Türk edebiyatının tanınmış ve önemsenen bir yazarı olan, ancak vefatından sonra ismi unutulan ve yıllar sonra yeniden eserleri yayımlanmaya başlanan Safiye Erol'un 'Leylâk Mevsimi' adlı hikâye kitabı okuyucuları ile buluştu.
Safiye Erol'un (1902-1964), yayımlandığı devrin dilinin en güzel şekilde kullanıldığı, gerçekçi bir anlatım ve eşsiz bir üslûpla yazılmış, eski mecmuâların tozlu ve sararmış sayfalarından derlenmiş ve Selim İleri'nin takdîmi ile birlikte enfes hikâyelerden meydana gelmiş bir eser.
Yazarlığının tek sebebinin, tadına ve değerine vardığı medeniyetimizden aldıklarını yayabilmek arzusundaki Safiye Erol için, büyük romancımız Tarık Buğra, 'İslâm-Türk medeniyetinin nankör ve bedbaht yıkıcılıklara, köksüz ve anlayışsız zorlamalara yenilmeyen kadın mümessillerinden biri idi, ayrıca, bütün varlığı ile, gönlü, kafası, mizacı ile idrâk ettiği bu medeniyetin ışığını dağıtanlardan birisi oldu. Yazıları ve yaşayışı bu büyük değeri taşırdı” diyor.
Derin bir kültüre, köklü bir birikime ve kuvvetli bir üsluba sahip olan Safiye Erol'un eserlerinde, Doğu ve Batı'yı tanıyan bir aydının güçlü tahlilleri dikkat çeker. Batı'yı ve Doğu'yu çok iyi idrak eden Erol, eserlerinde de her iki kültür üzerine tahliller yapar. Asıl olarak insan ve insanın öz problemlerini çözmeye yönelik bir eğilimi vardır. Türk insanının Batılılaşma ve modernleşme sürecinde yaşadığı sancıları gerçekçi bir biçimde yansıtır.
