Ağır ağır çıkacaksın bu merdivenlerden derken şair, güzel bir sonbaharı işaret eder bize. Biz de bu sonbaharda ağır ağır çıktığımız bir merdivene doğru yol aldık. Yeri Çamlıca’da. İsmi, malum Merdiven. Haziran ayında açılan yeni bir restoran burası. Yazlık konseptten kışa geçtiği bu günlerde, yenilenen mönüsü ve dekorasyonuyla oldukça iddialı bu mekân. Mönüde belirli bir konsept yok. Daha çok dünya mutfağının sevilen lezzetlerini Türk damak tadına uyarlayarak servis ediyorlar diyebiliriz. Dana kaburga, nakışlı Merdiven pizza, ballı Mahmudiye, seçmeli soslu bonfile, balkabaklı cheesecake, magnolia, trileçe, kış çayı öne çıkan tatlar arasında. Ayrıca 40 farklı seçeneğiyle güçlü bir içecek mönüsü de var.
Merdiven Restoran 2 ortaklı bir yer. Yönetici ortağı Ahmet Edibali, lezzetlerine güvendiklerinin her fırsatta altını çiziyor. Merdiven’de öğle yemeklerinde zamanla yarışanlar için de lezzetli seçenekler mevcut. Acelem Var Tabağı, Aceleci ve Tatlı gibi farklı lezzetler öğlen arasında yemek tercihini Merdiven’den yana kullanan misafirlere sunuluyor.
Merdiven’in şefi malzemeden, hazırlamaya, pişirmeden sunuma kadar her ayrıntıyla mutlaka ilgileniyor. Etleri özel olarak seçiyor. Pizzaları ince ve kare hamurdan hazırlayan şef, balkabaklı cheesecakede çok iddialı. Numuneleri alıp, lezzet testinden geçiren şefin kuru domates, zeytinyağı ve zeytinden hazırladığı spesiyali, mekana gelen herkes tarafından çok seviliyor. Şef ayrıca, tüm ekmekleri de günlük olarak kendi taş fırınında pişiriyor. Ekmekler sıcak sıcak servis ediliyor. Dedik ya, Merdiven’de güzel bir konsept var. Sunumlar da bu konsepte uygun olarak yapılıyor. Bilhassa etler ahşap bir kaide üzerine yerleştirilen ısıtılmış seramiklerle servis ediliyor.
Merdiven’in yenilenen kış mönüsünde ilk öne çıkan, özel sos ile hazırlanan ana yemek dana kaburga. Bir gün önceden marine edilen dana etinden hazırlanan et, 3 saat süren özel bir teknikle ve et, sebze suyunda pişiriliyor. Beğendili patlıcan ve fırın sebzeyle sunulan yemek, günlük et ve sebze ihtiyacınızı karşılayacak cinsten. Merdiven’in yenilenen mönüsünde kış çayı olarak sunulan ahududu – nane çayı ise hem kış hastalıklarına karşı koruyucu bir etki sağlıyor hem de içinizi ısıtıyor. Herkesin kendini evinde gibi hissedebildiği mekânda şömine keyfi de ihmal edilmemiş. İlerleyen zamanlarda düzenlenecek tematik günlerde konuklara özel tasarım stantlarda pamuk şeker, sıcacık kestane ve patlamış mısır ikram edilecek.
Merdiven’de her gün serpme kahvaltı yapma imkânı da var. Reçellerin ve ekmeklerin şef tarafından hazırlandığı kahvaltıyı tercih ederseniz, leziz çeri domates reçeliyle de tanışmış olursunuz. Mönüsündeki tüm yemekleriyle şaşırtan Merdiven bana kalırsa tatlılarda çok iddialı. Yemekleri bile geride bırakan tatlı mönüsü, kışın mekâna gidenler tarafından daha çok tercih edilecek gibi.
