Bu sene uzun süren kışın ardından baharın gelmesiyle beraber insanlar kendilerini doğaya attılar. Ölen çiçeklerini yenilemek için de balkon ve bahçelerin konumlarına göre çiçek seçmek için kolları sıvadılar. Şu an sezon inanılmaz hareketli. Renk renk iç ve dış mekan bitkilerinin yanısıra ithal bitkilerde göz dolduruyor. Özellikle de bakımı kolay olan succulent, kaktüs ve terrarium çeşitleri insanların beğenisini kazanmış durumda. İnsanlar yapaylıktan uzak natural renklere, doğal dokunuşlara daha da hayatlarında yer vermeye başladılar. Çok popüler bir hediyelik çiçek olan orkide bile şu an eski değerini kaybetmiş durumda. Yeni trend bitkilere açık olmamız lazım. Çiçekler o kadar çeşitlendi ki çiçekler şu an hemen herkesin dikkatini çekebiliyor. Bonzai, succulent, kaktüs, çeşit çeşit orkideler, yeşil bitkiler, airplant gibi havayla beslenen bitkiler çok tercih ediliyor. Bunun yanı sıra baharın gelmesiyle insanlar balkonlarını, oturma alanlarını çiçeklendirmeye çalışıyorlar.
Yetiştireceğimiz bitkileri yaşam alanlarını gölge, yarı gölge ve güneşli bölgeler olarak ayırabiliriz. Bu konumlandırmaya göre sardunyalar, petunya yenigine (camgüzeli), kadife, begonya, yıldız gibi çeşit çeşit bitkiler yetiştirebiliriz. Aynı zamanda kışın bahçemizde zarar gören bitkilerimizi çim alanlarını yeniden yeşillendirebiliriz. Zarar gören ağaçları budayabiliriz.
En önemlisi sulamayı düzgün, bitkinin ihtiyacına göre verebilmek, 2-3 günde bir sulama demek yerine toprağını kontrol ederek su vermek en etkili yol diyebiliriz. Fazla su kök çürümesine, sineklenip bitkilerin hastalanmasına yol açabileceği gibi fazla çiçek vermesine de neden olur. Ara ara verilen bitki besinleri de çiçeklenme sürelerini uzatacaktır.
Ev çiçekleri belli ısıda yetişebilen bitkilerdir. Açık alanda yaşarlarsa kısa sürede yaprak döküp bitkinin ölmesine neden olur. Ev içi bitkileri hassas bitkiler oldukları için rüzgara, yağışa karşı da duyarlıdırlar. İç mekan bitkilerinin toprak yapısı farklı olup kesinlikle ev içinde gübreli toprak kullanmamak gerekir. Onun yerine elenmiş funda torf ve perlit içeren karışım toprağı kullanmak gerekir.
Kasımpatları, siglamenler, hercai menekşeler, süs kabakları ise sonbahar kış mevsimini renklendirebilen en güzel çiçeklerden. Kalıcı olmaları açısından da en çok tercih edilenlerdendir.
İstanbul'da özellikle de Boğaz'da korularda olan erguvanlardan da bahseden Büşra Demiray, İstanbul'da baharın işaretinin erguvan olduğunu söylüyor: “Eskiden Erguvan açınca İstanbul'da bahar geldi denirmiş. Artık hava koşulları nedeniyle bitkiler de yeniden adapte olmaya çalışıyorlar. Erguvan bizim kültür mirasımız, boğazın incisi. Mor rengi ve ihtişamıyla insanlarda mutluluk, huzur ve bolluk yaratan bir ağaç. Erguvan çok güzel, dayanıklı bir ağaç olmasına rağmen çiçekleri çok kısa sürüyor. Ne yazık ki 1 ay içinde çiçeklerini döküyor. Yeşillenmeden önce çiçeklenmesi bu ağacı eşsiz kılıyor. Açık hava, güneşli yerlerde de sağlıklı bir yaşam sürüyor. İstanbul bahar ve erguvan ayrılmaz bir üçlü bana göre. İstanbul'da bu güzel rengi görüp de etkilenmemek elde değil. Sadece bu güzelliğin erguvanla sınırlı kalmaması gerektiğini düşünüyorum. Daha keşfedilmeyi bekleyen, insanların tanıyıp sevebileceği binlerce güzel ağacımız var. Bunun tabi eğitim, okumak ve araştırmakla da ilgisi olduğunu düşünüyorum. Erguvanların rengi o kadar farkedilebilir bir renk ki insanda sevinç, huzur, neşe kısacası bütün güzel duyguları hissettirebiliyor. Tabi ki burada farkedip görebilmenin de etkisi büyük.”
