Yazar Demet Tezcan, 28 Şubat post modern darbesinin 18. yıl dönümünde yeni bir kitapla okuyucusuyla buluştu. ‘Bin Yıla Azmetmiş Zulüm 28 Şubat 28 Tanık’ isimli kitap, çeşitli meslek gruplarından ve çeşitli bölgelerden seçilmiş 28 kadın ile sürecin mağduriyetlerini tarihe not düşüyor.
Kitap çalışması için, “Bu çalışma; 28 Şubat 1997 MGK kararları sonrası, öncelikli tehdidin irtica olarak tanımlanması ve tanıma uydurdukları tüm halkın askeri vesayet altına almasının tahribatını bir nebze olsun görünür kılmayı hedefliyor” diyen Demet Tezcan, daha önce Anne Üşürüm Yokluğunda isimli bir deneme kitabına, Şule Yüksel Şenler’in hayatını konu alan ‘Bir Çığır Öyküsüdür: Şule Yüksel Şenler’ isimli biyografi kitabına, Evvel Zaman İçinde isimli bir hikaye kitabına ve Yola Düşünce isimli bir seyahatnameye imza atmıştı.
Pınar yayınlarından çıkan kitabın tanıtım metnini kaleme alan Ahmet Taşgetiren, “Başörtüsü simgedir evet. Türkiye'de inanç özgürlüğü mücadelesinin simgesidir. Kimi zaman öfke ile, kimi zaman göz yaşı ile, kimi zaman dua ile, ama her zaman 'Ben burada bu ülkenin Müslüman karakterini temsil etmeye devam edeceğim' kararlılığı ile süren bir mücadelenin sembolü..” satırlarıyla kitabın arka kapağına süslüyor.
Yazar Demet Tezcan, darbeler literatürüne “Postmodern Darbe” olarak giren ve “28 Şubat” olarak kavramlaşan, Müslümanlığın can damarını kurutmaya ahdetmiş, azmetmiş o bin yıllık kinin açtığı yaralardan sadece bir cüzüne ışık tutmaya çalıştığını belirtiyor. “Kayda geçsin, tarihin akıp giden sularına verdiği ahını gelecek zamanlara taşısın diye, unutulmasın diye, unutulup gaflete düşülmesin diye…”
