Heyecan, gerilim, macera dolu Türkiye'nin en büyük kaçış oyunları merkezi Escapist, İstanbul'da Trump Towers AVM'de geçtiğimiz ay açıldı. Escapist nedir, ne değildir, nasıl oynanır, oynamak için neler gerekir sizler için merak ettik ve Escapist'in kapısını çaldık. Projenin sahibi iki kafadar arkadaş: Barış Koca ve Soner Emanet. Oyunun menşei ise Uzakdoğu, Japonya. Dünyada oldukça popüler olan ve 14 yaşından büyük herkesin oynayabildiği kaçış oyunları dolu dolu bir macera yaşatıyor. Escapist'te altı oda ve altı farklı oyun bulunuyor. Bunlar, Şirket, Gizli Deney, Geçmişin İzinde, Metruk, Kutsal Hazine ve Agatha'nın Anahtarı. Filmlerde izlediğimiz izlerken bile ürperdiğimiz, heyecanlandığımız olayları birebir başımıza getiren oyunlar yepyeni bir deneyim fırsatı sunuyor. Son iki oyun henüz açık değil. Agatha'nın Anahtarı, ay sonu oynanmaya başlanacak. Kaçasım var diyorsanız Escapist'e buyrun.
Kaçış oyunları merkezi Escapist, katılımcılarda sanki bir filmin içerisindeymiş hissi yaratıyor. Kaçış oyunları çok ara bir eğlence. Süre olarak bir saat ayırmanız yeterli. Bir hafta sonu çıkayım deseniz yapacağınız şeyler sınırlı. Sinema, tiyatro, bowling, lunapark gibi birkaç seçeneğiniz var. Bu ise yeni bir şey. Aktivitelerin arasına da sıkıştırabilirsiniz. Birebir malzemeyi hissediyorsunuz. Oyunun içindesiniz ama verilen senaryolarla aslında oyun olduğunu da hissetmiyorsunuz. Oyuncular, bir saat süresince kendilerine verilen senaryo gereği odada yer alan bulmacaları ve şifreleri çözüp odadan çıkmaya çabalıyor. En az iki kişilik gruplarla oynanabilen oyunları çözmek için herhangi bir özel yetenek ve bilgi gerekmiyor. İpuçlarını doğru değerlendiren ve iyi gözlem yapabilen herkes kaçış odasından çıkmayı başarabilir.
Oyunlar rol yapma, problem çözme, gözlem, iletişim ve takım oyunu becerilerini geliştiriyor, eğlenirken farkındalığınızı geliştiriyor. Escapist'in oyunlarını ikinci nesil olarak değerlendirebiliriz. Sadece kilit açma olarak düşünmeyin. Birçok kaçış oyununda rejidekiler sizi izler ve bir yerde hareket olması gerekiyorsa onlar yaparlar ama Escapist'teki tüm odalar canlı, tüm sistem otomatik çalışıyor. Reji sadece yaralanmalara karşı önlem almak açısından içeriyi izliyor. Odalarda bir iletişim paneli bulunuyor ve herhangi bir panik durumunda veya ipucu almak istediğiniz zaman rejiyle iletişime geçebiliyorsunuz. Oyunlaştırma sürecinde senaryoya destek veren Mustafa Kırgül, kaçış oyunlarının Tripadvisor'da bir şehirde yapılması gerekenler listesinde ilk sıralarda yer aldığını söylüyor.
Şirket, Gizli Deney ve Geçmişin İzinde aslında üçleme ama tek tek de oynanabiliyor. Hikaye Şirket'le başlıyor. Oyunda gizli bir ajansınız ve laboratuvar giriş kartını çalmanız gerekiyor. O kartla Gizli Deney oyununa girebiliyorsunuz. Burada da zaman tüneli oluşturup Geçmişin İzinde'ye, 1700lü yıllara gidiyorsunuz. Orada da zaman tünelini açık tutmaya yarayan parlak taşı bulmaya çalışıyorsunuz. Güzel bir üçleme. Gelelim bu yeni eğlence aracının fiyatlandırılmasına. İki kişi 120 lira sonra kişi başı 20 lira ekleniyor. Öğrencilere yüzde on indirim var. Fiyatlar uygun. Bir saatinizi ayırıp doyasıya eğlenmek için ideal. Beş kişi bir oyuna gideceksiniz diyelim. Toplam 180 TL tutuyor ve kişi başı 36 TL ödüyorsunuz. Karşılığında da filmlerde izlediğiniz senaryoları birebir yaşama imkanı buluyorsunuz.
Barış, Şirket Gizli Deney ve Geçmişin İzinde'nin Singapur'daki bloglarda en çok sevilen ve oylanan oyunlar olduğunu söylüyor. Kaçış oyunlarının dünyadaki örnekleri çok daha kısa, 45 dakika sürüyor. Buradaki oyunlar ise hep bir saat. Bunu kısa bulanlar da oluyor. Çünkü içerideki keyfi alınca zamanın nasıl geçtiğini anlamıyorsunuz. Mustafa Kırgül, Türkiye'de bu oyunlarla ilgili kültürün henüz oturmadığını dile getiriyor. Bazı katılımcıların kilitleri zorlayarak kırdığını, eşyalara zarar verdiğini söyleyen Kırgül, “Aslında bunlara hiç gerek yok. Eşyaların yerini değiştirmeniz bile gerekmiyor. Ama galiba bu kültür oturana kadar biraz masrafımız olacak” diyor. Escapist açılalı henüz bir ay bile olmadı ama insanların ilgisi var. Hafta içi beşten sonra yoğunluk oluyor. Hafta sonları ise kuyruklar oluşuyor.
Korku teması üzerine kurgulanmış Metruk oyununu sizin için deneyimledik. Bu oyunda yolda kalıyorsunuz ve Afyon'da bir köye sığınıyorsunuz. Köyde pek kimse yaşamıyor. Klasik korku filmlerindeki köyler gibi. Cinci bir teyzenin evinde geceyi geçirmeniz gerekiyor. O evde olanlar sizi rahatsız ediyor ve evden kaçmaya çalışıyorsunuz. Şunu söyleyebiliriz korku filmlerini seviyorsanız kesinlikle bu oyunu oynamalısınız. Bütün oda ince ayrıntılarla donatılmış. Tamamen gerçek eşyalar ve aksesuarlar kullanılmış. Kendinizi temposu hiçbir zaman düşmeyen bir korku filminin içinde hissediyorsunuz. İpuçlarını bulamadığınız her saniye Metruk size bir adım daha yaklaşıyor. Bir saat içinde odadan çıkmanız gerekiyor. Biz kaçtık. Bakalım siz kaçabilecek misiniz?
Metruk kısmen Soner ve Barış'ın başından geçen bir hikayeye de dayanıyor. Soner ve Barış otostopla Türkiye'yi dolaşıyorlar. Bodrum'da Sandima diye terk edilmiş bir köy var. Büyü filmindeki köy gibi. Bir tane sanatçı yaşıyormuş orada. Hadi gidelim hem röportaj da yaparız demişler. Köyü çok güzel buldukları için kalalım demişler. Gece çadırları kurduk. Hava bozdu. Zaten köyde de kimse yok. Biz tedirgin olmaya başladık. Okula sığınalım dedik. Okuldan da garip garip sesler geliyordu. Eski bir binaydı. Kediler zıplıyordu. Bizim için kabus dolu bir geceydi. Sonra zaten sabahı beklemeden üç buçuk kilometre Yalıkavak'a doğru yürüdük. Yolda köpekler saldırdı. Ağaçlara tırmandık. Yalıkavak'a varınca oradakilere anlattık geceyi. Bize o metrukta kalınır mı ya dediler. İsim de oradan geliyor. Biz de içine bir teyze koyduk ve geliştirdik.
“Uzun zamandır eğlence sektöründe yeni bir şeyler yapılmıyordu. Biz çok inanarak bu işin içine girdik. Çok fazla bir zemin araştırması yapmadık. İnsanların ilgi göstereceğinden emindik” diyen Soner Emanet, insanlara bu oyunların her birini sinema filmi gibi düşünmesini ve senaryonun bir parçası olduklarını söylüyor. Grupları birebir yönlendiriyor, rollerini gerekirse o veriyor. Çünkü rol playing ve insanları motive etmek çok önemli. Agatha'nın Anahtarı oyununun inşaatı son sürat devam ediyor. Ay sonuna yetiştirmeye çalışıyorlar. Oyun Ahmet Ümit'in romanından uyarlanmış. Hatta Ahmet Ümit de hikayenin oyunlaştırılmasında ekibe destek vermiş. Polisiye tarzı bir oyun. Kutsal Hazine ise piramitlerin içinde geçiyor ve 12 kişi oynayabiliyor. Türkiye'de benzeri olmayan bir oyun, dünyada da sınırlı yerlerde var.
