|

Neşeli Günler''in yeni nesilleri

Neşeli Günler filminin yıldızları Captain ve Maria Von Trapps''in gerçek torunları The Von Trapps, aile mirasını devam ettiriyor. Hem halk şarkıları hem de çağdaş şarkılar seslendiren kardeşler tüm ortak duygularını müzikleriyle yansıtıyor.

Harun Karaburç
00:00 - 9/11/2014 Pazar
Güncelleme: 20:44 - 8/11/2014 Cumartesi
Yeni Şafak
Neşeli Günler''in yeni nesilleri
Neşeli Günler''in yeni nesilleri

Neşeli Günler filminde izlediğimiz Captain ve Maria Von Trapps''in gerçek torunları büyüdüler de The Von Trapps adıyla aile miraslarını devam ettiriyorlar. Birbirinden neşeli, aşk ve umut dolu şarkılarıyla herkesin beğenisini kazanan dört kardeş yaşam enerjilerini bizlerle paylaşmak üzere 12 Kasım''da İş Sanat''ta sahne almaya hazırlanıyor. Pink Martini ile Dream a Little Dream''i kaydeden müzik dünyasının genç fişeklerinin şarkıları da içleri gibi kıpır kıpır. Sofi 25, Melanie 23, Amanda 22 ve August Von Trapp 19 yaşında, ailenin yıldızını parlatmaya devam etmenin mutluluğunu yaşıyorlar. Grubun en küçük üyesi August, kardeşleriyle müzikal yolculuklarının beraber keşfederek ilerlediğini söylerken tüm ortak duygularının da müzikleriyle yansıdığından emin.

Çok genç bir ekipsiniz ve yaşlarınız birbirinize çok yakın. Kardeş olmanız ve gençlik deneyimleriniz şarkılarınızı nasıl etkiliyor?

August: Bizleri Neşeli Günler filminin yeni nesli gibi düşünerek ilk sahne teklifi geldiğinde çocuk yaşlardaydık. Henüz 12, 13 yaşlarında sahneye çıkmaya başladığımızda bizim için sadece bir eğlence gibiydi. Ancak ilk büyük turneye yine bundan neredeyse 13 yıl önce çok küçük yaşlarda çıktık ve müzik yolculuğumuzu beraber keşfederek büyüdük. Bu yüzden hepimiz hemen hemen aynı heyecanları paylaşan arkadaşlar gibiyiz. Tüm ortak duygularımızın müziklerimize yansıdığından eminim.

Pink Martini ile karşılaşmanız müzikal kariyerinizi ne yönde etkiledi?

August: Öncelikle Pink Martini hepimize mümkün olduğu kadar çok dilde şarkılar öğrenmek için büyük bir heves verdi. Ekip olarak hem farklı enstrümanlar çalan müzisyenleriyle, hem de büyük bir aile duygusuyla çok eğlenceli bir grup ve konserleri bir parti havasında geçiyor. Bizi aralarına aldıklarından beri aynı eğlence duygusunu biz de fazlasıyla yaşıyoruz ve sanırım biz de Pink Martini gibi nostaljik şarkıları ayrıca çok seviyoruz ve repertuvarımıza yenilerini ekliyoruz.

DEDEMİZ MEĞER KURTMUŞ
Aile mirasını yaşatıyor olmak sizin için nasıl bir duygu?

Sofi: Neşeli Günler – The Sound Of Music filminin tüm dünyada ne kadar ünlü olduğunun hiç farkında bile değilken, henüz çok küçük yaşlarda dedemiz bize filmden harika şarkılar öğretiyordu. Hem Avusturya folk şarkıları hem de filmin en ünlü şarkılarıyla büyüdüğümüz o yıllarda günün birinde böyle büyük bir mirasın geleneğini tüm dünyaya taşıyabileceğimiz aklımıza bile gelmezdi. O zamanlar elbette dedemizin canlandırdığı Kurt karakterinin bir sinema efsanesine dönüştüğünü bilmiyorduk ve şimdi torunları olarak gurur duyuyoruz ve aynı umut dolu şarkıları sahnelerde söylemek de gurur veriyor.

Halk şarkıları ve özgün çağdaş eserleri seslendiriyorsunuz. İstanbul konseri için nasıl bir repertuvar hazırladınız?

Melanie: Tarzımızı indie folk olarak özetleyebiliriz ama aslında tıpkı bize ilham veren Pink Martini gibi Klasik müzikten de Latin müziklerinden de etkiler olduğunu söyleyebiliriz. İstanbul konserinde Neşeli Günler filminin şarkılarından da söylüyor olacağız; Pink Martini ile birlikte kaydettiğimiz ''Dream A Little Dream'' albümümüzün şarkılarından da. Sahnede ABBA şarkıları gibi nostaljik pop şarkıları da söylüyoruz. Şarkılarımızın hemen hepsi çok neşeli ve pozitif duygular veren şarkılar.

EN BÜYÜK HEYECANIMIZ İSTANBUL KONSERİ
Bu dört kardeşin müziğe yaklaşımı nasıl? İleride neler yapmak istiyorsunuz?

Amanda: Şu aralar bir yandan Portland ''da harika şarkılar kaydediyoruz ve bir yandan da turnemiz devam ediyor. Pink Martini''nin çok özel bazı gecelerinde de misafir olarak sahnede yer almaya devam ediyoruz. Portland''da olabildiğimiz tüm vakitleri de stüdyoda değerlendiriyoruz ve Portland''ın indie rock grubu ''Blind Pilot'' ile birbirinden orijinal şarkılar kaydettik. Yakında yepyeni şarkılarla küçük bir albüm sürprizi de yapıyor olacağız. Şimdilik en büyük heyecanımız 12 Kasım İstanbul konserimiz çünkü Pink Martini için geçen yaz misafir olduğumuzda Aya Sofya''yı, Sultanahmet''i ve Kapalıçarşı''yı gezmiştik. İstanbul''un tarihi dokusuna neredeyse aşık olduk. Öyle bir tarihle çevrelendiğimizi bildiğimiz bir şehirde şarkılar söylemek harika olacak.

9 yıl önce