|

O şimdi devrimci

Ridley Scott tarafından bir kez daha beyaz perdeye taşınan Robin Hood, yeni yorumuyla Hood, kaliteli ve iyi niyetli bir hırsız olmanın ötesine geçerek çok daha gerçek, güçlü ve devrimci bir karakter olarak karşımıza çıkıyor.

Naz Emel Koç
00:00 - 16/05/2010 Pazar
Güncelleme: 00:56 - 15/05/2010 Cumartesi
Yeni Şafak
O şimdi devrimci
O şimdi devrimci

Yönetmen: Ridley Scott


Senaryo : Ethan Reiff, Cyrus Voris, Brian Helgeland


Yapımcı : Brian Grazer, Ridley Scott, Russell Crowe


Tür: Aksiyon, Macera, Dram


Yapım: ABD, İngiltere 2010


Oyuncular: Russell Crowe, Cate Blanchett, William Hurt, Matthew MacFadyen, Mark Strong, Oscar Isaac, Léa Seydoux, Scott Grimes, Kevin Durand, Alan Doyle.



FRobin (Longstride) Hood, Kral Richard'ın ordusunda okçudur. Birlikte Haçlı Seferine çıktığı kralın adaletsizliklerine şahit olmuş bu yüzden bir grup yandaşıyla birlikte görevinden firar etmektedir. Firar sırasında başından geçenler Robin'in yeni kral John'la tanışmasına vesile olacak, kralın adaletsizliğine bizzat maruz kalacaktır. Fransızlar kralın zayıflığından istifade etmeyi planlarken kendi halkı da krala karşı isyan etme hazırlıklarındadır. Bu süreçte Robin'in bir kurtarıcı mı yoksa isyancı mı olduğuna Kral Jonh karar verecektir.


MAGNA CARTA'DA ROBİN HOOD PARMAĞI

Robin Hood denince çoğumuzun aklına yeşil gömleği, tüylü şapkası ve kahverengi taytıyla zenginlerden çalıp fakirlere veren, Sherwood ormanında yaşayan karakter geliyor. Robin Hood oldukça ünlü bir İngiliz halk hikâyesi kahramanı ve daha önce sinemada 57 kez canlandırılmış. Aynı karakterin elli sekizinci kez sinemada canlandırılması bir tür tekrar mı diye merak ediyorsanız, cevabım çok net bir şekilde, “hayır” olacaktır.

Robin Hood'un en akılda kalıcı yorumu kuşkusuz 1991 yılınca çekilen oyuncu Kevin Costner'ın canlandırdığı karakter. Ancak Costner tarafından canlandırılan Hood, şimdikinden çok daha romantik bir üslupla kahramanlaştırılmıştı. Russell Crowe tarafından canlandırılan Hood ise şimdiye kadar gördüğümüz karakterlerden çok daha derinlikli bir şekilde ele alınıyor. Karakterin son yorumu sadece çok akıllı, çok çevik ve adil bir kişilik olmasıyla değil, aynı zamanda tarihi olayların içinde aktif rol oynaması yönüyle hayat buluyor.


KENDİ KAHRAMANLARIMIZA SAHİP ÇIKAMIYORUZ

Filmde Hood sadece kralın adaletsizliğini sorgulayan bir isyancı değil, İngiltere tarihi bakımından hayati önem taşıyan Manga Karta sözleşmesinin imzalanma sürecini hazırlayan önemli bir kişilik. Karakterin Saxon soyundan gelişi bugünün dünyasında Saxon'lara verilen değerle alakalı bir vurgu. Hood, hem Doğu hem de Batı toplumlarının tarihinde önemli rol oynayan Haçlı Seferleri'nde bulunmuş. Seferler sırasında Müslümanlar'ın katledilmesinden Tanrı'nın razı olmayacağını söylerken olaylara vicdani bir yorum getiriyor ve insani yönünü pekiştiren bir perspektif sunuyor. Böylelikle Robin Hood karakteri halk kahramanlığından tarihi bir kişilik olma mertebesine yükseltiliyor. Karakterin bu şekilde evrilmesi yönetmen, oyuncu, senarist ve yapımcıların ortak çalışmasıyla, kahramana tarihi olaylar perspektifinden yaklaşılması sayesinde mümkün olmuş. Öyle ki sırf Rossell Crowe rolüne hazırlanmak için dönemi anlatan otuzun üzerinde kitap okumuş. İşte bu yönleriyle Robin Hood gerçekten örnek bir çalışma.

Örnek bir çalışma diyorum çünkü karşımızda kendi kahramanlarına sahip çıkan, gerekirse kahraman üreten bir sinema sektörü var. Robin Hood, Shelock Holmes gibi batı menşeli kahramanları seyrettiğimiz filmler sayesinde babamızın oğlu gibi yakından tanıyoruz. Kendi kültür ve coğrafyamıza ait kahramanlar ise bizler için henüz birer masal kahramanı olmanın ötesine geçemiyor. İslam tarihinin en önemli karakterlerinden biri olan Selahattin Eyyubi'yi daha önce yine bir Ridley Scott filmi olan Cennetin Krallığı filminde seyredip, ona bir alternatif üretemememiz bence durumun vahametinin en önemli göstergelerinin başında geliyor.


NASRETTİN HOCA'YI DA KAPTIRMAYALIM

Her karış toprağı halk kahramanı hikâyeleriyle bezeli olan coğrafyamızda değil halk kahramanları, henüz önemli şahsiyetlerimizin bile filmini yapabilmiş değiliz. Kahraman filmlerimiz hala kuru bir hamaset kokan Battal Gazi, Kara Murat gibi yapımlardan ibaret. Bu eksikliğimizi teknik yetersizlikler, maddi olanaklar gibi nedenleri bahane ederek kapatmaya çalışmamız bence en önemli problemlerimizin başında geliyor. Son zamanlarda şartlar çok değişti. İncelikli bir senaryo çalışması, emek, samimiyet ve her şeyden önemlisi tarihimize doğru bir perspektiften bakarak her türlü imkânsızlığın önüne geçilebileceğine samimiyetle inanıyorum. Yoksa dua edelim de Nasrettin Hoca, Hz. Mevlana, Hz. Eyüp Sultan, Kanuni Sultan Süleyman gibi karakterlere de bizden önce Hollywood sineması sahip çıkmasın.


NEDEN SEYRETMELİ

Prodüksiyon, yönetmenlik ve oyunculuklar oldukça başarılı.

Filmin geçtiği dönem inandırıcı bir şekilde canlandırılmış.


NEDEN SEYRETMEMELİ

İki saat yirmi dakika sizin için uzun bir süreyse...





14 yıl önce