|

Yeşilçam'a komple tamir gerekiyor

İstanbul Film Festivali, sekiz yıldır sürdürdüğü ‘Türk Klasikleri Yeniden’ projesi ile sinemamızın unutulmaz filmlerini yenileyerek izleyiciye sunuyor. Bu çerçevede bu yıl Yılanların Öcü restore edilerek festival programına eklendi. Restorasyonu yapan Fanatik Film’in Genel Müdürü Nejdet Arkın, Türkiye sinemasına toptan bir restorasyonun gerekli olduğunu söylüyor.

Yeni Şafak ve
04:00 - 12/04/2015 Pazar
Güncelleme: 21:25 - 11/04/2015 Cumartesi
Yeni Şafak

4. İstanbul Film Festivali tüm hızıyla devam ederken sekiz yıldır Groupama işbirliğiyle sürdürdüğü “Türk Klasikleri Yeniden” projesi ile Türkiye sinemasının önemli yapıtlarının yıllar sonra yenilenerek tekrar sinemalarda gösterime hazır hale getirilmelerini sağlıyor. Proje dahilinde bu yıl Türkiye sinemasının başyapıtlarından Fakir Baykurt'un aynı adlı romanından sinemaya uyarlanan Metin Erksan imzalı Yılanların Öcü, restore edilerek sinemaya yeniden kazandırılıyor. Restorasyonu Fanatik Film üstleniyor. Fanatik Film Genel Müdürü, Nejdet Arkın, eski Yeşilçam filmlerinin geleceğe pırıl pırıl bırakılması için restorasyonun şart olduğunu söylüyor. Aslında bunu Kültür ve Turizm Bakanlığının yapması gerektiğine işaret eden Arkın, “Amerika, Rusya ve bazı ülkeler filmlerinin tamamını restore etti ve sinema salonlarında gösteriyor. Keşke biz de yapabilsek. Umarım yakın zamanda bu sorunu çözeriz” diyor.



Mülkiyet çatışması


Yılanların Öcü'nü hatırlayalım. Metin Erksan'ın yönettiği, başrollerini Fikret Hakan, Nurhan Nur, Aliye Rona, Kadir Savun, Şadiye Arcıman ve Erol Taş'ın paylaştığı film, 1962 yapımı. Türkiye sinemasının başyapıtınlarından biri olan Yılanların Öcü, toprak mülkiyetinden doğan bir çatışmayı, köy sorunlarını ve yaşantısını olduğu kadar kadın-erkek çatışmasını da işleyen o dönem için oldukça cesur bir dram. Sade olduğu kadar gerçekçi bir anlatımı var. Yılanların Öcü, aynı zamanda Metin Erksan'ın “köy üçlemesi”nin ikinci filmi sayılıyor: Karanlık Dünya, Yılanların Öcü ve Susuz Yaz. Festival vesilesiyle restore edilen Yılanların Öcü'nü yıllar sonra tekrar izlemek herkes için farklı bir deneyim olacak.



Orjinaline zarar verilmiyor


Türkiye sinemasının büyük arşivi Mimar Sinan Üniversitesi'nde. Negatifler oradan ödünç alınıp Film Fanatik stüdyolarına getiriliyor. Burada dijital ortama aktarıldıktan sonra restorasyon işlemleri başlıyor. Ham filmlerden bahsediyoruz yani kameradan çıkan tek görüntüden. Yaklaşık 8-10 kişilik bir ekip çalışıyor. Saniyede 24 kare var. Tek tek bu karelerin üzerinde photoshop'a benzer bir programla geçiliyor. Bazı restorasyonlar iki ay sürebiliyor. Negatifin ne durumda olduğuyla alakalı. Bu restorasyon süreci negatiflere kesinlikle zarar vermiyor aksine raflarda tozlanan çürümeye terk edilen negatifleri temizliyor, havalandırıyor. Arkın, "Biz sadece kendi filmlerimizi yapıyoruz, dışarıya destek veremiyoruz. Belki bu sene hep beraber anlaşıp uzlaşırsak o zaman bakanlığı da işin içine sokup bu filmleri kurtarabiliriz. Çünkü negatif de olsa bir ömürleri var bu filmlerin” diyor.



Yılanların Öcü iki ay sürdü


Filmleri tamir eden ekipten Eyüp Yıldız ve Ümit Zafer'den restorasyon hakkında detaylı bilgi alıyoruz. Bilgisayar laboratuvarlarını andıran bir stüdyoda çalışıyorlar. Negatifleri dijitale aktaran büyük bir cihaz var. Aktarım işlemi iki gün sürüyor. Yılanların Öcü'nün tamiri 55 gün sürmüş. Film siyah beyaz olduğu için çok zorlandıklarını söylüyorlar. Zamanla filmde meydana gelen hasarları siyah beyaz filmlerde gözle görmek çok daha zor oluyor. Sesi çok boğuk olan filmin sesini de onarmışlar. E bir de filmin festivalde gösterilecek olması da verilen özeni arttırmış.



Restore edilen filmler


-Sinemaseverler, Groupama işbirliğiyle önceki festivallerde Yavuz Turgul'un 1988 yapımı Muhsin Bey, Erden Kıral'ın 1979 yapımı Bereketli Topraklar Üzerinde, Lütfi Ö. Akad'ın 1949 yapımı Vurun Kahpeye, Atıf Yılmaz'ın 1978 yapımı Selvi Boylum Al Yazmalım, Memduh Ün'ün 1958 yapımı Üç Arkadaş, Halit Refiğ'in 1964 yapımı Gurbet Kuşları ve Lütfi Ö. Akad'ın 1968 yapımı Vesikalı Yarim filmlerini restore edilmiş kopyalarından izleme şansı bulmuştu. Umarız Groupama'nın bu desteği devam eder de daha çok filmimiz bu sayede restore edilmiş olur.



Negatifin değerini en iyi biz biliriz


-Fanatik Film'de restorasyonlar devam ediyor. Ekip şimdilerde Doktor Civanım'ı yapıyor. Daha sırada Umut, Namus, Bekçiler Kralı, Devlet Kuşu, Dokunmayın Şabanıma gibi filmler var. Duvarda bir pano asılı yapılacak olan filmler oradaki listede yazıyor, yapılanın yanına bir çarpı konuyor. Sıkıntı negatifleri bulmaktan kaynaklanıyor. Türkiye sinemasında 6000 film var, bunların 3000'inin telifi Fanatik Film'de. Ancak filmlerin adı var görüntüleri yok. Negatifler bulunamıyor. Bulunanları da silersiniz diyerek vermek istemeyenler var. Çocukluğunda beri bu işlerin içinde olan Eyüp Yıldız, “Negatiflerin değerini buradan ve bizden daha iyi bilen bir başka yer yok. Ben negatif montajcıyım, benden iyi kimse bilemez negatife nasıl davranacağını” diyor.


#İstanbul Film Festivali
#Fanatik Film
#film restorasyonu
#Namus
#Bekçiler Kralı
#Devlet Kuşu
#Dokunmayın Şabanıma
9 yıl önce