Kanser tedavi sürecinde hasta ve hasta yakınları birçok yanlış bilgi edinebiliyor ya da herhangi bir etkisi olmayan tedavi yöntemlerine başvurabili-yor. Bu da kanserin ilerlemesine neden olabiliyor. Anadolu Sağlık Merkezi'nden Prof. Dr. Necdet Üskent, kanser hakkındaki yanlış inanışların doğru yanıtlarını verdi.
YANLIŞ: Kanser bağışıklık sistemi çökmeden başlamaz. Kanserin ortaya çıkması için öncelikle bağışıklık sisteminin çökmesi gerekir. Kanser olduğunu öğrenmek kişide şok etkisi yaratabilir. Ancak hastaya gerçekleri anlatmak önem taşır. Hastanın tedaviye katılımı çok önemlidir ve sonucu olumlu yönde etkiler.
YANLIŞ: Genetik, kanserin risk faktörlerinden birisidir. Bazı kişilerde ailesel olarak tümöre yatkınlık daha az olabilir. Dolayısıyla bir kişinin dedesi ya da babası uzun süre sigara içmesine rağmen kansere yakalanmamış olabilir ama bu, o kişinin kansere yakalanmayacağı anlamına gelmez. Bir kişinin babası ya da dedesi kadar dayanıklı olduğunu bilmek mümkün değildir.
YANLIŞ: Örneğin meme kanseri. Bu kanser türü genç hastalarda çok daha saldırgan ve agresiftir. Meme kanserinde, 35 yaşın altındaki kişiler yüksek riskli grubu oluşturur. Fakat bu, tüm kanser tiplerinde geçerli değildir. Örneğin akciğer kanserinde genç, yaşlı çok fark etmez.
YANLIŞ: Bugün kanser tedavisinde en geçerli yöntemler hâlâ kemoterapi, radyoterapi ve cerrahidir. Bunların yanısıra hedefe yönelik tedaviler, kanser aşıları, genetik tedaviler de başarılı bir şekilde uygulanmaktadır.
YANLIŞ: Halk arasında doğanın her türlü hastalığı iyileştirebileceği gibi yanlış bir inanış var. Bitkiler, destek tedavilerinde belki kullanılabilir ama hiçbir zaman tıbbın kullandığı tedavi yöntemlerinin yerini alamaz. Bazı hastalar yanlış inanış nedeniyle alternatif tedavi yöntemlerine yönelebilmekte ve bu nedenle hastalıkları ilerleyebilmektedir.
YANLIŞ: Hedefe yönelik tedaviler bazı kanser türlerinde kolaylık sağlamaktadır. Hedefe yönelik tedaviler, gastrointestinal kanserler gibi bazı tümörlerde yüksek oranda etkili olabilmektedir. Ancak yan etkisinin olmadığını söylemek doğru değildir. Yan etki kemoterapiye eş düzeyde olabilir.
YANLIŞ: Kanserin cinsiyeti olmaz. Özellikle Anadolu'da agresif bir şekilde yayılan kanserlerin dişi kanser olduğu konusunda yanlış bir kanı var. Tıpta kanseri, agresif ya da agresif olmayan diye adlandırırız.
YANLIŞ: Stres faktörü kanser tedavisinde oldukça önemlidir ancak kanseri başlatan nedenlerden biri değildir. Kanserin oluşması için öncelikle bir tümörün başlamış olması gerekir. Stres, mevcut kanserin gelişimini hızlandırabilir.
YANLIŞ: Bu durum, kanser tedavisinde kullanılan ilaçlara bağlıdır. Bazı ilaçlar spermleri bir daha geri gelmeyecek şekilde yok edebilir. Bu nedenle hasta, eğer çocuk sahibi olmak istiyorsa tedaviye başlamadan önce bunu mutlaka hekimine iletmelidir. Kimi ilaçlar ise bir süreliğine doğurganlığı etkiler. Bu ilaçların kullanımı sona erdikten 3- 6 ay sonra üretkenlik yeniden kazanılabilir. Burada hekimin hastayı doğru yönlendirmesi gerekir.
YANLIŞ: Bazı kanser türlerinin bakterilerle ve virüslerle ilişkisi bilinen bir gerçek. Hepatit B ve hepatit C virüsü karaciğerde hasara neden olur. Karaciğer hastalığı; hepatit, arkasından siroz ve onun sonunda da karaciğer kanserine neden olabilir. Rahim ağzı kanserine yol açan virus dışında kanser oluşumuna neden olan bakteri ya da virüs yoktur.