Başbakan Ahmet Davutoğlu, Batman'da partisinin Adliye Caddesi'ndeki mitingine, vatandaşları “başım, gözüm üzerine” anlamına gelen Kürtçe, “Serçava serseran” selamıyla başladı. Davutoğlu, özetle şunları söyledi:
55 sene önce, 27 Mayıs 1960'da milli iradeye bir darbe vuruldu. Rahmetli Adnan Menderes'i şehitliğe götüren bir darbe yapıldı. Bir kere daha hala darbe ve vesayetten medet umanlara haykırıyoruz, bu millet hiçbir zaman bir daha darbeye, vesayete geçit vermeyecektir. Darbeciler, vesayetçiler, daha sonra gladyo, kontrgerilla dahil bütün bir uluslararası çevreler hep bu milletin çocuklarını birbirine düşman etmek için uğraştı.
Çözüm de barış da milli birlik de bize emanettir ve emanetin gereği yerine gelecektir. Çözüm süreci öncelikli hedefimiz. Türkiye'nin her köşesine şiddeti, terörü getirmek isteyenlere karşı biz inadına çözüm, inadına barış, inadına kardeşlik diyeceğiz. Çözüm sürecine son vermek isteyenler var. Bizi bölmek, parçalamak isteyenlere karşı Selahaddin Eyyubi'nin ordusunda nasıl berabersek, Alparslan'ın ordusunda nasıl berabersek şimdi de AK Parti'de öyle beraberiz.
Darbelere karşı olduğunu söyleyen HDP İsrail'e yaranmak için 'Kudüs Yahudilerin mekanıdır' diyor. İsrail yanlısı uluslararası basına bakın, birçok lobiye dayalı uluslararası basın, 'HDP barajı geçsin de AK Parti'nin önü kesilsin' diye yayın yapıyor. Bunlar güya antiemperyalistti. Emperyalist çevreler HDP kazansın diye kampanya yürütüyor. Diyanet İşleri Başkanımız onurla Mescid-i Aksa'da hutbe okuyor, HDP Eşbaşkanı ona saldırıyor. Kim adına saldırıyorsun? Bu milletin Diyanet'inden ne istersin?
HDP darbeleri destekleyenlerle aynı kefede. Birçok kesim sadece AK Parti'yi durdurmak için koalisyon oluşturdu. 2011'de AK Parti'ye oy verenlere 'bidon kafalı' diyen köşe yazarı var ya, 'göbeğini kaşıyan adamlar' diye millete hakaret eden biri var ya şimdi 'Hepimizin oyları HDP'ye' diyor. Milletle savaşan herkes şimdi HDP'ye oy istiyor. HDP, Fransa Komünist Partisi, millete “göbeğini kaşıyan adam” diye yaklaşanlar, eski ulusalcılar, darbeciler, vesayetçiler, paralelciler ve Ermeni diasporası tarafından
destekleniyor.
Arkadaşı Ermeni diasporası olandan, millete 'göbeğini kaşıyanlar' diyenden Kürt'e, Türk'e, Arap'a fayda gelir mi? Daha birkaç seneye kadar birçok dümenin içinde karşı karşıya oldukları paralel çeteden destek uman HDP'den, millete fayda gelir mi? Diyarbakır'da perde gerisinden konuştular. Ne yapmak istedikleri aşikar. Hepsi bir araya gelmek istiyorlar. MHP, HDP, CHP, paralel, Kandil, DHKP-C, Ermeni lobisi, uluslararası lobi kuruluşlarının medyaları hepsi bir arada.
HDP şimdi baraj peşinde, öyle de bir hava veriyorlar ki Kürtlerin barajı aşması... Hayır, Kürtlerin baraj sorunu yok, baraj sorunu HDP'nin. Çünkü Türkleri de Kürtleri de Arapları da temsil eden AK Parti var. AK Parti ile Kürt vatandaşlarımızın temsili gerçekleşiyor. Sizlerin baraj sorunu yok ama HDP'nin baraj sorunu var. Ne barajı biliyor musunuz? Korku barajı, terör barajı, şiddet barajı, dine karşı, dini değerlere karşı olma barajı var. Onlar halkla buluşamayacaklar.
Bir grup aydının HDP'ye destek niteliğinde bildiri yayınladıklarını aktaran Davutoğlu, herkesin bildiri yayınlama hakkı olduğunu bu hakka saygı duyduğunu belirtti. Ancak aydınların öncelikle objektif olması gerektiğine işaret eden Davutoğlu, “Bildiride diyor ki 'HDP'ye yapılan saldırılar kaygı verici'. Ama aydın olmak aynı metinde AK Parti'ye yapılan saldırıları da kınamayı gerektirmez mi? Niye bu aydınlar sadece HDP'ye yapılan saldırıları kınar? Neden AK Parti'ye dönük saldırıları kınamaz? Neden her gün Kandil'den, 'Eğer HDP'ye oy vermezseniz şiddeti tekrar başlatırız' diyenleri kınamazlar. Buradan o aydınlara sesleniyorum; bir bildiri ile 'ya silah ya demokrasi' diyecekler mi? Neden çıkıp da 'demokrasinin olduğu yerde terör olmaz, demokrasinin olduğu yerde silahlı gruplar olmaz' diye bildiri vermiyorlar? Çünkü onların meselesi özgürlük, demokrasi meselesi değil. Onların bütün meselesi AK Parti'yi zayıflatmak” dedi.
Normal şartlarda biraraya gelmeyecek olanların birleştiğini belirten Davutoğlu, “Çünkü AK Parti bu ülkeye barış getirdi. Özgürlük getirdi. Kürtçe'yi, Kürtlerin güzel dilini serbest bıraktı. Ama dışarıdakiler, bu kardeşliği bozmak istiyor. Seçim sonuçları ne olursa olsun, 8 Haziran'da da gündemimizin ilk meselesi çözüm süreci olacak. Hiçbir şekilde çözüm sürecinden taviz vermeyeceğiz. Ama muhatabımız millettir” dedi.
Başbakan Ahmet Davutoğlu, Mardin'de Kasımiye Medresesi'nde Mevlid-i Şerif programına katıldı. Burada Kürtçe okunan kaside ve ilahileri dinleyen Başbakan Davutoğlu, burada yaptığı konuşmada katılımcılara bir müjde verdi. Başbakan Davutoğlu, Kasimiye Medresesi'nin yeniden mescit yapılacağını söyledi. Davutoğlu buradaki programının ardından da TRT'de soruları cevapladı. HDP'ye eleştiriler yönelten Başbakan, Doğu ve Güneydoğu'da halka baskılar yapıldığını söyledi.
Bölgede bir aşiretin temsilcisinin kendisine baskıdan yakındığını belirten Başbakan “ Vatandaş cesaret edip şu adam bizi tehdit ediyor derse devlet olarak biz gereğini yaparız. Yanımızdaki Valiye talimat verdim. Kimse bunlar gereğini yapın dedim” ifadelerini kullandı. Çözüm sürecinin devam edeceğini ifade eden Başbakan Davutoğlu şunları kaydetti: Bu tablo HDP endeksli değil. Biz bunlara başladığımızda HDP yoktu. İmralı ile de gidip konuşmadık. Biz inandığımız için oldu. Devletle inatlaşarak belki zarar verirsiniz ama istediğinizi elde edemezsiniz. HDP'yi, Kandili, İmralı'yı ikna etmek için bir şey yapmadık. Çözüm sürecini HDP ile başlatmadık. Kendi vatandaşımıza duyduğumuz saygının bir gereği.”
