İlk kez okula başlayacak çocuğun zihinsel, bedensel, duygusal ve sosyal açıdan hazır olması gerekir. Çocuğun bu gelişim alanlarına ilişkin yeterli olgunluğa erişip erişemediğini bilmeden onu yalnızca yaşına bakarak okula başlatmak öğrencinin başarısızlığına neden olabilir. Medical Park Göztepe Hastane Kompleksi Çocuk Gelişim Uzmanı İlknur Güven ''Çocuğun bireysel gelişim özelliklerinin yanında okul ve ailenin de bu sürece dahil edilmesi gerekir'' diyor. Okula başlamanın genel olarak zihinsel, bedensel, duygusal ve sosyal açıdan bir olgunlaşmayı gerektirdiğini söyleyen Güven, ancak bu olgunluğa ulaşmış çocukların öğrenim yaşamında başarılı olabileceğini belirtiyor. Bu konuda da ailelere ve öğretmenlere büyük pay düşüyor. İlk defa okula başlayacak çocukların bu süreci kolay atlatabilmeleri için veliler ve öğretmenler daha duyarlı olmalı. Her şeyden evvel kendisine şu soruyu sormalı: Çocuğum okula hazır mı?
''Çocuğun okula başlaması konusundaki kararı verirken takvim yaşına dayalı olmak şartıyla fiziksel, sosyal, duygusal, bilişsel ve öz bakım gelişim alanlarının düzeyinin de bilinmesi gerekmektedir'' diyen Güven, sadece takvim yaşına bakılarak okula başlatılan çocukların başarısız olacağına işaret ediyor. Güven bu süreçte çocuklarda en çok görülen korkunun ayrılık korkusu olduğunun altını çiziyor ve korkunun nedeninin anne olduğunu ekliyor.
Güven, ''Anne, çocuğunun büyüdüğünü kabul etmekte zorlandığında çocuğunun okula başlamasını istemez ve bunu farkında olmadan çocuğa hissettirir. Çocuğa o okula gittiğinde kendisinin bütün gün onu bekleyeceğini, bunu yaparken onu çok özleyeceğini, birlikte ne kadar güzel zaman geçirdiklerini anlatmaya başladığında ve bunu uzunca bir zaman sürdürdüğünde, çocuk okula başlamayı adeta annesine ihanet etmekle eşanlamlı tutmaya başlar ve okula gitmek istemeyebilir'' diyor. Hepimiz yeni bir çevreye girdiğimizde ilk başlarda küçük adaptasyon sorunları yaşarız. Sosyal yanı güçlü olan insanlar bile bunu yaşayabilirler ancak bu adaptasyon süreci kişiden kişiye değişir. Çocuklarda bu süreci en iyi atlatmanın yolunun arkadaş edinmekten geçtiğine işaret eden Güven, bu konuda, ''Çocuğun aile üyeleri dışında da yakın ilişkiler kurabileceği insanların olması kendini güvende hissetmesi açısından oldukça önemlidir. Bu nedenle çocuk akranlarıyla iletişim kurması yönünde desteklenmelidir. Öğretmene durumla ilgili bilgi verilmeli ve işbirliği yapılmalıdır. Bir süre sonra öğretmen, çocuğun dünyasında en etkin, en vazgeçilmez kişi olur'' yorumunu yapıyor.
