İKSV tarafından bu yıl 13üncüsü düzenlenen Filmekimi bugün sona eriyor. İlk başladığı yıllarda butik bir sinema etkinliği olarak tek sinemada hizmet veren etkinlik bu yıl 4 sinemada 43 filmi izleyiciyle buluşturdu. Yıllar içerisinde nasıl her şey şekil değiştiriyorsa Filmekimi de değişti, genişledi. Ama içeriğini her zaman korudu. Her zaman kaliteli filmlerin gösterildiği bir etkinlik olmayı başardı. Bu yıl da öyle oldu.
Sinemayla dolu bu bir haftayı ve Filmekimi''ni İKSV Film Festivali Direktörü Azize Tan ile birlikte değerlendirdik. Filmekimi''nin tamamen bir seyirci festivali olduğunu kaydeden Tan, sinemaya dair daha alınacak çok yolun olduğunu söylüyor. Bağımsız sinema kendisine salon bulmada güçlükler çekiyor, bulanlar da çok kısa süre vizyonda kalıyor. Filmekimi, bağımsız filmlerin daha fazla izleyiciyle buluşması açısından farklı bir alternatif oluyor. Tan, Türk sinemasıyla ilgili ''Yeni Türk sinema yasasının mecliste bekliyor, onun çıkması gerekiyor. Tutarlı kültür politikaları yapılması, bir sinema kurumunun kurulması gerekiyor. Sinemaya dair her şeyin tek elden yönetilmesi, politikalar geliştirilmesi çok önemli. Daha yapılacak çok iş var. Kişisel başarılarla yetinmemiz mümkün değil. Bağımsız sinemayla ticari sinema arasında ciddi derece uçurumlar var bunların giderilmesi ve Türk sinemasında artık daha farklı filmlerin de üretiliyor olması gerekiyor.'' diyor. Türkiye''de gençler artık dünyada neler yapılıyor diye daha yakından görmek istiyorlar ve bağımsız sinemaya olan ilgi her geçen gün artıyor.
Filmekimi''nin diğer festivallerden ayıran en büyük özelliği önemli festivallerde ödül almış, gösterilmiş filmlerden oluşan bir seçkiyle izleyici karşısına çıkıyor olması. Programda yer alan filmler kötü sürprizler yaşatmıyor. Beklentiyi ziyadesiyle karşılıyor. Tan, Filmekimi''ni önümüzdeki sinema sezonunda bizi neler beklediğine dair bir ön gösterim olarak tanımlıyor ve ekliyor: ''Filmekimi''nin ne kadar güçlü olduğunu aslında biz 2011 yılında ilk kez Anadolu''ya çıkmaya başladığımızda gördük. Biz İstanbul dışına biraz da ürkerek gittik açıkçası. Test ettiğimiz diğer bir şey de bağımsız sinemaya Türkiye''nin her yerinde ilgi olduğunu görmekti. Belki her yerde kapılar bacalar yıkılmıyor ama ilgi var.''
