerden korkuyor da. Mısır'da da Suriye'de de Müslüman halkın kazanacağını biliyor. Ve halkların birleşmesinden korkuyor. Artık İsrail'in yurtdışından getirtip yerleştirdiği işgalciler geldikleri ülkelere dönmeye başladı. Kendimize güvenmeliyiz, zafere inanmalıyız. İnşallah Kudüs'te hiçbir zalim kalmayacak. Kudüs daha önce de işgal edildi ama Selahattin Eyyubi çıktı ve Kudüs'ü kurtardı. Kudüs şimdi yine işgal altında, inşallah yeni Selahattinler Kudüs'ü yeniden kurtaracaktır.