Türkiye için önemli bir viraj olan 7 Haziran seçimlerine çok kısa bir süre kaldı. Adayların ve partilerin son sürat çalıştığı seçimler öncesi AK Parti Genel Merkez Gençlik Kolları Genel Başkanı Abdurrahim Boynukalın ile AK Parti gençliğin çalışmalarını konuştuk. Aynı zamanda AK Parti'nin İstanbul Milletvekili Adayı da olan Boynukalın “Yedek kulübesinden çıkıp sahaya indik" diyor. Boynukalın, “İlk Oyum İlk Heyecan" ile sosyal medyada büyük bir ilgili uyandıran AK Parti Gençlik Kolları'nın çalışmalarının arka planını anlattı.
Gençliği hedef alan kampanyalar başlattık. Birincisi; “İlk Oyum İlk Heyecan." İlk defa oy kullanacaklar için. Bu gençlerin sandığa gitmesiyle ilgili kampanya yürütüyoruz. Anketlere göre geçen dönemde, gençlerin yüzde 60 sandığa gitmemiş. Bunun nedeni gençler temsilinin olmadığını düşünüyor. Yahut canı istemiyor, heyecanlanmıyor. Oy kullanmanın çok da önemli olmadığını düşünüyor. Onları sandığa çağıran şarkı ve klip yaptık. Olumlu geri dönüşler aldık. Bu oran yüksek. İlk defa oy kullananlarda AK Parti ikinci, üçüncü sırada gibi bir efsane var, yalan. Geçen seçimlerde ilk defa sandığa giden seçmene göre AK Parti birinci.
Evet, ben ve 3 yardımcım aday. Antalya'dan Sena Nur Çelik var. Bizler sadece geleceğe yatırım olarak görülmüyoruz. Bir zihniyet kırılması yaşanıyor. Cumhuriyetin kurucu aklı, gençlerden 'rejim bekçiliği' yapmasını istedi. 'Evin dışında kalın, hiçbir şeye müdahale etmeyin. Kapının dışında olun ama eve saldırı olduğunda kendinizi de siper edin' denildi. 1950 ve 60'larda Adnan Menderes'e karşı ordu-gençlik el ele kampanyalarında 'kullanışlı aptallar'dık. Adnan Menderes'in idam sehpasına giden yolun taşlarını gençlere dizdirdiler. 1980'lerde bizi bir sağdan bir soldan asıp denge kurdular. 28 Şubat'ta linç ettiler.
Tam tersini. 'Sizler kutsal rejimin bekçisi ve kullanışlı aptal değilsiniz. Denge unsuru da olmayacaksınız' Aday gösterilmemiz de gösterge. Yedek kulübesinden çıkıp sahaya çıktık. AK Parti bizden siyaset üretmemizi istiyor. 'Geleceğin teminatı değil, bugünün teminatı olan, bugün bir şeyler söylemesi gereken gençlersiniz. Yeni Türkiye'nin mimarı sizler olacaksınız' diyor.
Buradaki muhalifliğimiz sorgulanamaz zaten. Allah'a şükür atlattık hepsini ve tüm bu yaşananlar, 50 yılda elde edilemeyecek bir birikim kattı gençliğe. AK Parti şu anda gençliğe uluslararası bir devrimcilik rotası çiziyor. 'Dünya beşten büyüktür' diyor. Bundan daha büyük devrimcilik yok. Dünyanın bütün baronlarına, en büyük güçlerine karşı çıkan AK Parti gençliği olarak dünyada muhalif tarafı temsil ediyoruz.
İlk defa oy kullanacaklar AK Parti kurulduğunda 5-6 yaşındalardı. 13 yıldır iktidardayız fakat bu AK Parti'yi tercih etmemeleri için bir sebep değil. 1950'lerde 18 yaşındaki bir genç, 1935'lerde yaşananları bilmiyordu. Sadece ailesinden gelen aktarımlara vakıftı. Şimdi imkanlar sınırsız. 'Eski Türkiye' adıyla bir gazete yaptık. Gençler şunu gördüler; Gerçekten ortada bir saçmalık var. Tam 7 milyon kişiye ulaştı bu gazete. Bize bu yolu da anne ve babalar gösterdi. 'Çocuğumuz eski Türkiye'yi bilmiyor bunu anlatın' diyen anne babalar çıktı karşımıza. Sonra da projeyi geliştirdik.
İktidar partisinin gençlik kolları olmak kolay değil. Bir genç muhalif damara sahiptir. İktidarda ise neye muhalif olacak.
Mükemmel. Tecrübelerini aktarıyorlar, cesaret veriyorlar. En önemlisi gençlerle sahaya indiler ve bunu duyura duyura yaptılar. 8 aydan beri aktif siyasetin içindeyim. Partiye geldiğim andan itibaren hiçbir istişare halkasında hiçbir meselede “sen ne bilirsin kardeşim" tarzında bir şey söylenmedi.
Evet. 4 şey söylüyorlar; 'Ahlaksız yapmayın, milletin kul hakkına girmeyin, teşkilatınızdaki altlarınıza kibir göstermeyin, ne olursa olsun dik durun, boyun eğmeyin.'
Kriz anlarında nasıl tavır aldığımızla alakalıdır. Bütün kriz anlarının tamamında gayet iyi tavır alıyoruz. Gençlik olarak her meselede, ümmeti ilgilendiren konularda iyi bir yerde konumlandık dik durduk. Daha çok sivilleşmeye çalışıyoruz. Gençlerin siyasete katılımında tecrübeli abilerin 'kopyası olmaması' gerekiyor. Bunu Cumhurbaşkanımız da, Başbakanımız da sürekli dile getiriyor.
Cevap vereceğini düşünmüyordum. Klibimizin duyulması için böyle bir yönteme başvurdum. 'Haydi gel bizimle ol' şarkısı teşkilat için bir ilk ve sürprizdi. Hoca'nın görmesini istiyorduk. Mardin'de canlı yayında reklam arasında izlemiş 'çok beğendiğini' yazdı. Başbakanımız hoca olmaktan genç yetiştirmekten keyif alıyor. Hem Başbakanımız, hem de Genel Başkanımız. Fakat o bizi yetiştirmek üzere kendisini konumlandırmış durumda. 'Benim öğrencilerimsiniz' diyen hali bambaşka samimiyet oluşturuyor. Cumhurbaşkanımız'a da her zaman 'Reis' dedim.