|

Edebi öğreteceğiz

AK Parti Grup Toplantısı'nda ilk konuşmasını yapan Başbakan Davutoğlu, Kılıçdaroğlu ile Anayasa kitapçığı fırlatan CHP'li Altay'a tepki gösterdi: Sabırla bu ana muhalefet partisine edebi, hayayı, kitap sevgisini, devlet adabını öğreteceğiz. Bir kitap aşığı olarak 'vay nasipsiz' dedim. Bizde kitap ve kalem kutsaldır

İlhan Toprak
00:00 - 2/09/2014 Salı
Güncelleme: 23:45 - 1/09/2014 Pazartesi
Yeni Şafak
Edebi öğreteceğiz
Edebi öğreteceğiz

Ahmet Davutoğlu, AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan olarak ilk kez grup toplantısında vekillere hitap etti. CHP lideri Kılıçdaroğlu'nun Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüşmeyeceğini açıklamasına sert tepki gösterdi. Davutoğlu, özetle şunları söyledi: Tarihi süreçler tarihi sınavları beraberinde getirir. AK Parti istiklalimizin hem iç barışın hem uluslararası barışın teminatıdır. Kim ne derse desin, barış yolundan dönmeyeceğiz. 95 ülke temsilcisi Köşk resepsiyonuna katıldı, ilk defa böyle onurlu devir teslim töreni yapıldı. Vesayetçiler Türkiye'de millet iradesini artık tahakküm altına alamayacak.

FİTNEYE İZİN YOK

Sizden tek bir talebim var. Bu sorumluluğu birlikte, omuz omuza taşıyalım. Hiçbir fani böylesine tarihi bir sorumluluğu tek başına taşıyamaz. Ancak kollektif bir ortak irade bu sorumluluğu taşıyabilir. Ben sadece bu grupta tecelli ve tecessüm etmiş bu kollektif iradenin, vicdanın, aklın temsilcisi ve sözcüsü olacağım. Bunu yaptığım sürece de hepinizin yanımda durmanızı istiyorum. Eğer burada sizce bir sapma olursa gelip konuşmanız gereken bendenizim. Bu topluluk içine hiçbir şekilde kulis, fitne fraksiyon sokmayacağız.

İLK KEZ GERÇEKLEŞTİ

İlk defa aynı kadro içinden iki cumhurbaşkanı büyük bir onurla devir teslimi gerçekleştirdiler. 11. Cumhurbaşkanımız Abdullah Gül'e demokrasi mücadelesinde gösterdiği çabalar için teşekkür ediyoruz. 12. Cumhurbaşkanımız Tayyip Erdoğan'a da tüm desteğimizi vereceğimizi tekrarlıyoruz. Türkiye'de ilk defa bir iktidar partisi içinde genel başkanlık hiçbir tartışma, çatışma olmadan gerçekleşebildi. AK Parti'de türbülans yaşanmasını beklediler. AK Parti içinde hiçbir parçalanma yaşanmaz. İkinci özelliğimiz kapsayıcılığımızdır. AK Parti 77 milyonun her birinin rengini barındıran partidir. Üçüncü özelliğimiz ise sürekliliğimizdir.

AÇ KURTLAR ÇOK BEKLER

Ne zaman aramıza nefs ve ve ego girerse işte o zaman konjönktürel bir parti haline dönüşürüz. Bendenizin en önemli sorumluluğu ve görevi bu muhabbet, bu ortak akıl, atmosferini korumaktır, bunu hep bareber gerçekleştireceğimize inanıyorum ve bu konuda da dışarıda aç kurtlar gibi, puslu havayı bekleyen kurtlar gibi bekleyenler de çok beklerler...

KONUŞMASA NE YAZAR

Sabırla bu ana muhalefet partisine edebi, hayayı, kitap sevgisini, devlet adabını öğreteceğiz. Biz bize yakışanı yapacağız. Ama şunu bilsinler ki Meclis'i bu yolla tıkayıp bloke etme çabaları varsa buna izin vermeyiz. Sayın Kılıçdaroğlu savaş hariç Sayın Cumhurbaşkanı ile görüşmeyeceğini açıkladı. Bu nasıl bir demokrasi anlayışıdır? Sayın Kılıçdaroğlu bu tablo içinde ne yazar. Konuşsa ne yazar konuşmasa ne yazar? Ben tıpış tıpış konuşacaksın demem ama göreceksiniz öyle ya da böyle konuşacak. Çünkü kimse Türkiye Cumhuriyeti cumhurbaşkanı ile küs olma lüksüne sahip değil. Saygısızlık sayın cumhurbaşkanına ve kitaba olmasaydı bugün sadece AK Parti grubuna seslenecek ve orada bırakacaktım. Ama hakaret öyle yüce makamlara ki bu durum karşısında susmak adaletsizliktir.

Vay nasipsiz!

Davutoğlu, kendisini en çok üzen şeyin TBMM'de CHP'li Engin Altay'ın bir kitabı, Anayasa ve içtüzük kitabını fırlatması olduğunu belirterek, 'Ben onu gördüğüm anda bir kitap aşığı olarak 'vay nasipsiz' dedim. Bizde kitap ve kalem kutsaldır… Her şey kalemle başlamıştır. Kitap kağıttan yapılır, kağıt ağaçtan yapılır ağaç ise topraktan yetişir. Tıpkı insan gibi. Binlerce kitabım var benim ne zaman odaya girsem onları okşarım. Tıpkı Yunus Emre'nin sarı çiçekle konuştuğu gibi. Kitap bir nimettir onu okuyabilene, kitapların kitabına iman edene. Bu arkadaş onu fırlatırken aslında bizim mayamızı, özümüzü de fırlattı. Aslında insanlık irfanına da hakaret etti. Buradan bütün kitapseverlere sesleniyorum. Buna karşı tavır alsınlar. CHP'de disiplin kurulu diye bir şey varsa bu vekil için okuma odası açsın ya da sahafta 24 saat tutsun. Çünkü o sahaftaki kitap kokusu var ya şifadır şifa. İkna odaları yerine okuma odaları kursalardı bu arkadaşlar kitaptan nasibini alırdı. Onlar ne yaparlarsa yapsınlar biz kitabın onurunu da koruyacağız.


10 yıl önce