|

"Evliya, Haluk Bilginer'e benziyor"

Türkiye'nin ilk 3D Animasyon filmi 'Evliya Çelebi ve Ölümsüzlük Suyu' 7 Kasım'da vizyona giriyor. 4 yılda tamamlanan film, aslında bir başlangıç. Filmin mimarlarından Alper Özdemir, Akşam Gazetesi'nden Gülay Altan'na verdiği demeçte hedefinin "10 yıl sonra Oscar!" olduğunu kaydetti.

Akşam
00:00 - 6/11/2014 Perşembe
Güncelleme: 14:17 - 6/11/2014 Perşembe
Yeni Şafak
"Evliya, Haluk Bilginer'e benziyor"
"Evliya, Haluk Bilginer'e benziyor"

'Evliya Çelebi ve Ölümsüzlük Suyu' 17'nci yüzyıldan günümüze uzanan heyecanlı ve eğlenceli bir yolculuk vadediyor izleyicilerine. Nil Nehri'nde başlayarak günümüz İstanbul'una gelen Evliya'nın hikâyesi, 7'den 70'e herkese hitap ediyor. Hikâyesi, çizimleri, diyalogları, seslendirme kadrosuyla Hollywood animasyonlarıyla boy ölçüşen bu Türk filmi, Anibera Görsel Efekt ve Animasyon Stüdyoları'nın Epic Stüdyoları işbirliğiyle çekilmiş. Elbette önemli destekçileri de var; malum böyle bir prodüksiyon hiç de kolay bir iş değil.

EVLİYA'NIN DESTEKÇİLERİ ÇOK

Başbakanlık Tanıtma Fonu, Kültür Bakanlığı ve Eurimages tarafından desteklenmiş; ayrıca Türk Hava Yolları ana sponsorluğunda çekilen filme Turkcell, Doğa Koleji, LC Waikiki ve Simit Sarayı da katkı vermiş.

Filmi yabancı örnekleriyle yarıştıracak her unsur için uzun uzun çalışan yapımcıların seslendirme için yaptıkları isabetli seçimler, bu filmi sinemaseverlerin gözünde şimdiden bir adım öne çıkarıyor. Düşünün dünya standartlarındaki az sayıda oyuncularımızdan Haluk Bilginer can veriyor Evliya'ya... Ve onun yanı sıra tüm ekip işinin en iyileri; Ahmet Kural, Murat Cemcir, Nurseli İdiz, Engin Alkan, Sevinç Erbulak...

Türkiye'nin ilk 3D animasyon filmini ortaya çıkaran Anibera'nın kurucuları Alper Afşin Özdemir ve Hakan Baş. Kurumsal olarak kendilerini şöyle anlatıyorlar: 'Animasyon alanında sinema ve televizyon serileri hayata geçirip, reklamverenlerin tüm animasyon ihtiyacını karşılamak üzere kurulan Anibera, 3D modellemeden merchandising sürecine kadar işi kurgulayan ve yöneten bir yapı olma vizyonuyla yola çıktı.'

Bu 'iş' ciddiyetiyle kurulan cümlenin özeti, 7 Kasım'da vizyona girecek olan 'Evliye Çelebi ve Ölümsüzlük Suyu'… Film vizyona girmeden Alper Afşin Özdemir'le filmlerini anlattı.


EVLİYA, UNESCO LİSTESİNDE BİR NUMARAYDI TÜRKİYE'DE BİLİNMEDİ!
Evliya Çelebi, en ünlü tarihi karakterlerimizden biri. Onu bir 'film yıldızına' çevirmeye nasıl karar verdiniz?

UNESCO, 2011'de medeniyetler arasında köprü kuran en değerli 100 kişinin listesini çıkardı. Konfüçyüs'ten Da Vinci'ye birçok ismin olduğu listenin tepesinde Evliya Çelebi vardı. Bu liste Türkiye'de çok ilgi görmedi ve bilinir olmadı; biz de buna dikkat çekmek amacıyla yola çıktık. Kendi geçmişimizden, kültürümüzden birini gelecek nesillere aktaralım ve bunu yaparken de daha önce yapılmamış bir şey yapalım istedik. Türkiye'nin ilk animasyon filmi fikri böyle doğdu.

PROJE FİLMLE TAMAMLANMIYOR, YENİ BAŞLIYOR
Uzun süredir çalışıyorsunuz ve biliyoruz ki animasyon filmler için prodüksiyon aşaması çok çok uzun sürüyor…

Aslında yaklaşık dört yıllık süreçte hem ilk animasyon Türk filmini yaptık hem de bir karakter yarattık. 7 Kasım bizim için bir bitiş değil bir başlangıç noktası, çünkü biz bir karakter yaratıyoruz. Dünya standartlarında bir iş yaptık, amacımız animasyonda Türkiye'de de ciddi yetenekler olduğunu dünyaya göstermek. Yönetmenimiz Serkan Zelzele; Titanik ve Mumya gibi filmlerin görsel efekt kadrolarında yer almıştı. Senaryo için ciddi bir emek harcandı; Aylin Birmeç Kozan, Arzu Demirel Birinci ve Uğur Uzunok yazdı. Ne olursa olsun yaptığımız işin görsel kalitesi değil belirleyici olan, hikâye! Görsellik bir araç. Hikâyeye çok özen gösterdik. Senaryonun oturmasıyla beraber storyboard aşamasına geçildi. İşin en başından beri yer alan, karakter çizimlerinden mekan tasarımlarına kadar tüm projeyi ayağa kaldıran kişi Mesut Ataş, çok ciddi emeği var. Doğukan Şahin de filmin müziklerini yaptı ve yapım aşamasında müziğin dışında birçok yere dokundu. İkisinin de emeği tartışılmaz.

EVLİYA, HALUK BİLGİNER'E BENZİYOR
Seslendirme ekibiniz çok güçlü. Haluk Bilginer ana karaktere hayat veriyor sesiyle ve sanki biraz da benziyor ona…

Haluk Bey'le anlaştık ve sonrasında karakter çizildi, onu andırıyor bu nedenle. Biraz da modern bir karakter yaratmak istedik. Nurseli İdiz, Cengiz Küçükayvaz, Ahmet Kural, Murat Cemcir, Engin Alkan, Güven Hokna, Sevinç Erbulak, Mesut Uz, Yıldırım Beyazıt gibi çok iyi bir seslendirme kadromuz var. Müthiş bir kadro. Filmle çok güzel eşleşti. Ahmet Kural ve Murat Cemcir'in katılması filmin mizah yönünü genişletti. Onların kendi jargonlarıyla yazılmış diyaloglar var.

FİLMLE BERABER MOBİL OYUNLARI DA GELİYOR
'Bir film yapmaktan öte bir karakter yarattık' dediniz. Bu yabancı rakiplerinizin önemli bir stratejisi, Evliya'yı yaşatmak için neler yaptınız?

Yaşayan bir karakter yapmak istiyorsanız, karakterinizin günlük olaylara tepki vermesi lazım. Örneğin, Evliya Çelebi, ALS hastalığına dikkat çekmek için yapılan buzlu su meydan okumasına katıldı. Evliya Çelebi adına ALS Derneği'ne bağış yaptık ve THY'nin Vingo'suna; Arçelik'in Çelik'ine ve Yapı Kredi'nin Vada'sına meydan okuduk. Vingo da cevap verdi. İşte bu karakterimizi yaşatma çabası. ABD'de Despicable Me diye bir animasyon görüyorsunuz; eş zamanlı tüm ürünleri tüm mağazalara giriyor, şarkısını milyonlar dinliyor. İnanılmaz büyük bir endüstri. Evliya Çelebi'nin iOS ve Android'de oyunu da çıkıyor. Bu da bir ilk Türkiye için. Aslında biz bir kapıyı açmaya çalışıyoruz. Hikâye yaratmada çok yetenekli senaristlerimiz var, çok yetenekli animasyoncularımız var. Yapımcı olarak görevimiz doğru insanları doğru platformda buluşturmak. Neden 10 yıl içinde bir Oscar ödülü almayalım? Niyetimiz 'bir film yapalım, sinemaya çıksın ve bu defteri kapatalım' değildi. Bundan sonra da bu karakterle yola devam edeceğiz.

Öyleyse devam filmlerini de izleyebileceğiz…

Tabii. Evliya Çelebi, renkli biri ve bundan sonra ikinci, üçüncü filmi yapmak, televizyona taşımak, marka işbirlikleri yapmak çok zor olmayacaktır. Niyetimiz sinema filminin devamında televizyona çıkmak, televizyonda hızlı şekilde marka bilinirliğini artırmak, televizyon serisinin ardından da ikinci, üçüncü, dördüncü filmle devam etmek.

ÖLÜMSÜZLÜK SUYUNU İÇİNCE SÜPER GÜCÜ DE OLACAK
Hep yabancı örnekleriyle kıyaslıyoruz ama ilk olmanın böyle bir etkisi olması kaçınılmaz. Evliya Çelebi'nin de yabancı kahramanlar gibi süper güçleri var mı?

Ölümsüzlük suyunu içtikten sonra süper güçlere sahip oluyor. Evliya Çelebi'nin tarihteki duruşunu ve karakterini mümkün olduğunca yansıtmaya çalıştık. Eğlenceli, abartıyı seven, mizahi tarafı güçlü bir zat. Sadece çocuklara hitap etmiyor; herkesin ilgisini çekip yüzünde bir tebessüm bırakacak bir senaryo var.

TARİHİ YARIMADA SOKAK SOKAK ÇİZİLDİ
Galata Kulesi ve Tarihi Yarımada çizimleri çok gerçekçi olmuş. Nasıl çalıştınız?

Filmdeki bir gaye de İstanbul'u tanıtmak. Özellikle günümüz İstanbul modellemelerinde çok özenerek çalıştık. Tüm Tarihi Yarımada, baştan aşağı sokak sokak tasarlandı. Tarihi yarımadayı modellerken çok ince, detaylı bir çizim yapıldı. Animasyonda olay detayda saklı ve detayın sonu yok. Ve bunların hepsi emek ve zaman demek. Türkiye'deki animasyonun yurtdışıyla ayrıştığı nokta bu. Türkiye'de de animasyonun çok çok daha iyilerini yapabiliriz ama 'Karlar Ülkesi'nin bütçesi 400 milyon dolar.

Yurtdışındaki stüdyolarla çalıştınız mı?

Meksika ve Endonezya'dan iki ofisle beraber çalıştık. Malum, Türkiye'de animasyon çok yeni. Dolayısıyla bu bir Türk yapımı ama dışarıdan da destek aldık.

Yurtdışı gösterimleri de planlanmıştır mutlaka; oradan ilgi nasıl?

Uzakdoğu'dan ve Arap Yarımadası'ndan ciddi ilgi var. Avrupa ve ABD gösterimi de yapılacak. Filme yurtdışından çok talep var.

ÇITAYI YÜKSELTİYORUZ
Türkiye'de animasyon sektörü çok yeni, insan kaynağı da kısıtlı, bu nasıl bir zorluk yarattı?

Hem kendini yetiştirmiş, hem eğitimli çok yetenekli sanatçılar var. Türkiye'de animasyon sektörü TRT Çocuk'un kurulmasıyla doğdu. Elbette sınırlı bir alan ama gitgide artıyor. Reklamveren de artık bir ünlüyle anlaşıp 'hastalığı-kaprisi-tatili' ile uğraşmak yerine 7-24 işinin başında olan animasyon karakter üzerine yatırım yapmaya başladı. Bu, artarak devam edecek. Çıtayı yükseltmek lazım. Sonuçta TRT Çocuk'un da bütçeleri belli. Oraya isteseniz de Pixar kalitesinde bir iş yapamazsınız. Bu durumda devreye sinema giriyor. Biz de bu filmle bir kapı açmaya çalıştık. Evliya Çelebi sinemada başarılı olursa, talep görürse, dört yıllık emek maddi manevi karşılığını alabilirse buradaki yetenekli sanatçılar yurtdışındaki firmalarda çalışmayı hayal etmektense Türkiye'de kalacak. Ve sektör böyle yükselecek.

9 yıl önce
default-profile-img